Basın özgürlüğü şampiyonu Finlandiya sansür skandalıyla çalkalanıyor

Sınır Tanımayan Gazeteciler'in 2016 yılı Basın Özgürlüğü Endeksi'nde ilk sırada yer alan, ifade ve basın özgürlüğünde örnek ülke olarak gösterilen Finlandiya, Başbakan Juha Sipila'nın neden olduğu sansür skandalı ile çalkalanıyor.

Skandal, devletin medya kurumu olan Yle'nin Redaksiyon Şefi Jussi Eronen ve Araştırmacı-Gazeteci Salla Vuorikovski'nin ifade özgürlüğüne müdahaleyi protesto etmek için istifa etmeleri ve Medya Görüş Kurumu'nun (ONM) konu hakkında soruşturma başlamasıyla yeni bir boyut kazandı.

Finlandiya'da yoğun ifade özgürlüğü tartışmalarına yol açan sansür skandalı Yle'de çalışan Araştırmacı-Gazeteci Salla Vuorikovski'nin devletin maden şirketi olan Terrafame hakkında bir haber yapmasıyla başladı.

Yle, hükümetin zararlarını karşılamak için 100 milyon Avro yardım yaptığı Terrafame maden şirketiyle Finlandiya Başbakanı Juha Sipila'nın ilişkisi olduğunu kamuoyuna duyurdu. Haberde, Sipila'nın akrabalarının sahibi olduğu bir şirketin bir devlet şirketi olan Terrafame'den yarım milyon Avroluk sipariş aldığını bilgileri de yer alıyordu.

BAŞBAKAN MEKTUBA YANIT VERMEDİ

Haber yayına konulmadan önce Salla Vuorikovski, Başbakan Sipila'ya bir mektup göndererek iddialar hakkında görüşlerini bildirmesini istemiş, mektubuna yanıt alamayınca konuyu kamuoyunun gündemine getirmişti.

Haberin yayınlanmasından sonra Başbakan Sipila halktan çok sayıda kendisini eleştiren, suçlayan ve istifa etmesini isteyen elektronik mektuplar aldı. Bu mektuplardan 17'sini haberi yapan muhabire yolladı. Başlangıçta Sipila'nın mektupları yanlışlıkla kendisine yolladığını sanan muhabir, son olarak da Başbakan'dan “Yle'ye güvenim sıfır” yazılı elektronik mektubu alınca meselenin ciddiyetini anladı ve konuyu kamuoyuna duyurmak için bir haber hazırladı.

Ancak haberin yayına konulması Yle'nin üst düzeydeki şefleri tarafından engellendi. Suomen Kuvalehti gazetesi, olanları ve Başbakan Sipila'nın müdahalesi sonucu iki haberin yayınlanması engellendiğini kamuoyuna açıklayınca sansür skandalı kamuoyunun gündemine geldi.

BAŞBAKAN SİPİLA'NIN ŞİRKETLERLE İLİŞKİLERİ MERCEK ALTINDA

Yaz aylarında Finlandiya Hükümeti zarar eden devlet maden şirketi Terrafame'nin özel sektöre satılmasını, yılbaşına kadar satış gerçekleşmediği takdirde kapatılmasını kararlaştırdı. Kapatılma kararı alınmasına rağmen bundan bir ay önce Sipila'nın başkanlığını yaptığı Finans-Politik Bakanlık Komisyonu Terrafame'nin kurtarılması için devlet bütçesinden 100 milyar Euro'nun şirkete aktarılmasını kararlaştırdı.

Sol Birlik Partisi Eşbaşkanı Kansan Uutisetsom, Başbakan Sipila'nın yakın ilişkide bulunduğu Katera Stell adlı şirketin Terrafame'den yarım milyon Euro'luk şipariş aldığını kamuoyuna açıkladı.

Metal sektöründe faaliyet gösteren Katera Stell Başbakan Sipila'nın dayısı tarafından 1961 yılında kuruldu.

15 yaşından beri şirkette çalışan ve başbakan olana kadar şirketle ilişkisini sürdüren Sipila, bundan üç yıl önce şirketteki % 5 oranındaki payını çocuklarına devretti. Şirketin kalan bölümü de dayısının çocukları ve diğer kuzenlerine ait.

Finlandiya medyasında yer alan haberlerde Sipila'nın şirket ile ilişkisini başbakan olmasından sonra da sürdürdüğü ve gayrı resmi danışmanlık yaptığı, Katera Steel'in sahiplerinin birinin akrabasının Terrafame'de şef olarak görev yaptığı belirtiliyor.

BAŞBAKAN HABERİN YAYINLANMASINI ENGELLEMEK İÇİN BASKI YAPTI

Katera Steel ile başbakan arasındaki yakın ilişkilerin bir diğer göstergesi de şirketin Sipila'nın kullandığı Chevrolet El Camino aracına karbonik asit deposu yerleştirmesi. Bu sayede odun ile çalışan araç seçim kampanyaları sırasında kamuoyunun ilgisini çekmişti.

Katera Steel Genel Müdürü Markku Jauhiainen, Yle'ye yaptığı açıklamada Terrafeme'den sipariş aldıklarını doğruladı ancak bu siparişin Sipila ile ilgisinin olmadığını ve kendisini yazdan bu yana görmediğini öne sürdü.

Başbakan ile Katera Steel arasındaki ilişkilerin kamuoyuna yansıması sonrası kendisinin görüşleri alınmadan haberin tek taraflı yapıldığını iddia eden Sipila'nın şirket ile ilgili iki haberin yayınlanmasını engellemek için Yle yöneticilerine baskı yaptığı bildiriliyor.

Ancak bu iddia Yle'nin Genel Yayın Müdürü Atte Jääskeläinen tarafından reddediliyor. Başbakan Sipila da basın toplantısında kendisine yönelik basın ve ifade özgürlüğünü ihlal ettiği suçlamalarını reddetti ve haberde kendi görüşlerine yer verilmediği için hoşnutsuzluğunu gösterdiğini öne sürdü.

Ancak haberin kamuoyuna duyurulmasından sonra Yle'nin başbakana yeni bir program yapılması önerisi götürmesine rağmen geç olduğu gerekçesiyle Sipila'nın bu talebi reddettiği de Finlandiya basınında yer aldı.

Konu muhalefet partisi milletvekilleri tarafından parlamentonun gündemine de taşındı. Basın ve ifade özgürlüğünü kısıtladığı iddialarını reddeden Sipilia, bundan sonra kendisini ilgilendiren haberler yayımlandığında gazete redaksiyonları ve muhabirleri aramayacağını söyledi.

HABER ŞEFİ VE GAZETECİ İSTİFA ETTİ

Yle'nin Redaksiyon Şefi Jussi Eronen ve haberi yapan Araştırmacı-Gazeteci Salla Vuorikovski, Yle'de araştırmacı gazeteciliğe düşmanca davranan bir kültür olduğunu, üst düzeydeki şeflerin gazetecilerin yaptıkları haber ve programlara müdahale ettikleri için görevlerinden istifa ettiklerini açıkladılar.

Eronen, Facebook hesabından “İfade özgürlüğüm kısıtlandığı için Yle'deki Şef Redaktör görevinden ayrılıyorum” açıklamasını yaptı. Üst düzeydeki şeflerin kendisi ve redaksiyonda çalışan diğer gazetecilere toplumdaki haksızlıkları ve usulsüzlüklere daha az yer vermelerini istediklerini söyleyen Eronen, “Bunu kabul edemem. Gazetecilik kurallarının birinci noktası okuyucu, dinleyici ve izleyicilerin toplumda olanlardan doğru haber alma haklarını güvence altına alıyor. Yöneticilerinin neler yaptıklarını araştırmak Yle'nin merkezi görevleri arasında yer almalıydı” dedi.

Salla Vuorikovski de Yle yönetiminin son haftalarda gazetecilere yaptıkları baskıları artırdığını ve özgür haber yapma olanaklarını sınırladıklarını belirterek Yle'de çalışmasının koşullarının ortadan kalktığını açıkladı.

BAŞBAKAN SİPİLA GÜVEN KRİZİNE YOL AÇTI

Yle'de çalışan gazetecileri örgütleyen sendikanın temsilcisi Jyrki Saarikovski, başarılı çalışmalarıyla tanınan ve arkadaşları tarafından sevilen iki gazetecinin istifa etmelerinin Yle'de Başbakan Sipila'nın neden olduğu kapsamlı güven krizine yol açtığını söyledi.

Finlandiya Gazeteciler Federasyonu ve Sınır Tanımayan Gazeteciler de ayrı ayrı açıklamalar yaparak Başbakan Sipila'nın gazetelere yönelik müdahalesini protesto etti.

Finlandiya Gazeteciler Federasyonu Başkanı Hanne Aho, “Sipila'nın medyaya yönelik açıklamaları artık tek başına ve tesadüf olarak görülemez. Sadece geçtiğimiz hafta sonunda Sipila Yle'yi gerçek olmayan kamuoyu yoklamaları ve yanlış bilgiler yaymakla suçladı” dedi.

Sınır Tanımayan Gazateciler yöneticilerinden Paulina Ades-Mevel de “İfade özgürlüğüne saygıda örnek gösterilen bir ülkenin bu tür yöntemleri kullanmasından üzüntü duyuyoruz” açıklamasını yaptı.