'Bayramda gidecek bir mezarımız bile yok'

'Bayramda gidecek bir mezarımız bile yok'

Cumartesi Anneleri, kayıplarının bulunması ve adaletin saðlanması için bir kez daha Galatasaray'da bir araya geldi. Aileler, 395. buluşmalarında Fehmi Tosun'un akıbetini sordu. 23 Ekim'de başlayacak bayramı hatırlatarak, "Bir mezarımız bile yok" diyen aileler, Kürt siyasi tutukluların 12 Eylül gününden bu yana sürdürdüðü açlık grevine dikkat çekti.

Eylemde ilk olarak, 12 Eylül döneminde idam edilen Veysel Güney'in kısa süre önce yaşamını yitiren annesinin mektubu okundu. Anne Güney, "15 Eylül'de gönderdiði mektupta "Rahatsızlıðım nedeniyle aranızda deðilim. 32 yıldır oðluma hasret koydular. Ama bulana kadar mücadelemi sürdüreceðim, hepinizi özlemle kucaklıyorum" diye yazmıştı.

'BÝZÝ YOK SAYACAKLAR'

Eylemde söz alan kayıp Murat Yıldız'ın annesi Hanife Yıldız, Suriye Devlet Başkanı Esad için "Halkına zulüm yapıyor" diyen Başbakan Erdoðan'a, "Bize bu yapılanlar zulüm deðil mi?" diye sordu. Birkaç gün sonra bayram olduðunu hatırlatan Yıldız, "Asker aileleri oðullarının mezarlarına akın etti, diyecekler. Bizi yok sayacaklar. Ortalık kan gölü. Asker, gerilla ölümleri. Neyin bayramı?" dedi. Savaşa ve yaşanan ölümlere dikkat çeken Yıldız, "Duyarlı insanlara sesleniyorum. Sokaða dökülün, savaşı durdurun" diye konuştu.

Hasan Ocak'ın aðabeyi Ali Ocak da, "Bir yandan yeni anayasa yapılıyor, bir yandan da savaş tezkeresi çıkartılıyor, milliyetçi-şovenist politikalar devam ediyor. Demokratik ve özgürlükçü anayasaya 'Evet' diyoruz. Aksi takdirde mücadelemizin karşısında olacaksınız" dedi.

'BAYRAM DEMEDEN ÖLDÜRMEYE DEVAM EDÝYORSUNUZ'

Toplu mezardan kemikleri çıkartılan Vecdin Avcıl'ın aðabeyi Behçet Avcıl, konuşmakta oldukça zorlandı, "Siz Suriye'ye bayramda çatınmayın, çaðrısını yapıyorsunuz. Bizim çocuklarımız insan deðil mi? Bayram demeden öldürmeye devam ediyorsunuz. Siz nasıl insansınız, nasıl Müslümansınız" diye hükümete tepki gösterdi.

Fehmi Tosun'un eşi Hanım Tosun da Kürtçe yaptıðı konuşmada, bayramın kendileri için bir şey ifade etmediðini belirtti, "Gidecek bir mezarımız bile yok" dedi. Cezaevlerinde 39 gündür sürdürülen açlık grevi karşısında hükümetin sessiz kaldıðını belirten Tosun, "15 aydır Sayın Öcalan'dan haber alamıyoruz. Bu insani talepleri duymayan insan olamaz. Devlet bu talepleri mutlaka karşılamalı" diye konuştu.

FEHMÝ TOSUN NASIL KAYBEDÝLDÝ?

Cumartesi Anneleri bu haftaki eylemlerinde Fehmi Tosun'un akıbetini sordu.

5 çocuk babası olan Fehmi Tosun, 19 Ekim 1995 tarihinde sivil polisler tarafından 34 UD 597 plakalı beyaz Renault araca zorla bindirilerek Avcılar'daki evinin önünden kaçırıldı. Eşi ve çocukları aracın ardından koştu. Tosun onlara "Beni öldürecekler" diye baðırdı. Olay gündüz vakti komşuların gözü önünde gerçekleşti.

Bu tarihten 3 ay önce Fehmi Tosun'un 14 yaşındaki oðlu polisler tarafından alıkonulmuş, "Babana söyle onu yakaladıðımızda cezaevine gidemeyecek, bütün kemiklerini kıracaðız" dedi.

Eşi Hanım Tosun ve ÝHD, tüm yasal yollara başvurdu. Fehmi Tosun'un gözaltına alındıðı inkar edildi. 4 yıl sonra gözaltına alınan Tosun'un kardeşine, Terörle Mücadele Şubesi'nde "Seni de aðabeyin gibi öldürelim mi?" denildi.

Ýç hukuktan sonuç alınamayınca dava AÝHM'e taşındı.

17 Eylül 2003 tarihinde, AKP Hükümeti AÝHM'de yaptıðı savunmada Fehmi Tosun'un kaybedildiðini kabul ederek, etkili soruşturmaların yürütülmesini zorunlu kılan talimatları vermeyi taahhüt etti. Bu taahhüdün üzerinden tam 9 yıl geçmesine raðmen hiçbir şey yapılmadı.

ÝHD Gözaltında Kayıplara Karşı Komisyon adına açıklamayı okuyan Aylin Tekiner, Fehmi Tosun'un kaybedildiðinde görevde olan yetkilileri hatırlattı: "Ýl Emniyet Müdürü Necret Menzir'di. Ýstanbul Valisi Haydi Kozakçıoðlu'ydu. Ýstanbul Emniyet Müdürlüðü Terörle Mücadele Şube Müdürü Reşat Altay'dı. Müdür Yardımcısı Kadir Akbıyık'tı."

Tekiner, "Fehmi Tosun'un kaybedilmesinden onları ve onları terfi ettiren, koruyan hükümetleri sorumlu tutuyoruz" dedi.

Cumartesi Anneleri, açıklamanın ardından 396. haftada buluşmak üzere eylemine son verdi.