Demokratik Özgür Kadın Meclisi ( DÖKH) Suriye’deki savaştan, katliamcı çetelerin zulmünden vahşetinden kaçan kadınların göç ettikleri Türkiye metropollerinde fuhuşa zorlanmasını Eminönü Yeni Kapı Camisinin önünde protesto etti. BDP İstanbul İl Eşbaşkanı Arife Çınar ‘ın hazır bulunduğu eylemde kadınlar hep bir ağızdan “ Fuhuşa karşı omuz omuza” , “Rojava Kadınları Yalnız değildir” sloganlarını attı.

Kürtçe ve Türkçe, “ Fuhuşa, tacize, tecavüze, uyuşturucuya hayır”, “Fuhûş, dest dîrêjî u tevzînerî re na” pankartı arkasına birleşen kadınlar, “Tecavüzcü çeteler hesap versin”, “ Suriye’deki kadınlar yalnız değildir”, “Çizgimiz Beritan Önderimiz Öcalan” , “ Beritan’dan Sarya’ya mücadele sürüyor, sürecek “ dövizleri taşıdılar.

“Fuhuşa karşı omuz omuza”, “Katil El Nusra Rojava’dan defol”, “Bijî Berxwedana Rojava”, “ Kadına uzanan eller kırılsın”, “Tecavüzcü çeteler hesap verecekler” sloganlarını atıldığı Yenikapı Camisi önünde ilk sözü BDP İstanbul İl Eşbaşkanı Arife Çınar aldı.

KADIN BEDENİ ÜZERİNDE Kİ SÖMÜRÜYE İZİN VERMEYECEĞİZ !

Bugün Ortadoğu’nun dünyada hüküm süren ulus devlet, ırkçı, cinsiyetçi, tek tipçi zihniyet nedeniyle kana bulandığını belirten Çınar, El AKP ve El Nusra çeteleriyle birlik olup demokratik, eşitçi, tüm haklara saygılı olan Rojava devrimini bu zihniyetle boğmak istediğine dikkat çekti. Rojava’da ki devrimin aynı zamanda bir kadın devrimi olduğunu ifade eden Çınar, bu nedenle egemenler tarafından yarattılar bu savaşta en çok kadınların ve çocukların hedef seçildiğini söyledi. Bir taraftan Rojava’yı boşaltma politikalarıyla devrim boşa çıkartılmaya çalışılırken, diğer bir taraftan çetelerin tecavüzcü , vahşi zihniyetinden kaçıp Türkiye’ye sığınan kadınların burada da başka çetelerin eline düşüp fuhuş’a zorlandığını belirti. BDPli kadınlar olarak kadın bedeni üzerine yapılmak istenilen bu sömürüye izin vermeyeceklerini duyuran Çınar, AKP Hükümetine de bir an önce hareket etme çağrısında bulundu.

Çınar’dan sonra DÖKH adına açıklamayı BDP İl Kadın Sözcüsü Semra Demir okudu. Rojava’da yıllarda süren halk serhıldanları, 19 Temmuz 2012 itibariyle kendisine karşı gelişen ve uluslar arası güçlerin desteğiyle güç bulan çetelerin saldırısı ile karşı karşıya olduğunu hatırlatan Demir, Rojava’da ki halkın bu saldırılara karşı büyük bir direniş gösterdiğini vurguladı. Bu direnişin kimi çevreleri rahatsız ettiği gibi, Rojava’da gelişebilecek her türlü demokratik kazanımlarının da önüne geçilmek istendiğine dikkat çeken Demir, “ Rojava’da gelişen devrime karşı El Nusra çetelerinin, sivil halka yönelik katliamlarını, kadın ve çocukların öldürülmesi, kadınlara karşı yürüttüğü taciz, tecavüz, fuhuş gibi özel saldırıları, köyleri talan edilmesini, halkı göçe zorlamak ve Rojava Kürdistan’ını insansızlaştırmak çabasında” diye konuştu.

HÜKÜMET MÜLTECİLERE AYNI SAVAŞ ORTAMINI DAYATMAKTADIR

Demir , Rojava’da sistematik katliamcı zihniyet iş başındayken, Suriye’de ki savaştan, katliamcı çetelerin zulmünden, vahşetinden kaçan Kürt kadın ve çocukların, göç ettikleri başta Türkiye metropolleri olmak üzere, tüm illerde savaştan beter koşullarda yaşamak zorunda bırakıldıklarını belirti. Rojava’da ki katliam ve tecavüz gibi insanlık dışı uygulamalardan kaçan kadın ve çocukların Türkiye’de de neredeyse aynı uygulamalarla maruz bırakıldıklarına dikkat çeken Demir, “ Çocuklar açlık, hastalık hatta ölümle boğuşurken; kadınlar da fuhuşa zorlanmaktadır. Rojava’daki Kürtlere yönelik katliam ve tecavüzlere seyirci kalan ve izlediği siyasetle de bunu desteklendiğini gösteren hükümet, bu katliamlardan kaçarak Türkiye’ye sığınan mültecilere aynı savaş ortamını dayatmaktadır” dedi.

KADINI ÖZGÜR OLMAYAN BİR ÜLKE ÖZGÜR OLAMAZ!

Kadını özgür olmayan bir ülke özgür olamaz” diye hatırlatan Demir, DÖHK olarak Rojava’da yaşanan katliamlara sessiz kalmayacaklarını, başta kadın ve çocuklar olmak üzere Kürt halkına yönelik vahşete asla kabul etmeyeceklerini, Kürt, Arap, Alevi, Hıristiyan; etnik kimliği ne olursa olsun bütün mülteci kadınlarla dayanışma içinde olacaklarını vurguladı. Demir, devlet yetkililerini bir an önce duruma el koymaya ve yaşanan dramın sonlandırılması için göreve çağırdı.

Açıklama Kürtçe de okunduktan sonra oturma eylemi gerçekleştiren DÖHK’lü Kadınlar, hep bir ağızdan, “ Suriye ve Rojavalı kadınlar yalnız değildir “ sloganını attılar.