Aydar: Darbe Kürdistan'daki yenilginin sonucudur!
KCK Yürütme Konseyi Üyesi Aydar, darbe girişimi yapanların da AKP/Saray'ın da aynı suçları işlediğini belirtti. Aydar, yaşanan tabloyu devletin Kürdistan'daki yenilgisine bağladı.
KCK Yürütme Konseyi Üyesi Aydar, darbe girişimi yapanların da AKP/Saray'ın da aynı suçları işlediğini belirtti. Aydar, yaşanan tabloyu devletin Kürdistan'daki yenilgisine bağladı.
KCK Yürütme Konseyi Üyesi Zübeyir Aydar, Türkiye’de 15 Temmuz’da yaşanan darbe girişimini ANF’ye değerlendirdi.
Aydar, darbe girişiminin sadece Erdoğan’ın işine yaradığına dikkati çekerek, şunları belirtti: “Darbenin üzerinden birkaç gün geçmiş; 7 bin 500 kişi gözaltına alınmış, 10 binden fazla kişi devlet sisteminden tasfiye ediliyor. Hakimlerin, savcıların büyük bir kısmı gözaltına alınıp tasfiye ediliyor. 70 tane general gözaltına alındı. Önceden listeler hazır değilse, bir günde bunları nasıl tespit ettiler? Bu bir hazırlığa işaret ediyor. Bu kadar kişinin darbeye karıştığını düşünen bir MİT ve hükümetin darbeden haberdar olmaması düşünülemez. Bütün bunları bahane ederek yaş-kuru üzerinden geçiyor. Bir büyük tasfiye hareketi yaşanıyor. Karşınızdaki çok masum biri değil. Tayyip Erdoğan, 14 yıldır iktidarda devlette ne var ne yok biliyor. Nasıl işliyor, her şeye hakim. Kendisini kanuna ve anayasaya bağlı hissetmiyor, ona göre tedbirlerini alıyor. Kendisine yönelik yolsuzluk iddialarını bastırdı. O günün sanıklarını içeriye attı. Bir araya Ergenekon'un başsavcısıydı, şu anda Ergenekon'un baş arkadaşı oldu."
‘HER İKİ TARAF DA SUÇ İŞLEDİ’
Türkiye tarihindeki diğer darbelerin de iktidar savaşlarının sonucunda yapıldığına vurgu yapan Aydar, "Tarihteki darbeler de öyle Türkiye elden gidiyor, diye ortaya çıkan darbeler değildi. Bu da öyle. Bir iktidar mücadelesidir. Bunlar kötüdür, diğerleri iyidir, diye bir şey yoktur. Öyle demokrasi şöleni falan da yok. Zaten kendisi 7 Haziran’dan bu yana bir darbe yapmış ve ‘ya ben ya kaos’ diyerek, iktidarını götürüyor. Onun için her iki tarafın amacı da aynı” diye konuştu.
Aydar, sokakta yaşananlara da atıfta bulunarak, "O gece sokağa çıkanlar, linç girişimleri, teslim olan askerlerin linç edilmesi sıradan bir vatandaşın tavrı olamaz. Sıradan bir vatandaş kafa kesemez. Bunlar örgütlü ve eğitimli kesimlerdir. Belki elbiseleri sivildi ama eğitimli kişilerdi” vurgusunda bulundu.
Türkiye’deki bu krize kendi cephelerinden bakacaklarını kaydeden Aydar, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Biz de kendi cephemizden meseleye bakıyoruz. Tayyip ve ekibini tanıyoruz. Bu ekip şehirlerimizi yaktı, insanlarımızı bodrumlarda yakıp katlettiler. Hepsi beraberdir. Darbecileri tanımıyoruz ama tutuklanan bir kesimi bize yönelik katliamlardan tanıyoruz. 2. Ordu Komutanı'na Sur ve Cizre’den dolayı plaketler veriliyor ve kahraman ilan ediliyordu. Bizim cephemizden bakıldığında birini alıp diğerinin yerine koymak veya diğerini öbürüne tercih etmek mümkün değil. İki tarafı da bize karşı işledikleri suçtan tanıyoruz. Tayyip artık dünden daha güçlü değil. Onun için bir şey beklemiyoruz. Kürdistan’da savaş var. Belediye başkanları tutuklu, 'sokağa çıkma yasağı' var. Milletvekillerinin dokunulmazlıkları kaldırılmış. Başkanımızdan 1,5 yıldır haber alamıyoruz; büyük bir tecrit altındadır. Bütün bunların sorumlusu mevcut hükümettir. Bize yönelik uygulamalarda farklılık da beklemiyoruz.”
'KÜRDİSTAN'DAKİ YENİLGİLERİNİN SONUCU'
Türkiye’de yaşanan tabloyu devletin Kürdistan’daki başarısızlığına bağlayan Aydar,” Kürt savaşının dayattığı bir şeydir. Birbirine girmiştir. Herkes düşmanın zayıflamasını ister. Biz de karşımızdakinin zayıflamasını isteriz. Bundan yararlanmak isteriz. Çünkü bir özgürlük mücadelesini yürütüyoruz. Büyük bedeller ödüyoruz. Biz taraf değiliz ama her şey bizi etkiliyor. Onun için planlarımızı yapıp ona göre adımlar atacağız” diye ekledi.
Aydar,” Hükümet bize karşı mücadeleye devam ediyor. Bize karşı aynı zihniyet, yaklaşım sürüyor. Biz de onlara karşı mücadelemizi sürdüreceğiz. Bu onların iç mücadelesidir. Kim geldi, kim gitti; bizi ilgilendirmiyor” dedi.