DBP: İddianameleri mahkemeler değil, AKP-MHP hazırlıyor!

DBP, AKP'nin yargı terörüne ve eş başkanlarının yargılanmalarına dikkat çekerek, iddianame ve kararların mahkemelerde değil, iktidar odaklı merkezlerde hazırlandığını belirtti. DBP, "24 Haziran'da AKP-MHP iktidarına halkımız gereken cevabı verecek" dedi.

Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Merkez Yönetim Kurulu (MYK), eş genel başkanlarının yargılanmaları ve genel olarak yargı kararlarına ilişkin bugün açıklama yaptı.

'AKP, YARGIYI BASTONU YAPTI!'

Açıklamada, AKP-MHP'nin, toplumun temsilcilerini, kıskacına aldığı yargı ve mensupları aracılığıyla susturmaya çalıştığına dikkat çekilerek, "Tek adam yönetimi kendisini eleştiren her türlü muhalif birey ve grupları hedef almakta, mahkemeler yoluyla alıkoyarak tutuklamaktadır. Toplumun geniş kesimlerinin eleştirilerini alan iktidar, yargı kurumunu bir bütün olarak adeta bir baston haline getirmiştir" denildi.

'SUÇLAMALAR BOŞA ÇIKTIĞI HALDE...'

DBP Eş Genel Başkanı Mehmet Arslan’ın tutuklu yargılandığı davalara işaret edilen açıklamada, şunlar kaydedildi:

"6 Haziran günü Eş Genel Başkanımız Mehmet Arslan Diyarbakır 10. Ağır Ceza mahkemesinde görülen duruşmada, isnat edilen suçların hepsinin basın yolu ile yapılan açıklamalar olduğunu ortaya koymuştu. Savcılık makamının hazırladığı iddianamede yer alan bölümlerin bilinçli olarak konuşmanın bütünlüğünden koparıldığı hem Eş Genel Başkanımız hem de avukatlar tarafından ifade edildi. Mahkeme heyetine, Kürdistan tarihinden örnekler vererek Kürt-Türk ittifakının önemine işaret ederken, Kürtlerin Kürdistan coğrafyasındaki özerk yapısının geçmişten geldiği tarihten örnekler verilerek ortaya konulmuştur. Siyasi bir partinin Eş Genel Başkanı olarak, Efrîn harekatına yönelik eleştirilerini sosyal medya ve basın yoluyla ifade ettiğini ve en önemlisi hükûmeti eleştirdiği için şu an yargılandığını ifade etmiştir. Söz konusu isnat edilen suçlamaları en somut haliyle boşa çıkarmasına rağmen mahkeme heyeti, tutukluluk yönünde karar almıştır. Bu yargılamaların hiçbiri kişisel ya da hukuki yargılamalar değildir. 

DBP Eş Genel Başkanlarımız Mehmet Arslan ve Sebahat Tuncel gibi binlerce siyasetçinin tutukluluğu bu sürecin bir parçası olarak görülmelidir . AKP-MHP iktidarı varlığını korumanın bir yolu olarak yargı kurumlarını tam olarak hegemonyası altına almıştır."

'İDDİANAMELER İKTİDAR MERKEZLERİNDE HAZIRLANIYOR'

AKP'nin, OHAL sürecinde yüz binlerce kişiyi ihraç ettiğini, tüm muhalifleri hedef aldığını, sendikaları, basın kuruluşlarını gasp ettiğini belirten DBP, belediyelerin işgal edilmesine de dikkat çekti.

İddianame ve kararların mahkemelerde değil, iktdar odaklı merkezlerde hazırlandığının vurgulandığı açıklamada, "DBP MYK olarak, demokrasiden, özgürlüklerden olanlarla birlikte yargının ideal demokratik bir anayasaya kavuşması için bedeli ne olursa olsun mücadelemizi sürdüreceğimizi belirtiyoruz. Eş başkanlarımız Arslan ve Tuncel mahkemelerdeki dik duruşları ve cesur açıklamaları ile bunu en iyi şekilde tehditleri boşa çıkarmıştır. AKP-MHP iktidarının kıskacında olan yargının almış olduğu kararlar hiç bir siyasi kadromuz üzerinde bir geri adıma yol açmayacağı bilinmelidir" mesajı verildi.

'TAM BAĞIMSIZ BİR YARGI UZAK DEĞİL'

Bütün yargı kıskacına rağmen, bütün il-ilçe ve genel merkez yöneticilerinin seçim çalışmalarında güçlü bir şekilde yer aldığını belirten DBP, son olarak şunları ifade etti:

"Tam bağımsız bir yargı kurumunun inşasının uzak olmadığını biliyoruz. 24 Haziran genel ve cumhurbaşkanlığı seçimlerinde AKP-MHP iktidarına halkımız gereken cevabı verecektir.

Halkımızla birlikte belirlediğimiz ve desteklediğimiz HDP ile ortak Cumhurbaşkanı Adayımız Selahattin Demirtaş ve diğer tüm HDP milletvekili adaylarımız demokratik bir anayasa ile toplumun bütün farklılarını koruyarak; eşit, özgür bir yaşamı hep birlikte kuracağız. Ülkenin her köşesinde ve toplumun bütün kesimlerinde oluşan oluşan bütün yaralarımızı hep birlikte saracağız."