Sanayileşmenin diðer kentlere oranla yok denecek derecede az olması, 20 yıldan bu yana yaşanan yoðun göç, sulanabilir arazilerin yetersizliði, tarımsal sanayi sektörünün olmaması ve bölgeye ciddi anlamda yatırım yapılmaması nedeniyle Diyarbakır işsizlik ve yoksulluk kıskacında.
Bir zamanlar Türkiye'de Ýstanbul ve Bursa'dan sonra sosyo-ekonomik gelişmede 3. sırada bulunan Diyarbakır, Türkiye sıralamasında 1970'li yıllarda 40. sıraya, 90'lı yıllarda 53. sıraya, bugün ise 63. sıraya düşmüş durumda. Her yıl yaklaşık 44 bin kişinin çalışma yaşına girdiði Diyarbakır'da 200 bin kişiden fazla insan batı illerine mevsimlik işlerde çalışmaya gitmek zorunda kalıyor.
Ýşsizliðin yüzde 60'larda seyrettiði Diyarbakır'da özel vakıf ve hayır kurumlarının yanısıra her yıl ortalama 250 ile 400 bin arasında kişi Valilik ve Kaymakamlıklar bünyesinde kurulan Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı'ndan kuru gıda, yakacak, nakdi yardım alarak yaşamını sürdürmek zorunda.
Ekonomi açıdan bir tezatlar şehri durumunda olan Diyarbakır'da, Türkiye ortalamasında yaşanan lüks yaşam ile Türkiye ortalamasının altında bulunan işsizlik ve yoksulluk oranı bir tezat oluşturuyor.
Son on yılda çıð gibi büyüyen inşaat sektörü sayesinde 250-850 bin TL arasında deðişen konut fiyatları, yerli ve yabancı lüks maðazalar, alışveriş merkezleri Diyarbakır'daki zenginliði ve lüksü küçük bir azınlıðı sunarken, kentin merkezi semtlerinden biraz uzaklaştıðınızda işsizlik ve sefaleti görmek mümkün.
90'lı yıllardan itibaren yaşanan yoðun göç ve istihdam alanlarının yaratılmaması, ekonomi açıdan Diyarbakır'ın önünde en acil çözülmesi gereken sorunların başında geliyor.
Göç eden nüfusun çoðunluðu da herhangi bir mesleki becerisi veya istihdam yaratabilecek finansı olmadıðı için, beraberinde işsizlik ve yoksulluðu da getiriyor.
Ýşsizlerin aðırlıklı olanı lise altı eðitim grubunda olurken, son yıllarda yüksek öðrenim grubundaki işsiz sayısında da artış görülmekte.
Türkiye Ýstatistik Kurumu (TÜÝK)'nun, sadece Ýş Kurumu'na iş başvurusunda bulunan kişileri baz alarak hazırladıðı geçmiş yıllara ait raporlarda Diyarbakır'da işsizlik oranı yüzde 30'larda seyretmekte.
TÜÝK'in verileri ancak resmi olarak Ýş Kurumu'na iş başvurusunda bulunanları içeriyor. Ýş Kurumu da kalifiye eleman istediði için, köyden gelen ve vasıfsız işçi olan onbinlerce kişi bu işsizlik kategorisine dahil edilmiyor.
Resmi olmayan rakamlara göre ise Diyarbakır'daki işsizlik oranı yüzde 60'larda. Ýşsizlik nedeniyle her yıl sadece Diyarbakır'dan Karadeniz bölgesine fındık toplamaya, Ege, Akdeniz ve Ýç Anadolu bölgesinde bahçe işlerinde çalışmaya, turinçgil bahçelerinde, soðan, patates, havuç tarlalarında mevsimlik işlerde çalışmaya gidenlerin sayısı 200 binin üzerinde.
Ýşsizlik nedeniyle sadece Federal Kürdistan Bölgesi'ne Diyarbakır'dan gidenlerin sayısı 30 binden fazla.
TARIM VE HAYVANCILIK
Diyarbakır'da tarıma uygun arazilerin yüzde 85'i ekilmekte ve burada kuru tarım yapılarak yılda tek ürün elde edilmekte. Sulanabilir tarım arazisinin oranı ise yüzde 13 civarında. Diyarbakır'da aynı şekilde tarımsal modernizasyon oranı da Türkiye ortalamasının çok altında.
Türkiye'de bin hektara düşen traktör sayısı 50 iken, bu oran Diyarbakır'da yüzde 1 oranında.
3-4 aylık periyotlar halinde Genelkurmay Başkanlıðı'nca birçok Kürt illerinde uygulanan 'Geçici Askeri Yasak Bölge' statüsü de bir anlamda tarım ve hayvancılıða vurulan darbelerin başında geliyor.
Hükümet, bu alanlarda sebze ve meyve yetiştiriciliði yapan, kümes hayvancılıðı, küçük ve büyükbaş hayvancılık yapanların geçim kapılarını zorla kapatıyor. Meraların yasaklanması ve yasak olmayan meralarda da ıslah çalışmalarının yapılmaması nedeniyle hayvancılık sektörü zarar gören iş kollarının başında geliyor.
Hayvancılıkta kültür melez oranı Türkiye ortalaması yüzde 61 iken, bu oran Diyarbakır'da yüzde 4 civarında.
Son yıllarda özellikle Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker'in sık sık Diyarbakır'a yapılan yatırımın Türkiye ortalaması üstünde olduðunu açıklaması gerçeklerden uzak.
Yapılan yatırım ve verilen kredilerin tamamına yakını iktidara yakın kesimlere gidiyor. Diyarbakır'da 5 yıl önce bakanlar ve milletvekillerinin katılımıyla büyük bir törenle açılan ve Ortadoðu'nun en büyük Hayvancılık ve Et Entegre Tesisleri olacaðı söylenen 20 milyon TL'ye mal olan tesisler ise halen açılmayı bekliyor.
ÇIRÇIR VE MERMERLE SANAYÝLEŞEN DÝYARBAKIR
Tarım ve hayvancılıðın Türkiye ortalaması altında şartlar altında hayat bulması bir yandan işsizliði arttırırken, sanayinin gelişmemesi ve sanayi için ileriye dönük yatırım yapılmadıðı için de, Diyarbakır sanayi sektöründe de en alt sıralarda yer alan kentlerin başında yer alıyor.
Türkiye'de sanayi sektöründe istihdam oranı ortalama 13.35 iken, bu oran Diyarbakır'da 3.82.
Sanayi sektörü içinde yer alan işkollarının başında ise yüzde 25'lik oranla mermercilik geliyor. Üretilen mermerin yüzde 30'u işlenmiş halde, kalanı da blok kütle halinde Avrupa, Ortadoðu ve Uzak Doðu ülkelerine ihraç edilmekte. Mermer sektörü, Diyarbakır'dan yapılan ihracatın yüzde 90'ını, sanayi toplam istihdamının da yüzde 30'unu oluşturuyor.
Yine sanayi sektöründe mermerciliðin ardından ikinci sırada ise yüzde 23'lük oranla tekstil işkolu yer alıyor. Tekstil denilince de öyle Diyarbakır'da üretilip batıya veya Avrupa ülkelerine ihraç edilen kumaş, giysi, havlu, battaniye, perde...vs.. gelmesin.
Tekstil sektörünün yüzde 90'lık kısmını, ham pamuðun işlendiði çırçır fabrikaları ve buralarda asgari ücretle çalışanlar oluşturuyor.
Diyarbakır'da 3'ü büyük olmak üzere toplam 6 adet Küçük Sanayi Sitesi var ve burdaki bin 173 işyerinde toplam 3 bin 500 kişi çalışıyor. Aynı şekilde KOBÝ tanımına giren 300 işletmede ise yaklaşık 12 bin kişi çalışmakta.
KOBÝ sınıfına giren sanayi tesislerinin yüzde 80'inde 1-9 kişi çalışırken, 10-25 işçi çalıştıran KOBÝ oranı ise yüzde 13.
Diyarbakır'da 500'den fazla personel çalıştıran işletme sayısı ise sadece 2 adet. Bunlardan biri kamuya ait, diðeri ise özel şirkete ait.
SOSYO-EKONOMÝDE DÝYARBAKIR 90 YILDIR HER YIL GERÝYE DÜŞÜYOR
Diyarbakır 1930'lu yıllarda Türkiye'nin Ýstanbul ve Bursa'dan sonra 3'üncüsü olan Diyarbakır'da 1970'li yıllarda sosyo ekonomik gelişmesi il sıralamasında 40. sırada, 90'lı yıllarda 53. sıraya, günümüzde ise 63. sıraya gerilemiş.
Diyarbakır'da nüfus oranına göre her yıl 44 bin kişi çalışma yaşına girmekte. Ancak yoðun işsizlik ve iş imkanlarının olmaması nedeniyle çalışma yaşına giren onbinler de her yıl işsizler ordusuna hatırı sayılır yeni bir güç katıyor.
Ýşsizliðe bir nebze de olsa çare bulabilmek için Diyarbakır'da Büyükşehir ve Yenişehir belediyelerinin açmış olduðu kamu şirketleri ise hükümet tarafından kapatıldı. Ýstanbul, Ankara, Ýzmir, Eskişehir, Kocaeli, bursa, Konya, Antep, Antalya, Adana, Mersin, Sakarya, Erzurum ve Samsun Büyükşehir belediyelerinin onlarca kamu şirketleri bulunurken, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi'nin açmış olduðu Diyar A.Ş, 'Kamu şirketi açamazsınız' denilerek Ýçişleri Bakanlıðı'nın 7 Şubat 2007 tarih ve 2007/18 sayılı genelgesi nedeniyle satılmak zorunda kaldı. Resmi olarak dillendirilmese de, açılacak ve belki de bu sayede binlerce kişiye ekmek kapısı olabilecek şirketler, 'teröristlere para aktarılıyor' gerekçesiyle kapatıldı.
HER YIL 250-450 BÝN KÝŞÝ ANCAK YARDIMLA GEÇÝNEBÝLÝYOR
Diyarbakır'da işsizlik ve beraberinde yaşanan yoksulluk nedeniyle, her yıl yüzbinlerce kişi kamu ve özel vakıfların verdiði yardımlarla geçinebiliyor.
Diyarbakır Valiliði ve Kaymakamlıklar bünyesinde kurulan Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı'ndan 2009 yılında 450 bin vatandaş, 2010 yılında 343 bin vatandaş, 2011 yılında ise 233 bin kişiye kuru gıda, yakacak ve gıda yardımı yapıldı.
Belediyeler, politikacılar, Sivil Topluk Örgüt temsilcileri ve hayırsever vatandaşların da kurucuları arasında yer aldıðı Sarmaşık Yoksullukla Mücadele ve Sürdürülebilir Kalkınma Derneði ise her ay düzenli olarak kurduðu Gıda Bankası aracılıðı ile 2 bin 680 aileye düzenli kuru gıda yardımında bulunuyor. Sarmaşık Derneði'nden yardım almak için başvuran ve sırada bekleyen ise binlerce aile mevcut.
Tarım ve tarıma dayalı sanayinin yetersiz olması, turizm ve sanayinin olmaması, teşviklerin yeteri derecede ve amacına tam anlamıyla hizmet etmemesinden dolayı, Diyarbakır'da yüzde 60'lara varan işsizlik ve beraberinde yoksulluk her geçen gün artarak devam ediyor.
ANF NEWS AGENCY