‘Barış, Dostluk ve Demokrasi’ ödülü Roboskili annelere verildi
‘Barış, Dostluk ve Demokrasi’ ödülü Roboskili annelere verildi
‘Barış, Dostluk ve Demokrasi’ ödülü Roboskili annelere verildi
Diyarbakır Tabip Odası, bu yılki "Barış Dostluk ve Demokrasi" ödülünü Şırnak'ın Uludere ilçesinde 9'u asker 10 kişinin öldüğü kazada yaralı askerlere yardım eden Roboskili annelere verdi. Belgesel film gösterimi sırasında katliamın yaşandığı geceye dönerek gözyaşlarına boğulan Roboskili anneler, “Uçakların sesi geldiğinde oğlum ne diyordu duyabilseydim, sesini duyabilseydim” diyerek feryat etti.
Tıp Haftası etkinlikleri kapsamında meslekte 25 ve 40. yılını dolduran sağlık emekçilerine Sümerpark’ta düzenlediği ödül töreni ile plaketlerini veren Diyarbakır Tabip Odası, bu yılki "Barış Dostluk ve Demokrasi" ödülünü Şırnak'ın Uludere ilçesinde 9'u asker 10 kişinin öldüğü kazada yaralı askerlere yardım eden Roboskili annelere verdi.
İHD Diyarbakır Şube Başkanı Raci Bilici, BDP Genel Başkan Yardımcısı Meral Danış Beştaş, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir, BDP İl Eşbaşkanı Zübeyde Zümrüt, Yazar Hicri İzgören’in de katıldığı tören yaşamını yitirenler anısına saygı duruşuyla başladı.
Ödül töreninin açılış konuşmasını yapan Diyarbakır Tabip Odası Başkanı Kemal Karadaş, sağlık alanında başta halk olmak üzere sağlık emekçilerinin bir dizi sorunla karşı karşıya olduğunu belirtti.
Sağlık alanında yapılan uygulamalar sonucu sağlık çalışanlarının sorunlarına dikkat çeken Karadaş, “Doktor hastaysa hastayı nasıl tedavi etsin?” diye sordu. Karadaş, Türkiye’de sağlık alanında yapılan uygulamalar sonucu hastanelerin ticarethaneye çevrilmek istendiğini kaydettiği konuşmasında, “Türkiye’de sağlık sistemi ciddi ve karmaşık bir sorundur” dedi.
Diyarbakır’da sağlık alanında yaşanan sorunlara da değinen Karadaş, devlet hastanelerinin kapatıldığına dikkat çekerek, “Diyarbakır’da ikinci basamak dediğimiz devlet hastanesi yok. Ancak bunu kimse dile getirmiyor. Sağlığımız kimin elinde? “ diye sordu.
Yapılan konuşmaların ardından meslekte 25. ve 40. Yılını dolduranlara plaketleri verildi. Sağlık emekçilerine ödüllerinin verilmesinin ardından Roboskili anneler için ödül törenine geçildi.
BİLİCİ: KUSUR YOKSA BUNUN SORUMLUSU KİM?
Belgesel gösteriminin ardından katliamda yakınlarını yitiren Roboskili aillere, bu yılki "Barış Dostluk ve Demokrasi” ödülü ve gül verildi. Tören sırasında konuşan İHD Şube Başkanı Raci Bilici, katliamın hemen ardından bölgeye giderek gözlemlerde bulunduklarını ve bu gözlemler sonucu hazırladıkları raporları kamuoyu ile paylaştıklarını hatırlattı. Bilici, “O rapordaki sorulara cevap verilseydi katliamın failleri ortaya çıkacaktı. Geçmişte yaşanan katliamlar gibi bu katliam da devlet politikalarının bir parçasıdır” dedi.
Meclis Uludere Alt Komisyonu’nun katliama ilişkin raporunda geçen “Kusur yoktu, koordinasyonsuzluk vardı” ifadesini de tepki gösteren Bilici, “Peki kusur yoksa bunun sorumlusu kim?” diye sordu.
Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir ise Kürtçe ve Türkçe yaptığı konuşmada, “Onurlu bir barış için gerçeklerin açığa kavuşturulması gerekiyor. Kucaklaşmak için adaletin tecil etmesi gerekiyor. Bugün burada olan annelerin yüreğindeki tek şey gerçeğin halka açıklanması, adaletin tecil etmesidir” dedi. Baydemir, Roboski katliamının üzerinden bir yıl geçmesine rağmen sorumluların ortaya çıkarılarak yargılanmamasına da tepki gösterdi.
‘ROBOSKİLİ ANNELERİN TAVRI BARIŞ MESAJIDIR’
Jüri Başkanı Gamze Yalçın ise yaptığı kısa konuşma ile bu yıl "Barış Dostluk ve Demokrasi" ödülünü neden Roboskili ailelere verdiklerini açıkladı. Yalçın şunları söyledi: “Bu coğrafyada yaşanan tüm acılara rağmen barışın her zaman yeşerecek bir tohum olduğunu tüm acı ve gözyaşlarına rağmen barış ipine sımsıkı sarılanların yine en çok acıyı yaşayan anneler olduğu unutulmamalıdır. Bu nedenle Roboskili annelerin kendi evlatlarıymış gibi yaralı askerlerin yardımına koşmaları tüm dünyaya dostluk ve barış adına verilmiş bir mesaj olarak kabul edilmelidir. Kin nefret ve intikam duygularının halklar arasında meydana gelen kutuplaşma neticesinde toplumdaki ayrışmayı derinleştirdiği ve şiddetin tırmandırılmasına hizmet ettiği unutulmamalıdır. Çözüm ve diyalog sürecinin sağlıklı bir müzakere sürecine evirilmesi için başta Roboski annelerinin barışın tesisi ve demokrasi kültürünün içselleştirilmesi adına vermiş oldukları mücadele ve sağduyulu vakur duruşları toplumun tüm kesimlerince kabul edilmesi gerektiği değerlendirilerek 2013 Barış, dostluk ve demokrasi ödülünün Roboskili annelere verilmesine karar verilmiştir.”
ROBOSKİ EMİR KOMUTA ZİNCİRİNDE GERÇEKLEŞEN BİR KATLİAMDIR
Yalçın, 21 Ağustos tarihinde Roboski’de Türk askerlerini taşıyan aracın şarampole yuvarlanarak devrilmesinin ardından birçok askerin yaralandığını ve Roboskili annelerin yaşadıkları acıya rağmen yaralı askerlerin yardımına yetiştiğini hatırlattı.
Meclis Uludere Raporu’nda geçen “Kasıt yok sivil idare ile askeri yetkililer arasında koordinasyon problemi var” ifadesini hatırlatan Yalçın, “Biz Uludere katliamının bu tarz bir sorundan kaynaklandığını düşünmüyoruz. Aksine emir komuta zinciri içerisinde gerçekleştirilen bir katliam olarak görüyoruz. Ve buradan Roboski anneleri adına TBMM İnsan Hakları Komisyonu ve Uludere Alt Komisyonu’nda görev alan arkadaşlara sesleniyoruz; annelerin acılarının bir nebze olsa dindirilebilmesi için faillerinin ortaya çıkarılması ve Roboski dosyasının geçmişten bu yana faili meçhul dosyaları gibi adliye ve savcıların tozlu raflarına kaldırılmaması ve sorumluların bir an önce yargı önüne çıkarılmasını talep ediyoruz” diye konuştu.
Ardından TSK’ye ait F-16 uçakları ile yapılan bombardıman sonucu çoğu çocuk 34 Kürdün katledildiği Roboski katliamına ilişkin belgesel film gösterimi yapıldı.
Belgesel filmdeki bomba sesleri üzerine aileler katliamın yaşandığı geceye geri dönerek gözyaşlarına boğulurken, “Uçakların sesi geldiğinde oğlum ne diyordu duyabilseydim, sesini duyabilseydim” diyerek feryat etti.
HATUN ENCÜ: SONUNA KADAR ADALET ARAYIŞIMIZA DEVAM EDECEĞİZ
Katliamda yaşamını yitiren Seyithan Encü’nün ablası Hatun Encü, katliamın faillerinin ortada dolaştığını söylediği konuşmasında, “Acılı anneler her konuşmada, her dakikada adalet istediler, barış istediler. Biz barıştan yana olduğumuzu sürekli belirttik. Bu tabloya baktığımız zaman, yüreği yanan anneler o askerleri nasıl kurtarmış. Artık Tayyip Erdoğan, bu tabloya bakabilsin. Anneler nasıl yardım ediyor askerlere baksın. Katledilen insanlar mağduriyetlerinden dolayı kaçakçılık yapıyordu. Hiçbir suçları yoktu. Bize bir rapor açıklamışlar, bir yıldır acılı anneler adalet beklerken, rapor beklerken taslak rapor verdiler. Biz kesinlikle bu raporu kabul etmiyoruz. Heron görüntüleri açıkça ortadadır. Biz sonuna kadar adalet arayışımıza devam edeceğiz, barış diyeceğiz” diye konuştu.
BEŞTAŞ: ROBOSKİ KÜRTLERE BAKIŞIN FOTOĞRAFIDIR
Roboskili annelere ödüllerinin verilmesinin ardından Selim Ölçer moderatörlüğünde BDP Başkan Yardımcısı Meral Danış Beştaş ve İHD Amed Şube Başkanı Raci Bilici’nin katılımıyla panel düzenlendi.
Panelde konuşan İHD Şube Başkanı Bilici, “Diyarbakır’dan uçaklar gidecek bombardıman yapacak 34 kişi yaşamını yitirecek biz de kusur olmayacağına inanacağız. Bu katliamın sorumlularını defalarca açıkladık. Bu katliamın sorumlusu devlettir, en başta başbakandır. Devlet isterse, 24 saat içerisinde ortaya çıkarabilir” dedi.
BDP Başkan Yardımcısı Beştaş ise, Roboski’ye dair hukuki sürece ilişkin bilgi verdi. “Roboski dosyasında gizlilik şuan devam ediyor ancak failler ortadır” şeklinde konuşan Beştaş, “Roboski cumhuriyetin kuruluşundan bu yana devletin Kürtlere bakışının fotoğrafıdır” dedi. Mevcut siyasi iktidarın çifte standart uygulamalarından vazgeçmesi gerektiğinin altını çizen Beştaş, “Roboski’ye yaklaşım sürece ve barışa yaklaşımdır” diye kaydetti.