Zonguldak ve Ordu'da meydana gelen "iş cinayetleri"nde 5 işçinin hayatını kaybettiğini açıklayan Dev Maden-Sen, "Aşırı kâr hırslarıyla bu cinayetlere neden olanları, sorumsuzluklarıyla iş kazası deyip geçenleri, ilgisizlikleriyle ölümleri seyredenleri, duyarsızlıklarıyla iş cinayetlerini kader olarak değerlendirenleri bu vahşet karşısında bir kez daha insan gibi düşünmeye davet ediyoruz" ifadelerinde bulundu. 
DİSK'e bağlı Dev Maden-Sen, Dünya Madenciler Haftası vesilesiyle madencilik sektöründe meydana gelen "iş kazaları"na ilişkin yazılı açıklama ypatı. Dünya Madenciler Günü'nün “iş cinayeti haberleriyle" karşılandığı belirtilen açıklamada, Dünya Madenciler Günü haftasının ise "iş cinayetleriyle" sürdüğüne vurgu yapıldı.
 
"Bu sabah yine acı haberlerle uyandı madenciler ve aileleri. Zonguldak ve Ordu’da meydana gelen iş cinayetleri, yine acılara boğdu madenci köy ve kasabalarını. Zonguldak’ta 4, Ordu’da ise bir madenci artık yaşamıyor" denilen açıklamada, Zonguldak merkeze bağlı Kırat Mahallesi’nde özel sektör tarafından işletilen taşkömürü ocağında sabaha karşı  Yaşar Özerdoğan (53), İsmail Altun (24) ve Mustafa Özalpuğan (54) adlı işçilerin metan gazı zehirlenmesi sonucu yaşamını yitirdiği ifade edildi.
 
ACI ÖLÜMLER

Ölüm haberleriyle yasa boğulan Zonguldak’ta iş cinayetinin gerçekleştiği maden ocağı sahibinin cezaevinde olduğu ve işletmeyi içeriden yönettiğinin ortaya çıktığına dikkat çekilen açıklamada, "Zonguldak’ta yine aynı saatlerde ikinci bir iş cinayeti gerçekleşti. Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Karadon Müessese Müdürlüğü’ne ait ocakta, iş cinayetine maruz kalan Azmi Kara’nın (40) hastaneye götürülürken kurtarılamadı. Yaşamını yitiren Azmi Kara’nın arkadaşı Hakkı Gebeş ile vagonları çeken lokomotiften düştüğü, Kara yaşamını yitirirken Gebeş, yaralı olarak kurtuldu. Bugün bir başka madenci ölümü ise Ordu’da yaşandı. Ordu’nun Gülyalı ilçesine bağlı Divane köyünde faaliyet yürüten özel sektör tarafından işletilen taşocağında meydana gelen iş cinayetinde Hasan Hüseyin Deniz (25) yaşamını yitirdi. Taşocağı’nda iş makinesi operatörü olarak çalışan Deniz, tonlarca taş yığınının altında kalarak feci şekilde can verdi" denildi.
 
'İNSAN GİBİ DÜŞÜNÜN'

Türkiye gündeminin yerel seçimlerle meşgul edilirken işyerlerine dönük denetimlerin her geçen gün gevşetildiğinin altı çizilen açıklamada, işçinin direkt yaşamını ilgilendiren işçi sağlığı ve iş güvenliği konusunun egemenleri ilgilendirmediği belirtildi. AKP hükümetinin  çalışma yaşamına ilişkin çıkardığı diğer yasal düzenlemeler gibi bu yaşamsal konuyu da çözüme uzak yasa ve yönetmeliklerle geçiştirdiği ifade edilirken, "Aşırı kâr hırslarıyla bu cinayetlere neden olanları, sorumsuzluklarıyla iş kazası deyip geçenleri, ilgisizlikleriyle ölümleri seyredenleri, duyarsızlıklarıyla iş cinayetlerini kader olarak değerlendirenleri bu vahşet karşısında bir kez daha insan gibi düşünmeye davet ediyoruz" diye belirtildi.
 
'GELECEK MESELESİ'

Madenciliğin çocuk oyuncağı olmadığı, ciddi bir iş organizasyon gerektirdiği, işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemlerinin tam olarak alınması, sıkı denetimi öneminin artık anlaşılması gerektiğine dikkat çekilen açıklamada, şunlar dile getirildi: "Madencilik sektöründe devam eden özelleştirme ve taşeronlaştırmanın durdurulup yeniden masaya yatırılmasının zamanı gelmiş ve geçmektedir. Enerji Bakanlığı ve hükümeti bu konuda sorumluluklarını görmeye çağırıyoruz. Aksi halde bu iş cinayeti adı altında gerçekleşen ölümlerin vebali hükümetin ve ilgili bakanlarının omuzlarındadır. Maden işçisi kardeşlerimizde artık kuralsız, güvencesiz, örgütsüz çalışmanın kendileri açısından ölüm kalım ve gelecek meselesi olduğunu anlamalıdır."
 
Dev Maden-Sen, açıklamasında iş cinayetlerini protesto ederek, yaşamını yitiren madencilerin yakınları ve arkadaşlarının acılarını paylaşarak, yaralı olarak kurtulanlara acil şifalar diledi.