İstanbul Valiliği’nin yasağına karşı İstanbul Kent Savunması ve Kuzey Ormanları Savunması öncüsünde Kadıköy’e akın eden binler, AKP’nin yağma ve talan politikasına geçit vermeyeceklerini haykırdı. Süreyya Operası’ndan, dört yola yürüyen kitlenin önü polis tarafından kesildi. Bu keyfi ablukaya inat Marmara Kent ve Doğa Mitingini Boğa heykelinin önünde gerçekleştiren yaşam savunucuları, hükümete “Vakit tamam bizim olanları geri alıyoruz” mesajını verdi.

İstanbul Valiliği’nin yasağını aldırmayan binlerce kişi, AKP’nin yağma ve talan politikasına ‘dur’ dedi. İstanbul Kent Savunması ve Kuzey Ormanları Savunması öncüsünde Kadıköy’e akın Eden binlerce kişi, “Marmara Kent ve Doğa” mitingini gerçekleştirdi. HDP Milletvekilli Sebahat Tuncel ile Levent Tüzel, CHP Milletvekilleri Melda Onur ile Mahmut Tanal, DİSK Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu, HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ’ın yanı sıra çok sayıda çevre örgütü ile demokrasi güçleri katıldı. Süreyya Operası önünde toplanan kitle, slogan ve ıslıklar eşliğinde AKP hükümetinin talanına karşı tek yürek oldu.

“Marmara için savunma vakti”, “Marmara için birleşiyor yaşamak için direniyoruz” pankartları ve “Rantınız batsın” dövizlerini taşıyan binler hep bir ağızdan, “Hırsız katil AKP”, “Sermaye elini Marmara’dan çek”, “Yalancı, talancı halk düşmanı AKP” sloganlarını attı. Roboski katliamının yaşamını yitiren 34 Kürt gencin de anıldığı yürüyüşte, “Roboski’yi unutma unutturma” diye haykırıldı.

POLİS ABLUKASINA KARŞI KENETLENDİLER

Boğa heykelinden İskele Meydanı’na yürümek isteyen kitlenin önü, TOMA ve çevik kuvvet polisleri tarafından kesildi. Polisin saldırısı ihtimaline karşı doğa aktivistlerinin kol kola girerek kenetlendiği miting Dört Yolda gerçekleştirildi. İstanbul Kent Savunması ve Kuzey Ormanları Savunması adına açıklamayı Mimar Mücella Yapıcı okudu.

“Vakit geldi. Bize ait olanları geri alıyoruz” diye sözlerine başlayan Yapıcı, polisin engellini ise “Bugün bir araya gelip, sesimizi yükselteme ihtimalimiz bile egemenlerin ne kadar korkuttuğunu bir kez daha gördük” diyerek eleştirdi.

Yırca’dan, Yolova’dan, Kocaeli’den, Trakya’nın meralarından, balıkçı köylerinden gelen binlerin doğa ve yaşamı savunmak için burada olduklarını hatırlatan Yapıcı, “Milletin anasını ağlatan şirketler zengin olsun diye İstanbul’un suyunu kurutan mega projeler, HES’ler, termik santraller hepimizi susuzluğa mahkum ediyor” dedi. İstanbul’un açıkça şirketlere feda edildiğini kaydeden Yapıcı, ormanları, koruları el uzattıkları parkları geri alacaklarını vurguladı.

KORKMAYIN, TİTREYİN

Mücella Yapıcı’nın ardından söz alan Prof. Beyza Üstün, “Bizden korkuyorlar çünkü bizim kapitalist ve onların destekleyen iktidarlarla sorunumuz var” dedi. Ormanlar, dereler yok edildiğinde bütün canlıların yok olacağını hatırlatan Üstün, doğa ve yaşamın yağmalanmasına izin vermeyeceklerini altını çizdi. Roboski’de, Gezi direnişinde, Soma’da, Kobanê’de yaşamını yitiren insanları anan Üstün, bugün verilen yaşam mücadelesini görmezden gelenlere de, “Artık bu körlüğe ve sağırlığa son verin” çağrısında bulundu.

Beyza Üstün’den sonrası sırayla söz alan Validebağ Gönüllüleri, Soma işçisi, Bozcaada Forumu, Çanakkale Çevre Platformu, Büyükçekmeye Çevre Platformu, Politeknik, Kazdağlarına Karşı Yaşam Platformu, DOSAP Termik Santrale Hayır Platformu, Başköy Köylüleri, Derelerin Kardeşliği Platformu Bursa Termik Santral’a Hayır Platformu, mitingi selamlayarak, “Mücadeleye devam” mesajı verdi.

Mitingin ardından kitle Yoğurtçu Parkına doğru yürüyüşe geçti.