Urfa’da, 20 Temmuz 2015 tarihindeki Suruç Katliamı’ndan sonra 22 Temmuz'da polisler Feyyaz Yumuşak ve Okan Acar'ın, evlerinde kafalarına kurşun sıkılarak öldürüldükleri tespit edilmişti. Cinayetin susturucu silahla gerçekleştirildiği belirlenmişti. AKP hükümeti bu olayı da 'Çözüm Süreci'ni bitirirken bahane olarak kullanmıştı.
İLGİNÇ DETAYLAR ORTAYA ÇIKTI
Evrensel'in haberine göre, cinayete ilişkin Urfa 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın duruşmasında, 4’ü tutuklu, 9 sanık bulunuyor. Davanın 4. celsesinde ilginç detaylar ortaya çıktı.
Emniyet polislerin öldüğü evdeki detaylı olay yeri inceleme raporunu 10 Mart 2017 tarihinde mahkemeye yolladı. Davada yargılanan 9 sanığın parmak izleri, cinayetin gerçekleştiği evdeki parmak izleriyle karşılaştırıldı.
Raporda sanıkların parmak iziyle, evden çıkan parmak izlerini uyuşmadığı belirtildi. Davada cinayeti işlediği ileri sürülen Ö.K’nin polislerin kaldığı dairenin karşısındaki boş dairede parmak izi bulunmuştu. Ö.K. arkadaşı M.A’nın evlendiğinde oturmak için bu daireyi kiraladığını, düğünden 1 hafta önce temizlemek için daireye gittiklerini söylemişti. Ö.K. arkadaşı M.A. ve M.A’nın ağabeyi L.A. uzun süren tutukluluğun ardından 8 Kasım 2016 tarihinde tahliye edilmişlerdi. Cinayete yardım ettiği ileri sürülen M.C.Y., Sedat A., Hüseyin A. ve Hasan A. ise halen tutuklu.
İFADELER ÇELİŞKİLİ, İHBAR ASILSIZ
İki polisin öldürülmesiyle ilgili davada, öldürülen polislerden Okan Acar’la cinayetten bir gün önce beraber olan polisler E.G. ve M.D’nin ifadelerinde de çelişkiler ortaya çıkmıştı.
E.G’nin ev arkadaşı olan M.D. ifadesinde, olayı E.G’den sabah saat 08.40’ta öğrendiğini söyleyerek, şöyle demişti: “Bizim mesaimizin 09.00’da başlaması gerekiyorken, ev arkadaşım polis memuru E.G. o sabah saat 8.40 civarlarında telaşlı bir şekilde evin içinde koşuşturmaya başladı, ne olduğunu kendisine sorduğumda rahmetli Okan ve Feyyaz’ın intihar ettiğini söyledi.
E.G. ise 2 Ocak'ta verdiği ifadede ev arkadaşı M.G’den hiç bahsetmemiş, ev arkadaşı olarak üçüncü bir polisin ismini vermişti. E.G’nin 25 Temmuz 2015 tarihinde de ifadesine başvurulmuş, 22 Temmuz günü saat 10.05’te bir arkadaşının kendisini arayarak “Okan’ların oraya gel” dediğini, evinin önünde beklerken, binanın altında bulunan bakkalın iki polisin intihar ettiğini söylediğini belirtmişti.
E.G. daha sonra olay yerine gittiğini söylemişti. E.G’nin. TEM’deki ve mahkemedeki ifadelerinde, ev arkadaşı M.D’den hiç bahsetmemesi dikkati çekmişti.
Ayrıca 7 sanığın tutuklanmasına neden olan ihbar da asılsız çıkmıştı. İhbarı yaptığı ileri sürülen T.B'nin mahkemedeki ifadesi, "Kimlik bilgilerim kullanılarak benim adıma 10 adet hat çıkarılmış, söz konusu numarayı ben kullanmadım. Söz konusu ihbarı da ben yapmadım” şeklindeydi.
Cinayetin soruşturmasını yapan 19 polis ve kovuşturma aşamasındaki ilk hakim, 15 Temmuz sonrasında meslekten uzaklaştırılmıştı.
Mahalleden ifadesi alınan bir tanık da, ölen iki polisin o akşam eve 2 arkadaşlarıyla birlikte geldiğini söylemişti.