Demirtaş ve Yüksekdağ için AYM’ye başvuruldu
HDP'liler, eş genel başkanlar Demirtaş ve Yüksekdağ'ın tutukluluğuna ilişkin AYM'ye başvurdu. Kararın önümüzdeki hafta açıklanması bekleniyor.
HDP'liler, eş genel başkanlar Demirtaş ve Yüksekdağ'ın tutukluluğuna ilişkin AYM'ye başvurdu. Kararın önümüzdeki hafta açıklanması bekleniyor.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) eş genel başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ’ın tutukluluğu, Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) taşındı. Avukatlar AYM'ye bireysel başvuruda bulundu.
Başvuru dosyası parti avukatları ve HDP’li milletvekilleri Mithat Sancar, Pervin Buldan, Nimettullah Erdoğmuş, Osman Baydemir, Çağlar Demirel ve Meral Danış Beştaş’ın da bulunduğu bir grup tarafından mahkemeye sunuldu.
Tutuklamaların hukuksuz olduğunun vurgulandığı başvuruda, milletvekillerinin tutuklu yargılanamayacakları konusunda AYM tarafından önceki dönemde verilen kararlar da emsal olarak gösterildi.
TUĞLUK: SERBEST BIRAKILMALILAR
Başvurunun ardından AYM önünde bir açıklama yapan HDP Eş Genel Eş Genel Başkan Yardımcısı Aysel Tuğluk, tutuklamaları bir darbe olarak değerlendirdiklerini söyleyerek, şunları kaydetti: “Anayasa aykırı bir tutuklama süreci hayata geçirildi. Bizler bu uygulamayı hem anayasaya hem de uluslararası normlara aykırı olarak gördüğümüz için başvuruda bulunduk. Umut ediyoruz, AYM uluslararası sözleşmelere aykırı olan bu hukuk dışı uygulamada hukuku devreye sokarak, milletvekili ve eş başkanlarımızın serbest bırakılmasının önünü açacak bir karar alır."
AV. YALÇINDAĞ: AYM KENDİ KARARLARINA SAHİP ÇIKMALI
Başvurucu avukatlardan Reyhan Yalçındağ ise şöyle konuştu:
"Bu ülkede hukuk kişiye göre uygulanıyor. Kişilerin siyasal kimliklerine göre kararlara veriliyor. Bir kez daha buradayız. Arkamızda bir AYM var çünkü AİHM önüne götürülmeyi hak eden son derece sistematik hak ihlalleri ile ilgili ciddi bir mekanizma olduğu için buradayız. Türkiye tarihinde korkunç bir hukuk katliamı ile karşı karşıyayız. Sadece bugün değil, her seferinde söyledik. 20 Mayıs’ta Meclis’ten çıktığı haliyle onaylandığı haliyle söz konusu değişikliğin kendisi hiç beğenmediğimiz darbe anayasasına bile aykırıdır. Eğer AYM bireysel başvuru hakkını adil bir şekilde sürdüreceğini ispatlayacaksa kendi verdiği kararlara sahip çıkmasından geçecek. O zaman bütün yurttaşlar diyecek ki ‘kişiye göre değil ihlal mahkemesine göre bir tutum alabilir’ diyecek.
Başvurucu müvekkillerimiz dokunulmazlıkları devam eden milletvekilleridir. Gözaltına alınma şekilleri dahi mafyatiktir. Jet kullanıldı, müvekkillerimizin cezaevlerine sevkinde jetler kullanıldı. Darbe olarak değerlendirmeyecek miyiz bunu. Başka bir biçimiyle darbenin devam ettiğini söylemeyecek miyiz. Aldığımız meslek ahlakı bunu gerektiriyor. O nedenle de yüksek mahkemeye çağrımız kendi kararına sahip çıkarak derhal bu her türlü uluslar arası sözleşmelere de imzacı olduğu bütün ulusal üstü sözleşmelere uyarak hemen öncelikli bir biçimde ele alarak bu hukuksuzluktan geri dönülmesini bekliyoruz."
SANCAR: EMSALİ VAR
HDP Milletvekili Mithat Sancar ise “Dokunulmazlıklarımızın kaldırılması da darbenin bir parçasıydı" diyerek, şunları dile getirdi: "Hukuksuz olduğunu daha önce söyledik. Operasyon siyasidir. Buna karşı mevcut bütün hukuk yollarını kullanacağız. Bu da siyasi mücadelenin bir zeminidir. AYM’nin bu konuda verdiği Balbay kararı var. Milletvekillerinin tutuklu yargılanamayacağı kararı vermişti. Bugünkü durum daha da vahimdir. Bu bir siyasi operasyondur, buna karşı mücadelemiz her alanda sürecektir."
AYM kararının önümüzdeki haftalarda açıklanması bekleniyor.