Protestoların odağı olan kayyum rektör Naci İnci’nin suç duyurusu ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın , “terörist” diyerek hedef göstermesinin ardından gözaltına alınan 7 Boğaziçi Üniversitesi öğrencisinin 5’i adli kontrol şartıyla serbest bırakılırken, 2’si tutuklandı. Arkadaşlarının tutuklanmasını büyük üzüntüyle karşılayan Boğaziçili öğrenciler, serbest bırakıldıktan sonra adliye önünde yaptıkları açıklamayla gözaltı ve tutuklamaların kendilerini yıldıramayacağını bir kez daha vurguladı. Bu öğrencilerden Gizem Sert, ANF’ye konuştu.

‘ÖNCEDEN BİR İSİM LİSTESİ BELİRLEMİŞLER’

Üniversitenin polis ablukasına alınan Güney Kampüsü önünden darp edilerek gözaltına alındıklarını anlatan Boğaziçi Sosyoloji bölümü birinci sınıf öğrencisi Sert, “Zaten kimin gözaltına alınacağına dair önceden bir isim listesi belirlemişler. Bir gün önceki arbedede okul güvenliği tutanak tutmuş ve kalabalığın içinde olmayan öğrencilerin de içinde yer aldığı isimleri rasgele yazmış. Ertesi gün GBT yapılan 4 arkadaşımız gözaltına alındı. Bu keyfi uygulamayı protesto etmek için kampüsün Güney kapısına kadar yürüdük ve okul içinde oturma eylemi yaptık. Kampüs dışına çıkan bir arkadaşımızın gözaltına alınınca kapı dışına çıktık ve benim de içinde olduğum birkaç kişi darp edilerek gözaltına alındık” dedi.

‘ASLI ASTARI OLMAYAN SUÇLAMALARLA KARŞILAŞTIK!’

Gözaltı aracında hem fiziksel hem de psikolojik şiddete uğradıklarını belirten Sert, polisler tarafından sürekli “provokatörsünüz, teröristsiniz” şeklinde sözlü sataşmalara maruz kaldıklarını söyledi. Vatan Emniyet’teki nezarethanede çok kötü koşullarda tutulduklarını anlatan Sert, adet olan bir arkadaşına ped ve tuvalet kağıdı dahi verilmediğine dikkat çekti. Ertesi gün öğleden sonra Çağlayan Adliyesi’nde çıkartıldıkları savcılık sorgusunda “hakaret”, “kamu malına zarar verme” gibi aslı astarı olmayan suçlamalarla karşılaştıklarını belirten Sert, “Yapılan protestoda kamu malına zarar verme veya hakaret etme gibi bir şey olmadı. Savcı tarafından özgeçmişimiz soruldu, yer almadığım görüntüler ve fotoğraflar gösterilip, ‘Bu fotoğraflardaki siz misiniz?’, ‘ Neden eylemlere katılıyorsunuz?’ gibi sorular yöneltildi” diye konuştu.

‘DAHA NE OLMASI BEKLENİYOR?’

Yurt dışı yasağı ve haftada bir karakola imza şartıyla serbest bırakılan Sert, zaten yurt dışına çıkmak gibi bir derdi olmadığını kaydederek, “Hiçbir yere gitmiyorum, buradayım” dedi. Bu baskıyı tam 9 aydır yaşadıklarını vurgulayan Sert, Melih Bulu döneminde olduğu gibi Naci İnci’nin de okula kayyum rektör olarak atanmasıyla gözaltı ve tutuklamaların tekrar başladığını hatırlattı. Güvenlik görevlilerinin hareketleri nedeniyle okulda zaten uzun süredir bir gerginlik olduğunu aktaran Sert, “Belli ki bizi onlar fişlemiş. Suç duyurusunda bulunan da Naci İnci’ymiş zaten. Yani bir okulun rektörünün, öğrencisi hakkında suç duyurusunda bulunması ve yöneltilen suçlamaların aslı astarı olmaması bence korkunç bir şey. Hâlâ bunu protesto edişimizi anlamayanı asıl ben anlamıyorum. Daha ne olması bekleniyor?” diye tepki gösterdi.

Arkadaşlarının hukuksuz bir şekilde tutuklanmasına sitem eden Sert, yaşanan bu haksızlık karşısında üzüntülü değil öfkeli olduğunu vurgulayarak, mücadele etmeye devam edeceğinin altını çizdi.