Direniş tarihi: Sakine Cansız

Direniş tarihi: Sakine Cansız

Yaşamın her anını kavga ile geçiren, Dersim asiliğini kendi kişiliğinde yaşayan, Diyarbakır Zindanı’nda direnişi ve kararlılığı ile öne çıkan, tanıdığı herkeste derin ve unutulmaz izler bırakan PKK ve Kadın Özgürlük Hareketi’nin öncü kadrolarından Sakine Cansız’ı (Sara) katledilişinin ikinci yılında mücadele arkadaşları anlattı.

Kürdistan Kadınlar Topluluğu (KJK) Koordinasyon Üyesi Roza Pınar Kürdistan ve Özgür Kadın Partisi (PAJK) Koordinasyon Üyesi Ronahi Serhat, Sakine Cansız’ı anlattı. Sakine Cansız’ın Dersim soykırımı karşısında çelikleşmiş bir kişilik olarak katliamın cevabını yeni bir doğuş hareketi olan Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan liderliğindeki PKK hareketinde bulduğuna vurgulayan Kadın Özgürlük Hareketi yöneticileri Cansız’ın özgürlük mücadelesinin kırk yıllık kesintisiz direnişinde son nefesine kadar ilk günkü heyecanıyla yer aldığını belirttiler.

‘DİRENİŞİ DİLLERE DESTAN OLMUŞTU’

Sakine Cansız’ın düşmanın her türden işkencesi karşısında duyguda, düşüncede ve yaşamda sergilediği onurlu direnişi ve duruşunun halk içerisinde oldukça olumlu bir etki yarattığını, dillere destan olduğunu belirten Kürdistan Kadınlar Topluluğu (KJK) Koordinasyon Üyesi Roza Pınar, Sara’nın ihanetin ve celladın yüzüne tükürerek inandığı ve bildiği doğruları büyük bir inatla savunduğunu, inandığı doğruların kavgasını verdiğini ve bunları yaşamsallaştırmak için sonuna kadar mücadelesinde ısrar ettiğini söyledi.

‘SARA KÜRT KADINININ ULAŞTIĞI DÜZEYİN GÖSTERGESİ OLMUŞTUR’

Sakine Cansız’ın düşman karşısındaki duruşu kadar kadın yapısı içerisindeki duruşunun da zindan direnişlerinde belirleyici bir role sahip olduğuna vurgu yapan Pınar, “Amed zindan direnişi kadının evden çıkışında, sosyalleşmesinde, siyasallaşmasında oldukça etkili olmuştur. Zindanda yürütülen vahşet karşısında mücadele edilmesi Kürt kadınlarının, Kürt analarının kendilerini bilinçlendirmelerinde önemli bir rol oynamıştır. PKK gerçeği ve Kürt sorununun uluslararası alanda gündemleşmesi ve bunun etrafında kamuoyunun oluşmasında zindan direnişi ciddi bir yankı yaratmıştır. Özellikle de Sara arkadaş şahsında Kürt kadının direnişçi özelliklerinin yanı sıra mücadele azmi ve güçlü iradeye sahip olma gerçeği uluslararası arenada ayrı bir etki düzeyini yaratmıştır. Sara yoldaş şahsında moderniteye direnen Kürt kadın gerçeğinin PKK’de devrimcileşerek, militanlaşarak kadının ulaştığı düzeyin göstergesi olmuştur” dedi.

‘SARA, TANRIÇA KÜLTÜRÜNÜN YENİDEN YEŞERMESİDİR’

Sakine Cansız’ın kırk yıllık direniş tarihinde mücadelelerinin neredeyse her alanında, her çalışmasında yer aldığını, sergilediği fedakarlık ve emeğiyle mücadelelerine önemli değerler kattığını belirten Pınar, devamla şunları dile getirdi: “Sara yoldaş, yıllar sonra özlemini duyduğu özgürlük dağlarına kavuşarak gerilla saflarında yer almış, kadın ordulaşmasının gelişimine ve örgütlendirilmesine öncülük etmiştir. Tanrıçaların diyarında kaybolan tanrıça kültürünün yeniden yeşermesinin anlamı olan YAJK 1. Ulusal Kadın Kongresinde aktif yer alarak, kadın hareketimizin merkezine seçilmiştir. Kadın hareketimizin çalışmalarında görev ve sorumluluklarını yerine getirmede büyük bir emeğin sahibi olmuştur. Kırk yıllık uzun soluklu bir mücadele sürecinde ömrünü ezilen halkların kurtuluşuna, kadınların özgürlüğüne, insan olmanın hakikatine adamış, dağlara, kavgaya kendisini adamış yiğit, özgür, direngen ve inatçı bir kadındı Sara yoldaş. Onun için insan olmanın en temel ilkesi ve ölçüsü her şeyden önce haksızlığa ve zulme karşı direnmekti. Çünkü direnmek yaşamaktı! Acımasızlığa, adaletsizliğe, eşitsizliğe, ikiyüzlülüğe, yalancılığa karşı asla pes etmemiş, kendisini geri çekmemiş, yılmadan mücadelesine davam etmiştir. Sara-Sakine Cansız arkadaşın baskılara büyük tepkisi vardı. Kürt halkına yönelik, farklı kimlik ve inançlara, yine Alevilere yönelik, en çok da kadın ve insana yönelik egemen gerici güçlerin geliştirdikleri saldırı ve baskılara karşı büyük bir öfkesi ve tepkisi vardı. Eğer kadın özgürlük çizgisinin bu kadar büyük militanı olmuşsa, kadına tarih boyunca yapılan bütün baskıları kendisinde hissettiği için, böyle bir duyguyla, ruhla yaklaştığı için bu çizginin büyük militanı olmuş ve kadın Özgürlük Hareketi'nin gelişmesi için tüm varlığını ortaya koymuştur.”

‘SARA TANINMALIDIR’

Yeni kuşakların Sakine Cansız’ı tanımaları ve onun mücadele çizgisinde yetiştirilmeleri gerektiğine dikkat çeken Pınar “Sara’nın devrimci direniş abidesi olması ve çekici bir özgür kadın sembolü olması herkesi Sara’yı öğrenmeye yöneltmelidir” dedi. Pınar, Kürt kadının da, Kürt gençlerinin de, Kürt toplumunun da Sakine Cansız’ı öğrenerek, özgür toplumu yaratma mücadelesine daha etkili ve aktif katılması gerektiğini vurguladı.

‘SARA DEVRİMİN İLK TOHUMLARINI ATTI’

Kürdistan Özgür Kadın Partisi (PAJK) Koordinasyon Üyesi Ronahi Serhat, Sakine Cansız’ın mücadele tarihinin aynı zamanda kadın özgürlük mücadele tarihi olduğunu dile getirdi. Devrimcilerin tabiatları gereği asi olduklarını, kabına sığmaz, toplumsal ölçülerin dar geldiği, olanla yetinmeyen, yeniyi buluncaya kadar yerinde durmayan, hem heyecanlı hem atak hem de ta ki ismini koyana dek huzursuz olduğunu belirten Serhat “Heval Sara devrimin tohumlarının atıldığı ilk günden son güne kadar ilk katılımının heyecanını yaşıyordu” dedi.

 ‘SEVGİNİN KAYNAĞIYDI’

Sara denince insanın aklına sevgi geldiğini dile getiren Serhat, sevginin yaşamın öz suyu, iradenin manevi gücü, inancın mayası olduğunu belirtti. Sakine Cansız gibi sevebilmenin bir sevgi öğretisi olduğuna dikkat çeken Serhat şunları belirtti: “Sara yoldaş, mücadeleyi, değişimi, yaşamı, devrimi, yoldaşlarını, halkı ve tüm halkları çok derinden sevdi. Öyle ki, dünyanın çeşitli halklarından, mezheplerinden, inançlarından, dillerinden kim olursa olsun yeter ki insan olsun babında hemen herkese yüreğinde fazlasıyla yer vardı. Bu anlamda Sakine Cansız yalnızca Kürt halkının değil ezilen ve özgürlük için yüreği çarpan tüm insanlığın devrimcisidir. Sara yoldaş çoktan dünya insanlığına mal olmuştu. Onun için bir yerde mücadele kıvılcımı olsun üzerinde tartışmak, ulaşmak, değer vermek için yeterdi.”

‘İNANDIĞI GİBİ YAŞADI’

Serhat, “Asla onu yaşıyla anamazdınız. O gerektiğinde Zağroslarda, Çarçella’da çevik bir ceylan, halkın içinde bir haldaş, yoldaşlarıyla can, gençlerle arkadaş, çocuklarla sırdaştı. Kadınlar için derya kadar çözüm kaynağıydı. Nereden başlamak, nasıl anlatmak gerekir diye insan kendisine sorduğunda hep eksik kaldığını bilir. İnandığı gibi yaşadı. Söz-eylem asla birbirinden kopmadı. Sara yoldaş şahsında kadınlık onuru yeniden kimlikleşti. Zindan direniş geleneğinin yaratıcı önderlerinden oldu. Faşizm ve vahşet, Sara yoldaşın duruşu karşısında mağlup oldu. İlk sözü, son sözü hep eylem olan Sara yoldaşın mücadele tarihi aynı zamanda kadın özgürlük mücadele tarihimizdir” değerlendirmelerinde bulundu.

YARIN: Sakine Cansız ile anılar