BDP’nin tutuklu Van Milletvekili Kemal Aktaş, Van’ın Başkale İlçesine bağlı Albayrak köyü ve civardaki diğer köylerdeki ajanlık dayatmalarını meclis gündemine taşıdı. Aktaş, İçişleri Bakanı Güler’e “Yurttaşların istihbarat faaliyetlerine zorlanmaları hangi yasal yetkiye dayanılarak sürdürülmektedir?” diye sordu. 

ANF’nin dün “Başkale’de köylülere ajanlık dayatması” başlığı ile geçtiği haber, tutuklu BDP Van Milletvekili Kemal Aktaş tarafından meclis gündemine taşındı. 

ANF haberinde, Van’ın Başkale ilçesine bağlı Albayrak Köyü ile civardaki diğer köylerde Albayrak Jandarma Karakol komutanı olduğu belirtilen Hasan Başçavuş ismindeki askeri yetkili tarafından köylülere ajanlık yapmaları yönünde baskı uygulandığı belirtilmişti. Başkale’ye bağlı Altılılar (Hespistan) köyünden E.B, ayrıca karakolla işbirliği yapmayanlara ihtiyaç duydukları yardımların verilmeyeceğini söylemişti. 

Tutuklu BDP’li vekil Aktaş, olayla ilgili BDP Grup Başkanvekili Iğdır Milletvekili Pervin Buldan aracılığıyla İçişleri Bakanı Muammer Güler tarafından yazılı olarak cevaplandırılması istemiyle soru önergesi verdi.  
Aktaş, soru önergesinin gerekçe bölümünde Kürt sorununun çözümüne yönelik başlatılan demokratik çözüm sürecinin gündeme geldiği günlerde, “Kürt illerinde kolluk güçlerinin halk üzerinde uyguladığı baskıların giderek arttığı yönünde basın yayın kuruluşlarında haberler yer aldığını” belirtti. 

Birkaç gün önce Van’ın Çaldıran ilçesinde sınıra sıfır noktada bulunan Beydoğan Köyünde sınırın Türkiye tarafından açılan ateş sonucu 21 yaşındaki Nurettin Karakoç’un yaşamını yitirdiğini, Feyyaz Karadeniz’in ise yaralandığını hatırlatan Aktaş devamla şunları belirtti: 

“Öte yandan yine Van ili Başkale ilçemize bağlı Albayrak Köyü ve civardaki diğer köylerin Albayrak Jandarma Karakol Komutanlığınca ajanlık dayatmalarına maruz kaldığı, yurttaşların ihtiyaç duyacağı yardımların alınabilmesi için karakol komutanlığıyla işbirliği yapmaları gerektiği yönünde bilgiler basında yer almaktadır.”

Aktaş ajanlaştırma olayı ile ilgili İçişleri Bakanına şu soruları yöneltti: 
1- Van ilimizde kolluk güçlerinin sürdürdüğü yukarıda belirtilen faaliyetleri bakanlığınızın bilgisi dahilinde mi yürütülmektedir? 

2- Yurttaşların istihbarat faaliyetlerine zorlanmaları hangi yasal yetkiye dayanılarak sürdürülmektedir?

3- Kürt Sorununun demokratik yollardan çözümüne yönelik yürütülen çalışmalarla kolluk güçlerinin anılan faaliyetleri bağdaşmakta mıdır? Değilse bu tür faaliyetlerin halk nezdinde hükümetinize yönelik bir güven sorunu yaratacağını düşünmekte misiniz?

4- Halkın çeşitli kesimlerinin ihtiyaç duyacağı yardımların ne şekilde verileceğine dair hususlar başka hangi bölgelerde karakol komutanlıklarının tasarrufuna bırakılmış durumdadır? 

5- Kamu görevlilerinin görevleri sırasında herhangi bir siyasi partinin lehine ya da aleyhine beyanda bulunmaları ve kamu görevinden kaynaklanan yetkisini bir siyasi partinin aleyhine kullanmaları yasal bir faaliyet midir? Değilse bu güne kadar kaç kamu görevlisi hakkında benzer iddialarla açtığınız soruşturma vardır? 

6- Albayrak Jandarma Karakol Komutanlığı hakkında basında çıkan haberlere istinaden açmış olduğunuz bir soruşturma var mıdır? Yoksa açmayı düşünmek temisiniz?

7- Türkiye nüfusunun önemli bir kesimini oluşturan işsiz gençlere iş bulma ve parasal yardımda bulunma konusunda kolluk güçlerine yasal olarak verilmiş bir yetki var mıdır? Bakanlığınıza bağlı kolluk birimlerine bu görevi yürütmeleri için tahsis edilmiş bir ödenek var mıdır? Varsa Albayrak karakoluna bu görevi ifa için ayrılmış ödenek tutarı ne kadardır? Kaç gence bu şekilde yardımda bulunulmuştur?”