CENİ: Kortek Katliamı sorumluları açığa çıkarılmalıdır

CENİ: Kortek Katliamı sorumluları açığa çıkarılmalıdır

CENİ, Kürt Kadın Barış Bürosu, Kortek katliamının 2. Yıldönümünde yaşamını yitirenleri anarak, sorumlularının açığa çıkarılarak savaş suçları kapsamında yargılanmasını istedi. 

Merkezi Almanya’nın Düsseldorf kentinde bulunan CENİ Kürt Kadın Barış Bürosu, Kortek katliamının 2. Yıldönümü vesilesiyle açıklamada bulundu.  

Federal Kürdistan Bölgesinde 21 Ağustos 2011’de TSK’nin savaş uçaklarının Kandil dağlarına yaptığı hava saldırısında Kortek köyünden 5’i çocuk olmak üzere 7 kişilik Kürt ailenin katledildiği hatırlatılan açıklamada, katliamda yaşamını yitirenler anıldı. 

28 Aralık 2011’de yine Türk ordusuna bağlı savaş uçaklarında 34 Kürt köylüsünün katledildiği Roboski katliamının da hatırlatıldığı açıklamada şöyle dendi: 

“T.C. yetkilileri bu güne kadar ne Kortek ne de Roboski katliamı üstlenmiştir. Bu katliamları üstlenme ve hesabını verme yerine kastedilenlerin ailelerini tutuklama ve cezalandırmanın ötesine gidememiştir. Son dönemlerde Suriye de kimyasal silahların kullanıldığı iddia eden T.C. devleti kendisinin gerilla ve Kürt halkına karşı kimyasal silahlar kullandığının üstünü örterek, kendi ülkesindeki adaletsizliğinin sorumluğunu üstlenemediği sürece,  başka ülkelerdeki insan hakları ihlallerine yönelik yaptığı açıklamalar inandırıcı ve samimi gelmeyecektir.” 

Barış süreçlerinde katliamların faillerinin açığa çıkarılmasının kalıcı barışın gelişmesinin kalıcı barışın gelişmesinin temel koşullarından olduğu vurgulanan açıklamada, “Bir an önce Kortek ve Kortek gibi katliamların faillerini açığa çıkarılması ve uluslararası hukuk normlarına göre savaş suçu kapsamında yargılanmaları gerekmektedir. İçinde geçtiğimiz demokratik çözüm sürecinin başarıya ulaşması için TC’nin işlediği savaş suçları ile yüzleşmesi ve saldırılardan vazgeçmesi zorunludur. Başta Kürdistan’ın Rojava parçası olmak üzere Kürdistan’ın diğer parçalarında da yeni Korteklerin yaşanmaması için Ceni Kürt kadın Barış Bürosu olarak uluslararası kamuoyunu, barış ve insan hakları savunucularını duyarlı olmaya çağırıyoruz” dendi.