BDP: Katledilen tüm siviller için Roboski'de olacağız

BDP: Katledilen tüm siviller için Roboski'de olacağız

Barış ve Demokrasi Partisi, dün yaptığı MYK toplantısının sonuçlarını açıkladı. 2014 seçimlerini refarandum olarak nitelendiren BDP MYK, Roboski Katliamı'nın 2. yıldönümünde devlet tarafından katledilen tüm siviller için Roboski'de olacaklarını duyurdu. 

MYK toplantısında Yüksekova’da üç kişinin devlet şiddetiyle hedef gözetilerek katledilmesi ve ardından gerçekleştirilen protestolarda yine aynı güçlerle yapılan ağır saldırının kabul edilemez olduğuna dikkat çekildi.

BDP MYK’sında Roboski Katliamı’nın 2’inci yılında AKP iktidarının döneminde fütursuzca öldürülen bütün sivilleri çin 30 Mart 2006’da Amed’de aralarında çocukların da olduğu 10 kişi için, Aydın Erdem, Halil İbrahim Oruç, Medeni Yıldırım, Ethem Sarısülük, Mehmet Reşit İşbilir, Veysel İşbilir, Bemal Tokçu ve Roboskili çocukları anmak için, mücadelelerini büyütmek ve faillerinden hesap sormak için Roboski’de olunacağı da belirtildi.

BDP MYK toplantısında Yüksekova’da üç kişinin devlet şiddetiyle hedef gözetilerek katledilmesi ve ardından gerçekleştirilen protestolarda yine aynı güçlerle yapılan ağır saldırının kabul edilemez olduğuna dikkat çekildi.

Kürt halkına yönelik yaşam hakkını hiçe sayan bu saldırıların, aynı zamanda demokratik çözüm sürecine de bir saldırı olduğu belirten BDP, “Bilindiği gibi partimiz ve bir bütün olarak tüm Kürt siyaseti hükümetin yasal bir güvence sağlamakta ayak direttiği bu süreci yaşatmak ve ilerletmek için büyük bir çaba sarf etmektedir. Ancak başından itibaren yüz yıllık bir sorunu çözme iddiasından çok uzak duran hükümet, stratejik bir süreç örmek bir süreci bir ‘çatışmasızlık süreci’ olarak sınırlama yaklaşımı içindedir” dedi.

Bunun için Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ile yapılan görüşmelerin yasal bir zemine oturtulmadığı, derinlikli bir müzakereye evirilemediği, bu durumun süreç karşıtlarına ve paralel devlet unsurlarına provokasyon imkanı sunduğu da belirtildi.

“Önümüzde iki yol vardır; ya anlamlı bir müzakere geliştirecek ya da kaotik bir çatışmaya mahkum olacağız” tespitinin de yapıldığı BDP MYK’sında, BDP’nin ve Kürt halkının dün olduğu gibi bugün de provokasyonları boşa çıkarmak için duyarlı olacağı ve gerekli çabayı göstereceği, İmralı’da Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ile devlet heyeti arasında süren diyalogun yasal zeminin oluşması ve görüşmelerin derinlikli bir müzakereye dönüşmesi için çalışacağı vurgusu da yapıldı.

Devlet geleneğinin Kürtlerin hak ve özgürlükleriyle ilgili kazanımlarının devletin belgelerinde yer almaması yaklaşımının en son bütçe görüşmelerinde bir kez daha ortaya çıktığına da belirtilen BDP MYK’sında, “Başbakan’ın Diyarbakır’da söylediği ‘Kürdistan’ sözü Ankara’da TBMM’de AKP’nin öncülüğüyle yasaklanmıştır.

Bütün bu gelişmeler bugüne kadar kazandığımız her şeyin kendi mücadelemizin sonucu olduğunu bir kez daha bize hatırlatarak örgütlülüğümüzün ve mücadele hattımızın güçlü olmasını zorunlu kılmaktadır.

Bu vesileyle Örgütlü Gençlik ile Özgür Geleceğe şiarıyla 1. Olağan Kongresi’ni gerçekleştiren gençlerimizi, mücadelelerinin yol göstericiliğine olan inancımızla selamlıyoruz” dendi.

Toplantıda ayrıca önümüzdeki yerel seçimlerin anlamının belediye kazanmakla sınırlı olmadığı, seçimlerin halklara otoriter, tekçi AKP iktidarına karşı halkların öz gücünü ortaya çıkacağı, kendi öz yönetimlerini gerçekleştirmenin zeminini yaratacağı bir imkanı yaratacağı vurgusu da yapıldı.

Seçimlerde sadece adayların oylanmayacağı, rantçı, cinsiyetçi, tekçi çizgiyle, eşitlik, özgürlük, öz yönetim ve adalet çizgisinin oylanacağı da belirtilen açıklamada şunlara dikkat çekildi:

“Aynı zamanda gerçek bir çözüm ve kalıcı bir barış oylanacaktır.

Bu seçimleri iki çizgi arasındaki referandum olarak değerlendirmek gerekir.

Parti örgütlerimizin seçimlere bu bilinçle hazırlanacaklarına inancımız tamdır.

Rojava konusundaki tartışmalar da, çetelerin silahlandırılarak Kürt halkına karşı savaştırılması, sınır kapılarının kapatılması, Salih Müslim’e vize verilmemesi, buna karşılık Rojava halkının olağanüstü direnişi ve savaşın orta yerinde demokratik siyaseti geliştirme, özyönetim ve öz savunma mücadelesi de esasında bu iki çizginin mücadelesidir.

Bu yüzden Rojava’da hakların kazanımlarına sahip çıkmak ve buradan Rojava’ya bir dayanışma köprüsü oluşturmak temel görevlerimizdendir.

Önümüzdeki günlerde gerçekleştireceğimiz eylem ve etkinliklerin güçlü geçmesi için çalışmalarımızı seçim çalışmalarıyla birleştirmeli, 22 Aralık’ta Cizre ve Nusaybin’de gerçekleşecek Rojava mitinglerine, 27 Aralık’ta Cizre’de Diyarbakır Milletvekilimiz rahmetli Şerafettin Elçi’yi ölümünün 1. yılında mevlit ve anmasına ve 28 Aralık’ta Roboski’de gerçekleşecek Roboski anmasına şimdiden hazırlanmalıyız.”

Roboski Katliamı’nın 2’nci yılında AKP iktidarının döneminde fütursuzca öldürülen bütün siviller için; 30 Mart 2006’da Amed’de aralarında çocukların da olduğu 10 kişi için, Aydın Erdem, Halil İbrahim Oruç, Medeni Yıldırım, Ethem Sarısülük, Mehmet Reşit İşbilir, Veysel İşbilir, Bemal Tokçu ve Roboskili çocukları anmak için, mücadelelerini büyütmek ve faillerinden hesap sormak için Roboski’de olunacağı da belirtildi.