‘Cengiz Çandar gözaltına alınacaktı’

‘Cengiz Çandar gözaltına alınacaktı’

Gazeteci Ali Bayramoðlu, Özgür Gündem ve tutuklu gazetecilerin avukatı Özcan Kılıç’ın gazeteci Cengiz Çandar’ın da KCK operasyonları kapsamında gözaltına alınacaðına ilişkin iddiasının doðru olduðunu belirtti.

Özcan Kılıç hafta başında Dicle Haber Ajansı’na verdiði demeçte, "Ben Cengiz Çandar'ın KCK soruşturmasına katılacaðını emniyette duydum. Meslektaşlarım gözaltındayken, orada biz bir bilgi aldık. Cengiz Çandar, bir gazeteci arkadaşımızın yazdıðı 'Öcalan'ın Ýmralı Günleri' kitabının önsözünü yazmıştı. O bile dosyaya konulmak üzereydi" demişti.

Avukat Özcan Kılıç'ın deðerlendirmelerini bugün Yeni Şafak’taki köşesine taşıyan Ali Bayramoðlu, Kılıç’ın iddiasının doðru olduðunu belirtti ve konuyla ilgili ilginç bilgiler aktardı:

‘’Sözünü ettiði Cengiz Çandar...

Tescilli bir gazeteci ve bir entellektüel...

Sözünü ettiði bir gazetecinin, bir aydının bir kitaba yazdıðı önsöz...

Bilgi ve deneyim süzgecinden geçmiş bir deðerlendirme...

Bu iddia gerçek mi diyeceksiniz?

Hiç şüpheniz olmasın...

Bakın neden?

Ersanlı ve Zarakolu'nun tutuklandıðı günlerdi. Uzun yıllar birlikte çalıştıðım, çok sevdiðim ve son derece deðerli bir öðretim üyesi arkadaşım gazeteye geldi.

Endişe içinde, "yeni bir gözaltı listesi varmış, ben dahil 7 öðretim üyesi alınacakmış" diyordu. Bilgiyi emekli bir meslektaşı vermişti. O meslektaş da bunu devlet içinde etkili konumda bir yakınından duymuştu. Bahsettiði listedeki isimler ise son derece önemli, özgürlükçü görüşleriyle tanınan bazı öðretim üyeleriydi.

Gazetede yönetici ve yazar kimi arkadaşlarla konuştuk, ciddiye alıp alınmaması gerektiðini bilemedik önce...

Ama şüphe duyduk...

Ve bilmesi, duyması gereken herkese söyledik...

Ne yazık ki, sonunda bilginin doðru olduðu teyit edildi.

Teyit eden emniyet kaynaklarıydı.

"Özgür düşünceyi terör örgütü teorisyenliði sanan", siyasi deðerlendirmeyi keyfince yapan ve mekanizmayı tetikleyen asıl kararı veren "özerk merkez" olarak "emniyet"...

Öncelikli olan arkadaşlarımızın güvenliðiydi ve bilginin teyidiyle bu operasyonun yapılması da imkansız hale geldi ve rafa kalktı...

Ama enformel yollarla...

Ancak mesele bunun formel hale gelmesi, düşüncenin, aydının, gazetecinin üzerindeki tehdidin kalkmasıdır.

Bu tehdit polis deðerlendirmeleriyle hala sürüyor, yargının devlet merkezli refleksiyle hız alıyor, siyasi iktidarın gazetecileri ve gazeteleri milli duruşa davet etmesiyle derinleşiyor.

Ýş Çandar'a ve benzerlerine uzanırsa, otoriter cesaret bu noktaya kadar gelmişse, demokrasinin beli doðrulmayacak kadar bükülmüş demektir.

Bu durumda asıl beli kırılması gereken o "cesaret"tir.’’

ANF NEWS AGENCY