‘Cizir Kantonunda toplumsal gerçeklik olan devrime dokunduk’

‘Cizir Kantonunda toplumsal gerçeklik olan devrime dokunduk’

Sınır hattındaki nöbetlerine devam eden Rojava Devrimi Hukuk Dayanışması üyesi avukatlara Cizîr Kantonu’nu ziyaret den avukatlarda katıldı. Cizîr’den gelen avukatlar, herkesin öznesi olduğu, toplumsal bir gerçek olan devrimin inşasına, öz savunmaya, birlikte yaşam projesine ve devrimin kadın rengine dokunduklarını anlattı.

Özgürlükçü Hukuçular Derneği, Açılım Hukuk Bürosu, Ezilenlerin Hukuk Bürosu ve Asrın Hukuk Bürosu üyesi avukatlarında içinde yer aldığı birçok hukuk kurumu ve hukukçunun bir araya gelerek oluşturduğu Rojava Devrimi Hukuk Dayanışması, Cizîr Kantonuna gönderdikleri avukat heyetiyle birlikte direniş nöbetlerinin tutulduğu Mehser köyünde açıklama yaptı. Rojava Devrimi Hukuk Dayanışması adına Cizîr Kantonuna geçerek burada çeşitli çalışmalar yapan ve temaslarda bulunan 8 kişilik avukat heyetinin içinde bulunan Özlem Gümüştaş, Kemal Toraman, Sinan Varlık, Sabri Kuşkonmaz, Mehmet Taner Avşar ve İlknur Alcan, Rojava devrimine ve kurulan kantonlara ilişkin izlenimlerini aktardılar. Avukatlar başlattıkları çalışmanın Kürdistan, Türkiye ve Avrupa olmak üzere 3 ayaktan oluştuğunu belirtti.

İNŞA VE ÖZ SAVUNMA

Gittiği Cizîr Kantonundan yeni dönen İstanbul Barosu avukatlarından Özlem Gümüştaş, devrimin inşa süreciyle ilgili gözlemler yapmaya çalıştıklarını belirtti. Kanton hükümeti yetkilileri, Adalet Bakanı'yla görüştüklerini belirten Gümüştaş, özellikle hukuk mekanizması, Yasama Meclisi, Adalet Divanı, Adalet Meclisi ve Halk Meclisleri üzerinde yoğunlaşmaya çalıştıklarını ifade etti. Kadın kurumlarıyla görüşmeler yaptıklarını aktaran Gümüştaş, Cizîr Kantonunda uygulanan ambargodan dolayı ciddi sıkıntılar yaşandığına dikkat çekti. "Rojava Devrimi; komünlerini, halk meclislerini inşa etmeye ve kendi ekonomisini oluşturmaya çalışıyor. Halkı da Kobanê benzeri bir kuşatmaya karşı öz savunmasını geliştirmeye çalışıyor. Tarihe açtıkları büyük sayfanın farkındalar. Bize, 'okuyan, yazabilen düşünebilen herkes buraya gelsin. Çünkü bu devrimin inşasında hepsine ihtiyacımız var' dediler" şeklinde ki gözlemlerini aktaran Gümüştaş, kendilerine çok büyük sorumluluklar düştüğünü söyledi.

‘BEN DE PARAMAZ OLDUM’

Rojava Devrimi Hukuk Dayanıması'nın enternasyonal bir yapılanma olduğunu belirten Avukat Kemal Toraman, Rojava Devrimin birçok güce karşı mücadele verdiğini ifade etti. Dayanışma grubu olarak hazırlayacakları raporu kısa bir süre sonra kamuoyuyla paylaşacaklarını belirten Toraman, Kobanê direnişinde yaşamını yitiren Paramaz Kızılabaş'ın annesine yazdığı mektuptan bir bölümden okuyarak "Aslında bende Paramaz gibi şu an devam eden bu devrim karşısında aynı heyecanı hissediyorum" diye konuştu.

HERKES ÖZNE

"Devrimin kalbinden geliyoruz. Yeni yaşamın, devrimin inşa sürecini gördük, ona dokunduk" diyerek konuşmasına başlayan Avukat Sinan Varlık; "Rojava'da herkes aslında devrimin öznesi ve kendisi. Orada dokunduğunuz, gördüğünüz her şey ve herkes devrim" dedi.

TOPLUMSAL BİR GERÇEKLİK

Avukat Sabri Kuşkonmaz ise "Rojava devrimi samimiyet eğitiminden geliyorum. Kürt siyasal hareketi bir devrim yaptığını söylemiş olsaydı ve ben bunu görmemiş olsaydım, bunun siyasal bir açıklama olduğunu düşünebilirdim. Ama gidip gördükten sonra bunun toplumsal bir gerçeklik olduğunu gördüm. Bu gerçekliğin ve devrimin ne kadar insani olduğunu da gördüm" diyerek başladığı konuşmasını , "Orada gördüm ki yapılan sadece Kürtlerin, ya da diğer halkların değil, insanlığın en insani devrimi" cümleleriyle noktaladı.

BİRLİKTE YAŞAM

İnsanların Rojava'da bir taraftan savaşıp bir taraftan da devrime sahip çıkarak inşa sürecini yürüttüğünü gözlemlediğini söyleyen Avukat Muhammet Taner Avşar, "Bütün halkları bir araya getiren bir model üzerinde çalışıyorlar. Oradaki tüm halklar kendileri bunun çalışmasını yapıyorlar. Türkiye'de baraj sistemiyle, halklar, kesimler dışlanmaya çalışılırken, orada en küçük kesimler ve grupların içinde yer alacağı bir seçim yasası üzerinde çalışılıyor" diyerek izlenimlerini anlattı.

KADIN DEVRİMİ

Yaşarken bir devrimi görme heyecanıyla Cizîr’e gittiklerini belirten avukat İlknur Alcan da orada inşa edilmeye çalışılan sistemin var olan tüm algıları yerle bir ettiğini ifade etti. Oluşturulan sistemin tabandan yukarıya ve halkın tamamını yönetime dahil eden bir sistem olduğuna dikkat çeken Alcan, "Bu sistem içinde kadına tanınan özgürlük, verilen değer beni en çok heyecanlandıran olaylardan biriydi. Kadınlar için özel bir yasa düzenlenmiş. Bu zaten başlı başına bir devrimdir" dedi.

Dün geldikleri Kobanê sınırında tuttukları iki günlük nöbetin ardından, avukatlar Suruç ilçe merkezinde bulunan Kobanêlilerin yaşadığı çadır kentleri ziyaret etmek üzere yola çıktı.