Çetelerin elinden kurtulan Êzîdî genç intikam için YPJ saflarında

Adını Kobanê direnişinde sembolleşen Arin Mirkan’dan aldı. Henüz 22 yaşında. Çetelerin hiçbir insani değeri taşımadığını, çetelere karşı her din ve halktan insanlarla birlikte savaşmanın kendilerine büyük bir moral değer verdiğini söyledi.

Peşmergeler Şengal'i bıraktıktan sonra Êzîdîlere yönelik başlayan 73. fermanda 20 erkek 12 Êzîdî kadın çetelere esir düştü. On gün boyunca çetelerin baskılarına maruz kaldıktan sonra arkadaşları ile birlikte çetelerin elinden kaçarak kurtulan Arin Mirkan, günlerce dağlarda kaldıktan sonra ailesine ulaştı. Şimdi de "intikam zamanı" diyerek, kendi deyimi ile ‘hevallere’ katıldı. Mirkan, özellikle genç kadınları YPJ saflarına çağırdı.

'HEVALLER'E KATILIRKEN İSMİNİ ARİN MİRKAN KOYDU

Êzîdî kızı Arin Mirkan çeteler Til Temir’e saldırdığında sınırları aşarak çetelere karşı savaşmak için YPJ saflarına dahil oldu.

Adını Kobanê direnişinde Miştenur Tepesi'ndeki direnişiyle sembolleşen Arin Mirkan’dan aldı. Henüz 22 yaşında. Çetelerin hiçbir insani değeri taşımadığını, bundan dolayı da çetelere karşı her din ve halktan insanlarla birlikte savaşmanın kendilerine büyük bir moral değer verdiğini söyledi. Çetelerin bu topraklar üzerinden çekip gitmesi için herkesin üzerine düşeni yapması gerektiğini belirterek gençleri YPG ve YPJ saflarında yer almaya çağırdı. 

KDP GÜÇLERİ KORUMADI

Til Temir’de 23 Şubat’ta çetelerin Asuri köylerini işgali ile başlayan savaş 47. gününü geride bıraktı. Kürt, Arap, Asuri ve diğer halktan savaşçıların çetelere karşı savaştığı Til Temir ve Serekaniyê'de bir Êzîdî kızı da, YPJ saflarında çetelere karşı savaşıyor.

Çeteler Şengal’e girdiklerinde ailesi de binlerce Şengalli gibi bir tarafa dağılmıştı. Kendisi ise hiç beklemediği bu durum karşısında ne yapacağını bilmeksizin kaçmaya çalışmıştı. Ama olmadı. Ne öncüsü, ne de onu elinden tutacak birisi vardı. Onları sözde koruyacak olan KDP güçleri ise herkesten önce kaçıp gitmişti.

20 erkek, 12 kadın olarak çetelerin eline esir düştüler. Günlerce fiziksel ve psikolojik işkence yaşadılar. "En çok da dinimiz ve kültürümüze yönelik yaptıkları hakaret ve İslamiyet'i zorla dayatmaları zorumuza gidiyordu” diyen Mirkan, sürekli kurtulmanın arayışına girdiklerini söyledi.

ÇETELERİN ELİNDEN KAÇIŞ

Çetelerin elinde kaldığı on günün "On yıl gibi ağır geldiğini" ifade eden Mirkan, şunları anlattı:

"Bizim şansımız vardı; kaçabildik, ya geride kalanlar ne durumda şimdi? Yıllarca KDP bizi koruyacağını söylemişti. Ama peşmergeler çeteler geldiği zaman herkesten önce araçlarına binerek kaçtı ve bizi çetelerin eline bıraktı. En çok zorumuza giden de buydu. KDP’nin tüm söylemleri birer yalandı Êzîdî halkını satmıştı.

Çeteler bizi esir aldığı ilk günden itibaren fiziki, psikolojik ve ruhsal olarak baskı uygulamaya başlamıştı. Bizim dinsiz olduğumuzu, ‘imana’ gelmemiz gerektiğini söylüyorlardı. Oysa yaptıklarının hiçbir insani yönü yoktu. Yaşadığımız her an yıllarca çekilen bir azap gibi bize ağır geliyordu. En çok da yakınlarımıza ne oldu, diye düşünüyorduk.

Bir gece vakti kapıda nöbet tutan, sonradan zorla Müslümanlaştırdıkları bir Êzîdînin yardımı ile kaçıp yönümüzü dağlara verdik. Kapıdaki Êzîdî 'Bana zorla dini kabul ettirdiler. Ama sizin burada kalmanıza gönlüm razı olmuyor' diyerek kaçmamıza yardım etti."

Mirkan, rehin tutuldukları evden kurtulduktan sonra toplu bir şekilde çetelerin eline bir daha geçmemek için gruplar halinde dağılarak tüm güçleri ile dağlara doğru kaçtıklarını söyledi. Çetelerin denetiminden kurtulup kendilerini dağlara ulaştıklarında rahatladıklarını ifade eden Mirkan, orada günlerce aç ve susuz kalmayı ise hiç umursamadıklarını söyledi.

HESAP SORMA ZAMANI

Çetelerin elinden kaçıp kurtulan Êzîdî Arin Mirkan, dağlarda da günlerce kaldıktan sonra çetelerin işgalinden kaçıp kurtulan Şengal halkının bulunduğu dağa geçerek ailesine ulaşmıştı. Şengal'de katliam yapan, binlerce insani köleleştiren ve kadınları pazarlarda satan çetelerden hesap sormaya ve YPG-YPJ saflarına katılmaya karar verdi.

Eğitimden sonra Şengal'e çetelere karşı savaşmak için gitti. Ardından Til Temir'de çete saldırıları başlayınca buraya gelme önerisini yaptı. Şimdi bir YPJ savaşçısı. Şengal halkının ve tüm ezilenlerin intikamını almak için Til Temir’de çetelere karşı savaşıyor.

Arin Mirkan henüz 22 yaşında, sıcak savaş alanlarında karşılaştığımızda utangaç ama kararlı bakışlarla bizi karşılamıştı.

'MUTLAKA YENECEĞİZ'

"Çeteler en fazla kadına saldırıyorlar. Çeteler Şengal kadınları başta olmak üzere binlerce kadını köleleştirip pazarlarda sattılar. Oysa çetelere karşı en büyük mücadeleyi Önder Apo çizgisindeki kadınlar veriyor. Ben kişi olarak Ezidi toplumunda büyüdüm ama çok fazla irade ve güç sahibi değildim. Mücadeleye katıldıktan sonra her geçen gün güçlendiğimi ve irade kazandığımı hissediyorum. Çetelere karşı YPJ güçleri içinde savaşmaktan büyük bir moral ve güç kazanıyorum. Bizler mutlaka çeteleri yeneceğiz. Tüm kadınların intikamı alacağım. Arin yoldaş için de özel olarak intikam alma iddiam vardır. Yaşamımız tamamen komünal ve ortak değerlerimizden oluşuyor."

Mirkan, DAİŞ çetelerinden kurtulmak için özellikle genç kadınları YPJ saflarına katılmaya çağırdı.

...