Cizire’den YPG ve YPJ izlenimleri FAZ’da

Cizire’den YPG ve YPJ izlenimleri FAZ’da

Rojava’da DAİŞ barbarlığına karşı savaşan YPG ve YPJ’ye dünya basınında önemli bir yer veriliyor.

Frankfurter Allgemeinze Zeitung (FAZ) gazetesinin Ortadoğu temsilcisi Rainer Hermann tarafından kaleme alınan ‘Cephe ve Kadın Hakları arasında’ başlıklı haberde, Cizire Kantonu’nda YPG ve YPJ birliklerinde yapılan gözlemler aktarıldı.

YPJ’nin Rojava’daki savunma birliklerinin üçte birini oluşturduğunu hatırlatan Raimer Hermann, Kürt kadınlarının sadece DAİŞ çetelerine karşı değil, aynı zamanda erkek egemen toplum düzenine karşı mücadele ettiğinin altını çizdi. YPJ savaşçılarının eğitim gördüğü kamplara ilişkin bilgilere de yer verilen haberde, onlarca eğitim kampının her birinde yılda yüzlerce savaşçının eğitildiği bilgisi verildi.

KÜRT KADINLARININ ‘DİĞER SAVAŞI’ DEVAM EDECEK

Eylem adlı YPJ kamp komutanıyla yapılan görüşmeye ilişkin şu sözlere yer verildi: “’Diğer savaşımız DAİŞ ile savaş sona erse de devam edecek ’ diyor Eylem. Bu nedenle Suriye Kürtlerinin askeri üniformasını taşıyor  21 yaşındaki genç kadın ve bu nedenle kamptaki kadın askerlerin eğitimini yönetiyor: ‘ülkesini savunmak için - ama aynı zamanda da erkek egemenliğine karşı bir yol açmak için. ‘Diğer savaş; hala devam edecek’ diyor Eylem.”

YPG’NİN BAŞARISININ NEDENLERİ

YPG ve YPJ’nin kurulduktan çok kısa bir süreden itibaren (Temmuz 2012) El Nusra ve Ahrar el Şam gibi çeteci örgütlerle savaşarak Rojava’yı özgürleştirdiği hatırlatılan haberde, şimdiye kadar Cizire, Kobane, Efrin ve Halep’te toplamda bin 800 savaşçının yaşamını yitirdiği kaydedildi. YPG sözcüsü Redur Xelil’in görüşlerinin aktarıldığı haberde Xelil’in “bizler değerlerimiz ve özgürlüğümüz için savaşıyoruz. Ama aynı zamanda ülkemize saldıranlara karşı savaşıyoruz” sözlerine yer verildi.

YPG’nin şimdiye kadarki başarısında, Rojava’nın topografik yapısını iyi bilen savaşçılara sahip olmasının rolünün olduğunu vurgulayan Rainer Hermann, Süryani savaşçıların oluşturduğu ‘Süryani Askeri Konseyi’ ile Şeyh Humaydi el Hadi Jarba’ya bağlı 3 bin kadar savaşçının da YPG ile birlikte savaştığını yazdı.

“KÜRTLERİN AĞIR SİLAHLARA İHTİYACI VAR”

Kobane’deki direnişe de dikkat çekilen FAZ haberinde, Cizire Kantonu’ndaki DAİŞ saldırıları ve buna karşı yürütülen mücadeleye ilişkin YPG sözcüsü Redur Xelil’in verdiği bilgiler aktarıldı. Haberde Xelil’in sözlerine dayanılarak şu bilgilere yer verildi: “Xelil, ‘Kobane’deki durum halen kritik’ diye ifade ediyor durumu. Xelil’e göre, DAİŞ orada 3 bin kadar çeteyle saldırıyor ve birçok kayıp vermesine rağmen yerine yenilerini getirebiliyor.

Diğer taraftan YPG güçleri, Irak Kürdistan’ından Peşmergeler ve yine PKK savaşçılarının da katılmasıyla konumunu güçlendirdi ve sayıları 2 bin 500 civarında. Ancak, Peşmergenin sayısından ziyade, beraber getirdikleri silahların önemli olduğunu kaydediyor Xelil.”

YPG’nin ‘Kobane’de yabancı güçlerin bizler için ölmesine gerek yok’ görüşünü hatırlatan FAZ temsilcisi Rainer Hermann, Rojava’nın savunması için YPG savaşçılarının ağır silahlara ihtiyacı olduğuna vurgu yaptı. DAİŞ’in kimi zaman tüm ağır silahlarını ve yüzlerce çeteyi bir araya getirerek Cizire’deki Tel Hemis üzerinden saldırıya geçtiğini yazan Hermann, “Kürtlerin en önemli sorunu olarak ağır silahların yokluğu görülüyor. Çünkü DAİŞ, Haziran ayında Musul’da Irak ordusuna ait birçok ağır silah ve sınırsız sayıda cephaneyi ele geçirmiş, bunlar arasında Amerikan silahlarının yanı sıra, yüzlerce zırhlı arazi aracı da bulunuyordu” dedi.

ESİR ALINAN DAİŞ ÇETELERİNİN ‘MASUM’ ROLLERİ İNANDIRICI BULUNMADI

YPG tarafından Cizire’de ele geçirilen DAİŞ üyelerine ilişkin bilgilere de yer verilen haberde, şöyle denildi: “Redur Xelil dolabından bir pasaport çıkarıyor. Bu pasaportlar öldürülen ya da esir alınan DAİŞ’lilerin üzerinde bulunmuş. Tunus, Libya, Lübnan ve Bahreyn pasaportları var; ve ‘tabii ki Türkiye’den de’. Türk vatandaşı olmayanların pasaportlarından İstanbul’daki havaalanlarında vurulmuş giriş damgaları var.”

FAZ haberinde son olarak, YPG tarafından ele geçirilen DAİŞ üyelerinin yaptıkları itiraflara geniş yer ayrıldı. DAİŞ üyeleri, çetelerin ‘kendilerini kandırdığını’ ve Kürtler ile Hristiyanalara yönelik saldırılar için  150 dolar verdiklerini söylüyorlar.

Esir düşen çete üyelerinin, DAİŞ’in ‘Kürtler ve Hristiyanlar inançsızlar ve öldürülmeleri gerekir’ şeklinde propaganda yaptığının belirtildiği haberde, bu kişilerin ‘saf ve suçsuz’ görünmeye çalıştıklarına dair cümleler dikkat çekti. Haberde, esir alınan çetelerden kiminin üniversite öğrencisi ya da uzun yıllar Kürtler ve Hristiyanlar ile birlikte yaşadıkları ve DAİŞ ile aralarına mesafe koymaya çalıştıklarına dikkat çekildi.