Cizre Devlet Hastanesi'nde muayeneye gelen bir hastaya fiş alması gerektiðini söylediði için Şenol Kildacı adlı doktorun hasta yakınları tarafından darp edilmesi ilçede doktorlar tarafından protesto edildi.
Cizre'de 150 yataklı Devlet Hastanesi'nde görevli Uzman Doktor Şenol Kildacı, fiş almadan hasta yakınlarının muayene odasına girerek bir hastayı zorla muayene etmek istemelerine karşı çıktıðı için hasta yakınları tarafından yumruklarla dövülerek darp edildi.
Doktor Kildacı'nın darp edilmesi üzerine Şırnak Tabipler Odası, Cizre Devlet Hastanesi önünde basın açıklaması yaparak saldırıyı kınadı.
Basın açıklamasını okuyan Tabipler Odası Başkanı Dr. Azad Karagöz, son zamanlarda hekimlere ve saðlık çalışanlarına yönelik giderek artan ve ürkütücü boyutlara gelen saldırıların doktorların ruh ve beden saðlıðını bozduðunu söyledi.
Saldırıya uðrayan Dr. Şenol Kildacı'nın poliklinikte hasta muayene ederken başka bir hasta yakınının içeri girerek kendi hastasını muayene ettirmek istediðini ve doktorun da buna karşı çıkması üzerine darp edildiðini belirten Karagöz, "Doktor arkadaşımıza fiziksel şiddet uygulanmış ve saldırıyı yapanlar uzun süre polikliniði işgal etmiştir. Olayın karakola intikal ettirilmesi üzerine, karakolda polisler şikayetinden vazgeçmesini istemişlerdir" dedi.
Bir yumurta yada slogan atmanın bile yıllarca hapisle cezalandırıldıðı bir ülkede saðlıkçılara yönelik şiddet olaylarında "Cahildir, çocuktur, elinizi öpsün barışın" şeklinde geçiştirilmeye çalışıldıðını belirten Karagöz, "Saðlıkçılara artan orandaki şiddetin aslında en büyük sebeplerinden birinin bu 'elinizi öpsün, siz affedin' mantıðını olduðunu iyi biliyoruz" dedi.
Hastanelerde artık hekim-hasta ilişkisinin yerini karşılıklı menfaate dayanan tüccar-müşteri ilişkisinin aldıðını kaydeden Karagöz şunları söyledi:
"Biz artık hayat kurtarmaya çalışırken hayatımızı kaybetme kaygısı taşımaktan bıktık. Bizim onay vermediðimiz bir dönüşüm programından dolayı ortaya çıkan aksaklıkların bize fatura edilmesinden bıktık. Her sabah işe farklı genelgelerle başlamaktan bıktık. Hergün artarak bize yüklenen angarya işlerden, hergün her an şiddet görebiliriz kaygısı taşımaktan bıktık."