Aydoğan: Demokratik direniş kararı aldık; duruşmalara katılmayacağız

Amed'deki duruşmasında konuşan rehin HDP vekili Aydoğan, "hakkımızda açılan davalara katılmama kararı aldık. Bu karar, bizi seçen milyonlarca insanın iradesini saygı için alınan demokratik direniş kararıdır" dedi.

Tutuklu HDP Amed Milletvekili Nursel Aydoğan hakkında, 2011 yılında katıldığı bir cenaze töreni, taziye ve yürüyüş dolayısıyla, “Örgüt propagandası yapmak”, “Örgüt üyesi olmak” ve “2911 Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununa Muhalefet etmek” suçlarından 18 yıl hapis istemiyle açılan davanın 12’nci duruşması görüldü. Diyarbakır 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya Aydoğan, tutuklu bulunduğu Silivri Cezaevi’nden SEGBİS üzerinden katıldı.

'DURUŞMALARA KATILMAYACAĞIZ'

Aydoğan, savunmasında şunları ifade etti: “20 Mayıs 2016 tarihinde dokunulmazlıklarımız Anayasa’ya aykırı bir şekilde kaldırıldı. Bize yönelik uygulanan ayrımcılık ve hukuksuzluğu kabul etmemek için milletvekili arkadaşlarımızla birlikte hakkımızda açılan davalara katılmama kararı aldık. Bu karar bizi seçen milyonlarca insanın iradesini saygı için alınan demokratik direniş kararıdır. Bize yönelik hukuksuzluğun halen devam ettiğini belirtmek istiyorum. Cezaevinde tutuklu bulunmam bunun göstergesidir. Anayasa Mahkemesi’nin tutuklu yargılanan milletvekilleri Mustafa Balbay ve Engin Alan’ın tutuklu yargılanmayacaklarına yönelik bir kararı vardır. Bu karar göre ben ve tutuklu milletvekili arkadaşlarımın da tutuksuz yargılanması gerektiğini belirtmek istiyorum. Bu durumun mahkeme tarafından incelenmesini istiyorum. Demokratik bir hukuk devletinin en önemli ilkesi kuvvetler ayrılığıdır. Bunlar en önemlisi de yargı bağımsızlığıdır. Yürütmenin yargıya müdahale etmesi asla kabul edilemez.

'CENAZEYE KATILMAK İNSANİ BİR GÖREVDİR'

Katıldığımız her yürüyüş hakkında fezleke hazırlanmış. Siyasi parti etkinliklerinin suç olacağını düşünmüyorum. Burada yaşayan, bize oy veren ailelerin ezici çoğunluğu, çatışmalarda yaşamını yitiren çocuklarının cenazelerine katılmamızı bekler. Cenazeye katılmak aynı zamanda insani bir görevdir. İnsanlarımızın zor ve acılı günlerinde yanlarında olmamız gerektiğini düşünüyorum. Bir cenazeye katılmanın suç olmaması gerektiğini düşünüyorum. Cenazelere katılmam tamamen insani temellidir."

AVUKATLAR SÖZ ALDI

Aydoğan’ın avukatı Devrim Barış Baran ise 4 sayfalı yazılı savunmasında şunları kaydetti: “İddianamede niyet okumaktan başka bir şey yok. İddianame maddi ve hukuki dayanaktan yoksun. Müvekkilimin parlamenter ve siyasetçidir. Suçlamaya konu olan basın açıklaması, taziye ziyareti, cenaze törenine katılmak ile örgüt çağrısı arasında bir bağ kurulmamış iddianamede. Müvekkilimin yaptığı açıklamalar düşünce ve ifade özgürlüğü çerçevesinde yapılmıştır. Beraatını talep ediyorum."
Avukat Yunus Muratakan da Anayasa ve uluslararası sözleşmelerde güvence altına alınan yurttaş haklarının yargılama konusu yapılmasının anlaşılır olmadığını söyledi.

OCAK'A ERTELENDİ

Duruşma savcısı ceza isterken, Aydoğan ve avukatları, karşı savunma yapmak için süre istedi. Mahkeme, esas hakkında mütalaaya karşı savunma yapılması için duruşmayı Ocak ayına erteledi.