Türkiye cezaevlerinde hak ihlalleri hız kesmeden devam ediyor. Bu kez Denizli D Tipi Cezaevi’ndeki uygulamalar ‘bu kadar da olmaz’ dedirtti. Cezaevi idaresi, siyasi mahkûmlara görüş, spor ya da hastaneye giderken saatlerini çıkarma zorunluluğu getirdi.

Denizli D Tipi Cezaevi’nde siyasi mahkûmlara yönelik uygulamalara dikkat çekmek ve yasal girişimlerde bulunulması talebiyle İHD İzmir Şubesi’ne faksla başvuruda bulunan M. Şirin Tekmenüray, cezaevi idaresinin uygulamalarına ilişkin gerekli girişimlerin yapılmasını talep etti.

SPOR HAKKI ENGELLENİYOR

Tekmenüray, Denizli D Tipi Cezaevi’nde sadece 4 siyasi tutsağın olduğunu belirterek, “Bu cezaevinde sadece 4 siyasi tutsak olduğumuz için hiçbir etkinlikten yararlandırılmıyoruz. Sadece haftada 45 dakika spora çıkabiliyoruz. Onu da bir hafta açık görüş gerekçesiyle çıkartılmıyoruz. Bazen de farklı etkinlikler gerekçe yapılıp, spor hakkımız engelleniyor” dedi.

HER KAPIDAN ÇIKIŞTA SAATLERE EL KONULUYOR

Cezaevi idaresinin hak ihlallerinin her geçen gün arttığına dikkat çeken Tekmenüray, “Hastane vb. yerlere saat, kemerle çıkmak yasaktı. Açık görüşe yine saatle çıkmak yasaklandı. Bu uygulamalarla ilgili infaz hâkimliğine itiraz ettik. Henüz bize cevap gelmedi. Ama cezaevi idaresi saat yasağını bu sefer genişletip, ‘kapıdan saatle çıkmama yasağı’ getirdi” şeklinde kaydetti.

‘ODA ARAMALARINDA EŞYALAR TALAN EDİLİYOR’

Cezaevi kapısında her mahkûmun fotoğraflarının asılı olmasına rağmen, çıkışlarda ‘yanına kimlik alma’ zorunluluğu getirildiğini vurgulayan Tekmenüray, “Her kapıdan dışarıya çıktığımızda ayakkabımız çıkartılıyor. Ayda bir kez yapılan aramalarda odalarda eşyalarımız talan edilmektedir. Hastaneye yaptığımız sevkler aylardır bekletilip, götürülmüyoruz” diye belirtti.

İHD’den, yaşanan hak ihlallerine ilişkin girişimlerde bulunması talebinde bulunan Tekmenüray, cezaevi idaresinin haksız uygulamalarının önüne geçilmesi için geç kalınmamasını istedi.

KIRIKLAR CEZAEVİ’NDE ‘ÇIPLAK ARAMA’ DAYATMASI

Öte yandan tutsak yakınları, Kırıklar 1 Nolu F Tipi Cezaevi’nde de ‘çıplak arama’ dayatıldığını, buna itiraz edenlerin görüş ve mektup yasağı getirildiğini bildirdi.