HDP Milletvekili Aydoğan, Amed'de çocukların fişlenmesini Meclis gündemine taşıyarak, 'Bakanlık ve polisin güvenlikçi zihniyetiyle hukukun ayaklar altına alındığını' belirtti. 

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Amed Milletvekili Nursel Aydoğan, Amed'de 872 öğrencinin fişlenmesine dair Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı'nın yanıtlaması istemiyle soru önergesi verdi. 

'BAKANLIK ÇOCUKLARIN SUÇLANMASINI SORUN OLARAK GÖRMÜYOR'

Aydoğan, Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü tarafından, İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne gönderilen bir yazı ile polisin bildirdiği çeşitli suçlara ve toplumsal olaylara karışmış, cinsel istismara ve tecavüze uğramış 872 çocuğun tek tek fişlendiğinin ortaya çıktığını hatırlattı. Bağlar ve Yenişehir İlçe Milli Eğitim Müdürlüklerinin, 872 öğrencinin bütün kimlik bilgilerini ev adresleriyle birlikte internet sitesinden yayımladığını, söz konusu listenin herkesin ulaşabileceği şekilde gün boyu sitede yer aldığını ifade eden Aydoğan, "Eğitim Bakanlığının, çocukların güvenlik güçlerince fişlenmesini ve suçlu olarak lanse edilmesini sorun olarak görmemesi, tüm sorunu internet sitesinde öğrencilerin listenin yayınlamasına indirgemesi ve cezayı şube müdürlerine keserek bu olaydan sıyrılmaya çalışması oldukça vahim bir durumdur" dedi.

Aydoğan, eğitimin ve hukukun temel ilkelerinden olan “çocuğun yüksek menfaati”, “kişisel bilgilerin gizliliği” gibi temel ilkelerin, Bakanlık ve polisin güvenlikçi zihniyeti tarafından yok sayıldığını ve hak ihlaline yol açıldığını kaydetti. Aydoğan, "Hukuk ayaklar altına alınmıştır" diye ekledi.

'GÜVENLİKÇİ EĞİTİM ANLAYIŞINIZIN BİR TEZAHÜRÜ MÜ?'

HDP'li Aydoğan, Bakan Avcı'dan şu sorularına yanıt istedi:

"Eğitim Bakanlığı olarak, haklarında hiçbir yargı kararı olamadan emniyet güçleri tarafından öğrenciler hakkında farklı kategorilerde listeler oluşturulması ve öğrencilere potansiyel suçlu muamelesi yapılmasını nasıl değerlendiriyorsunuz? 

Diyarbakır’da 872 öğrencinin fişlenmesini  'çocuğun yüksek menfaati', 'kişisel bilgilerin gizliliği' gibi temel ve evrensel hukuki ve insani ilkeler açısından nasıl değerlendiriyorsunuz? 

Öğrenciler hakkında farklı kategorilere göre 'potansiyel suçlu' ya da 'mağdur' oldukları gerekçesi ile emniyet müdürlükleri tarafından ne zamandan beri fişleme listeleri oluşturulmaktadır? Bu uygulama hangi yasal çerçeveye dayanarak gerçekleştirilmektedir? Diyarbakır dışında hangi illerde benzer fişlemeler yapılmaktadır?

Diyarbakır’da faaliyet yürüten eğitim sendikaları, iki ay önce çocukların fişlendiği yönündeki duyumlar üzerine valilik ve il milli eğitim müdürlüğü yetkilileri ile görüşmeler gerçekleştirmişlerdir. Bu görüşmelerde sendika yetkililerine kesinlikle böyle bir listenin söz konusu olmadığı bildirilmiştir. Bu olay aynı zamanda devlet yetkililerinin sendika yetkililerine bilerek ve isteyerek yanlış ve eksik bilgi verdiğini ortaya çıkarmıştır. Bu temelde bakanlık olarak ilgili yetkililer hakkında herhangi bir soruşturma ve inceleme başlatmayı düşünüyor musunuz?

Bu uygulama 19. Eğitim Şurası’nda da temel gündemlerinizden biri olan güvenlikçi eğitim anlayışınızın bir tezahürü müdür? 

Bakan olarak tüm kamuoyundan ve adı açıklanan çocuklardan tek tek özür dilemeyi düşünüyor musunuz? 

Çocuğun ruhsal yaşamına ilişkin hakları yaşama hakkının temel bir unsurudur. Bu nedenle çocukları hedef haline getirecek, onlara psikolojik baskı anlamına gelecek şekilde fişleme ve teşhir uygulamaları üzerinden çocuğun ruh sağlığını bozucu ve ruhsal bütünlüğüne ilişkin haklarının ihlali çocuğa karşı işlenmiş açık bir suçtur. Bu temelde bu ve benzeri uygulamaları gerçekleştirenler hakkında adli ve idari soruşturmalar açılmış mıdır?"