Baluken: Türkiyede Tüberküloz ile mücadelede sorunlar yaşanıyor
Baluken: Türkiyede Tüberküloz ile mücadelede sorunlar yaşanıyor
BDP Grup Başkanvekili ve Bingöl Milletvekili Ýdris Baluken, Tüberküloz hastalıðının iyileştirilmesi ve yaşanan diðer sorunlara ilişkin Anayasanın 98. ve iç tüzüðün 104 ve 105. Maddeleri gereðince Meclis Araştırması açılmasını talep etti.
Tüberkülozda bireysel nedenler kadar çevresel ve kültürel faktörlerin de etkilediði bir hastalık olduðuna dikkat çeken Baluken, Bu yönüyle Tüberküloz hastalıðı ile savaşımda tıbbi teşhis ve tedavinin yanı sıra sosyal teşhis ve tedavinin de yapılması gerekmektedir dedi.
Dünya Saðlık Örgütü verilerine göre, dünya nüfusunun yaklaşık üçte birinin tüberküloz mikrobu taşıdıðını da hatırlatan Baluken, önümüzdeki on yıl içinde 300 milyon kişinin bu mikropla karşılacaðını, 90 milyon kişide hastalık gelişeceði, 30 milyon kişinin de tüberkülozdan öleceðinin tahmin edildiðini belirtti. Dünya Saðlık Örgütünün verilerine göre, her yıl 300 bin çocuðun da Tüberkülozdan öldüðünü vurgulayan Baluken, Tüberküloz daha çok toplumsal kökenli nedenlere baðlı olarak ortaya çıkan bu nedenle sosyal yaşam ile yakından ilişkili bir hastalıktır. Öncelikle hastalıða neden olan çevresel faktörlerin ortadan kaldırılması gerekmektedir. Bunun için de Tüberküloz hastalarının sadece tıbbi teşhis ve tedavilerinin deðil aynı zamanda sosyal teşhis ve tedavilerinin de yapılması bu hastalıkla savaşta büyük önem taşımaktadır dedi.
Sosyal ve ekonomik koşulların bozulmasının Tüberküloz ile mücadeleyi olumsuz etkilediðini de belirten Baluken, tüberkülozun en çok geçim zorluðu çeken insanlarda görüldüðünün de altını çizdi. Ekonomik kriz, işsizlik, evsizlik ve olumsuz sosyal koşulların devam etmesinin hasta sayısını arttıracaðı uyarısında da bulundu. Tüberküloz tedavisi ve bakımının oldukça güç ve masraflı olduðunu da vurgulayan Baluken, Tüberküloz hastalıðı yoðun bir bakımı ve tedaviyi gerektirmektedir. Hastalık, birkaç ildeki sanatoryumlarda ve yurdun her tarafına daðılmış dispanserlerde ücretsiz olarak tedavi edilmektedir. Ancak, özellikle tedavi için uzak bölgelerden sanatoryuma gelip gitme sırasında ortaya çıkan masraflar, tedavinin uzun sürmesi, gelir kaybı, hasta ve ailesini ekonomik yönden çökertebilmektedir. Hastane personelin davranış ve tutumundan dolayı da hasta çeşitli güçlüklerle karşılaşabilmektedir. Gerek hizmet alınan saðlık kurumlarında, gerekse kendi içlerinde ve toplumsal çevrelerinde hastalar bu tür bir olumsuzlukla karşılaşmamalı, tersine pozitif anlamda bir ayrımcılıðın saðladıðı ek olanaklardan yararlanabilmelidir dedi. Türkiyede Tüberküloz ile savaş çalışmalarının ciddi sorunlar yaşadıðını da belirten Baluken, tüberküloz hastalıðının nedenlerinin araştırılmamsı, bu etkenlerin önüne geçilmesinin ve Tüberküloz hastalarının yaşadıkları sorunların tepsiti ve çözümü için bir meclis araştırması gerektiðini kaydetti.
Tüberkülozda bireysel nedenler kadar çevresel ve kültürel faktörlerin de etkilediði bir hastalık olduðuna dikkat çeken Baluken, Bu yönüyle Tüberküloz hastalıðı ile savaşımda tıbbi teşhis ve tedavinin yanı sıra sosyal teşhis ve tedavinin de yapılması gerekmektedir dedi.
Dünya Saðlık Örgütü verilerine göre, dünya nüfusunun yaklaşık üçte birinin tüberküloz mikrobu taşıdıðını da hatırlatan Baluken, önümüzdeki on yıl içinde 300 milyon kişinin bu mikropla karşılacaðını, 90 milyon kişide hastalık gelişeceði, 30 milyon kişinin de tüberkülozdan öleceðinin tahmin edildiðini belirtti. Dünya Saðlık Örgütünün verilerine göre, her yıl 300 bin çocuðun da Tüberkülozdan öldüðünü vurgulayan Baluken, Tüberküloz daha çok toplumsal kökenli nedenlere baðlı olarak ortaya çıkan bu nedenle sosyal yaşam ile yakından ilişkili bir hastalıktır. Öncelikle hastalıða neden olan çevresel faktörlerin ortadan kaldırılması gerekmektedir. Bunun için de Tüberküloz hastalarının sadece tıbbi teşhis ve tedavilerinin deðil aynı zamanda sosyal teşhis ve tedavilerinin de yapılması bu hastalıkla savaşta büyük önem taşımaktadır dedi.
Sosyal ve ekonomik koşulların bozulmasının Tüberküloz ile mücadeleyi olumsuz etkilediðini de belirten Baluken, tüberkülozun en çok geçim zorluðu çeken insanlarda görüldüðünün de altını çizdi. Ekonomik kriz, işsizlik, evsizlik ve olumsuz sosyal koşulların devam etmesinin hasta sayısını arttıracaðı uyarısında da bulundu. Tüberküloz tedavisi ve bakımının oldukça güç ve masraflı olduðunu da vurgulayan Baluken, Tüberküloz hastalıðı yoðun bir bakımı ve tedaviyi gerektirmektedir. Hastalık, birkaç ildeki sanatoryumlarda ve yurdun her tarafına daðılmış dispanserlerde ücretsiz olarak tedavi edilmektedir. Ancak, özellikle tedavi için uzak bölgelerden sanatoryuma gelip gitme sırasında ortaya çıkan masraflar, tedavinin uzun sürmesi, gelir kaybı, hasta ve ailesini ekonomik yönden çökertebilmektedir. Hastane personelin davranış ve tutumundan dolayı da hasta çeşitli güçlüklerle karşılaşabilmektedir. Gerek hizmet alınan saðlık kurumlarında, gerekse kendi içlerinde ve toplumsal çevrelerinde hastalar bu tür bir olumsuzlukla karşılaşmamalı, tersine pozitif anlamda bir ayrımcılıðın saðladıðı ek olanaklardan yararlanabilmelidir dedi. Türkiyede Tüberküloz ile savaş çalışmalarının ciddi sorunlar yaşadıðını da belirten Baluken, tüberküloz hastalıðının nedenlerinin araştırılmamsı, bu etkenlerin önüne geçilmesinin ve Tüberküloz hastalarının yaşadıkları sorunların tepsiti ve çözümü için bir meclis araştırması gerektiðini kaydetti.
