Beştaş: İnsanlık suçlarını gizlemek için fezlekelere sığındılar

HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Beştaş, AKP ve Erdoğan'ın, işledikleri insanlık suçlarını gizlemek için fezlekeleri gündeme getirdiğini belirtti.

HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Meral Danış Beştaş, milletvekillerine dönük 'dokunulmazlık tehdidi'ne ilişkin ANF'ye değerlendirmede bulundu.

AKP iktidarı ve Türk Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın geçmişe dair "yapmayacağız" dedikleri her şeyi yaptıklarını söyleyen Beştaş, AKP ve Erdoğan'ın kendilerini zulüm politikasıyla var etmeye çalıştığını dile getirdi. Beştaş, bu vahşet ve zulüm politikasıyla da ilk başta hukukun askıya alındığını kaydederek, Türkiye'de verili hukuk kurallarının, düzenin, yargının, siyaset etiğinin, ahlakın ve inancın çöpe atılmış durumda olduğunu söyledi. Beştaş, bunun da AKP ve Erdoğan tarafından siyaseten kendi iktidarlarını devam ettirme, kendilerine olan itirazları kısma ve muhalefeti etkisizleştirme adına yapıldığını belirterek, bunların hiçbir kural ve sınır tanınmadan her türlü yöntemle uygulandığını ifade etti.

'HALKIN GERÇEKLERİ GÖRMEMESİ İÇİN YOK EDİLMEK İSTENİYORUZ'

Gerçek anlamda bir darbe ortamında yaşadıklarını belirten Beştaş, "AKP ve Erdoğan'ın gerçek dışı kurgularını deşifre ettiğimiz ve halkın da bunu görmemesi için yok edilmek isteniyoruz. HDP olarak bizim önceliğimiz asla dokunulmazlıklar değil. Biz dokunulmaz milletvekilleri değiliz. Halkımızın, seçmenlerimizin her gün öldürüldüğü, cenazelere işkence yapıldığı bir vahşet ortamında dokunulmazlıkların HDP'nin gündeminde olduğu değerlendirmesi yanlıştır, yanılgıdır. HDP'nin gündemi şu anda uygulanan vahşet politikaları, yaşanan ağır insan hakkı ihlalleri ve savaş suçlarıdır. Biz HDP'li vekiller iktidar ve Saray'ın talimatıyla her gün gaz yiyen, tartaklanan vekilleriz. Her türlü engelleme ve dokunma hali söz konusu. Onlar gibi sırça köşklerde yaşamıyoruz" dedi.

'NE HIRSIZLIK NE DE YOLSUZLUK DOSYAMIZ VAR'

Halkın içinde halk gibi siyaset yürüttüklerini belirten Beştaş, dokunulmazlık dosyaları olarak ifade edilen dosyalarda başlarını öne eğecek hiçbir argümanın söz konusu olmadığını dile getirdi. Fezlekelerin düşünce ve ifadelerinden oluştuğuna dikkati çeken Beştaş, şunları kaydetti: "Bizim ne hırsızlık, ne yolsuzluk, ne rüşvet, ne de kalpazanlık dosyamız var. Birilerinin iddia ettiği gibi 'bunun hesabını veremezler, açıklamazlar, korkarlar' gibi bir durum söz konusu değil. Biz gerçekleri açıklamaktan, hakikati ortaya koymaktan korkmuyoruz. Biz halkımızdan daha iyi değiliz. Biz bugüne kadar eğer buralara geldiysek bedel ödeyerek geldik. Fezleke dosyalarının hukuk ve hukuki süreçle de alakası yok. Bu tümüyle Saray'ın talimatı ve birilerinin uygulamasıyla gündeme getirilen bir mesele. Eğer mesele hukuk ve dokunulmazlık ise dokunulmazlıkları kaldıralım. Meclis'teki 550 milletvekilinin tümünün dokunulmazlıklarını kaldıralım. Diğer partilerin bütün fezlekeleri gelsin Meclis'in önüne. Bakalım kimin dokunulmazlık dosyası neymiş! Bunu bütün Türkiye ve dünya kamuoyu öğrensin. Bizim hiçbir kaygımız söz konusu değil."

'GÜNDEM OLMASI GEREKEN AKP'NİN İŞLEDİĞİ SUÇLARDIR'

HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Beştaş, "Meclis'te bekleyen bu kadar fezleke varken,  tümüyle siyaseten kullanmak için içerisinde eş genel başkanlarımızın da olduğu milletvekillerimizin dokunulmazlıklarını tartıştırmak ve bunu gündemleştirmek siyaset etiği açısından da asla kabul edilemez" diyerek, şöyle devam etti:

"Kendileri yargılanmamak için mahkeme kapattılar. Kanunlar değiştirdiler. Binlerce polisin yerini değiştirdiler. Herkesin gözü önünde işlenen suçları kapattılar. Biz ise sadece düşüncelerimizi açıkladık, halkın yararına olan politikaları geliştirmeye çalıştık. Bu tümüyle kendi suçlarını örtmek için insanlığa karşı işledikleri suçların gündemleşmesini engellemek amacıyla yaratılan gündemler. Fezlekeler de bu yüzden gündemleştirildi. Ankara patlamasında yaşanılan 'Salih Neccar' skandalı gibi. Bu AKP'nin tipik politikalarından biri. Bir şey yapmak istediğinde, haksızlığını, vahşeti kapatmak için suni gündemler oluşturup halkı peşinden sürüklemek istiyor. Bu AKP'nin ve Erdoğan'ın bilinçli bir şekilde Türkiye halklarına dayattığı gündemdir. Şu an gündem olması gereken, AKP'nin işlediği suçlardır. AKP insanlığa karşı suç işlemeye devam ediyor. Cizre'de yakılan, yıkılan işkenceyle katledilen cenazelerin kemikleri halen bir yerlerden çıkıyor! Bu tablo karşısında onlar halkın dikkatini dokunulmazlık ile bir yere çekmeye çalışıyor. Bunun sebebi de korkularıdır. AKP ve Erdoğan işledikleri suçların hesabını vermemek için sürekli yapay gündemler ile oyalama politikasını devam ettiriyor. Halk arasında buna 'yavuz hırsız ev sahibini bastırıyor' denir."