Dora: Korucular Êzîdî köylerini gasp ediyor

Dora: Korucular Êzîdî köylerini gasp ediyor

HDP Milletvekili Dora, Êzîdîlere karşı yapılan arazi gaspları ve tehditlerin son örneğinin Nusaybin’e bağlı Çilesiz Köyü'nde yaşandığını belirterek, "Korucular, devletin kendilerine verdiği köy koruculuğu yetkilerini de kullanarak  haksız bir şekilde tehdit ve hakaret ederek ellerinden almak istiyorlar" dedi. Dora, devletin ise başvurulara rağmen sessiz kaldığını bildirdi.

HDP Mardin Milletvekili Erol Dora, Êzîdîlerin sorunlarına ilişkin Meclis'te basın toplantısı düzenledi.

Dora, Êzîdîlerin yüz yıllardır Türkiye, Irak, Gürcistan, İran ve Ermenistan'ı içine alan geniş bir coğrafyada yaşamakta olduğunu, bağlı oldukları devletler ve birlikte yaşadıkları halklardan dini inançlarından ötürü hep zulüm gördüklerini belirtti. Yoğunluklu olarak Urfa, Batman, Mardin ve Amed'de yaşayan Êzîdîlerin Osmanlı döneminden beri maruz kaldıkları asimilasyon politikalarının Cumhuriyet tarihi boyunca da devam ettiğini; inançlarının yok sayıldığını, topraklarının ellerinden alınmaya çalışılarak tarım ve hayvancılık olan temel geçim kaynaklarının yok edildiğini ifade etti.

'KÖYLER TERK EDİLEREK YAŞANMAZ HALE GETİRİLDİ'

Dora, şunları kaydetti: "IŞİD terör örgütünün Şengal katliamından sonra Türkiye’ye sığınan binlerce Êzîdî dışında  son 40 yıl öncesine kadar Türkiye’de 80 bin civarında Êzîdî yaşadığı tahmin edilirken bugün bu sayının 400'ün altında kadar düştüğü bilinmektedir. 1970’li yıllara kadar feodal düzenin baskısı ve devletin farklı kimliklere uyguladığı asimilasyoncu politikalarla yıldırılmaya çalışılan Êzîdî halkı 1975’den sonra başta Almanya olmak üzere Avrupa’nın çeşitli ülkelerine göç etmiştir. Êzîdîlerin nüfus kâğıdındaki din hanesine 'İslam' ya da 'Dinsiz' yazılarak, inançlarının hiçleştirildiği bilinen bir gerçektir. Bununla beraber, mülklerine zorla el koyma, arazilerini satmaya ya da kiralamaya zorlama gibi yöntemlerle de Êzîdî halka zulmedilerek Türkiye'den göç ettirilmişlerdir. Uğradıkları zulüm ve baskıdan ötürü ülkelerini terk ederek Avrupa'ya göç etmek zorunda kalan Êzîdîlerin tapulu arazileri dahi işgal edilmiş, arazi sahipleri tehdit edilmiş ve bazı köyleri de terk edilerek yaşanmaz hale getirilmiştir."

ÇİLESİZ KÖYÜ'NDE YAŞANANLAR

Êzîdîlere karşı yapılan arazi gaspları ve tehditlerin son örneğinin bugünlerde Nusaybin’e bağlı Çilesiz (Mezre) Köyü'nde yaşandığını dile getiren Dora, şu bilgileri verdi: "Köye komşu olan Söğütlü Köyü, Seyar mezrasının korucu olan sakinleri son zamanlarda Êzîdî yurttaşlarımızın yaşadığı Çilesiz Köyü'ne ait bir kısım arazileri tehditlerle zorla sürmeye ve dolayısıyla gasp etmeye çalışmaktadırlar. Tapulu olan bu arazileri korucular, devletin kendilerine verdiği köy koruculuğu yetkilerini de kullanarak  haksız bir şekilde tehdit ve hakaret ederek ellerinden almak istiyorlar. Üstelik bu sorun ile ilgili hem Nusaybin Cumhuriyet Başsavcılığına hem Nusaybin Kaymakamlığına hem de Jandarmaya defalarca Êzîdî yurttaşlarımız tarafından suç duyurusunda bulunulmasına rağmen bugüne kadar ilgili şahıslar hakkında herhangi bir işlem yapılmamıştır."

'KORUCULUK KALDIRILMALI'

Koruculuk sisteminin köy yakma, cinayet, katliam, gasp, silah kaçakçılığı gibi birçok suça karıştığını belirtirken, 2009 yılında 44 kişinin hayatını kaybettiği Mardin Bilge Köyü Katliamını hatırlatan Dora, "Dolayısıyla, koruculuk gibi paramiliter sistemlerin bir hukuk devletinde zaten yeri yok iken özellikle barış ve çözüm sürecinin önemli gereklerinden biri olarak derhâl kaldırılmalıdır. Hukuk devletinin gereği olarak yurttaşlarımızın maruz kaldıkları haksızlıklara son verilmeli ve bunlara neden olan kişiler de bir an önce adalet önüne çıkartılmalıdır" şeklinde konuştu.

HÜKÜMETE ÇAĞRI

Êzîdîlerin geri dönüşü için de hükümetin gereken politikaları üretmesini isteyen HDP Milletvekili Erol Dora, "Başta Çilesiz Köyü'nde yaşanan sorun olmak üzere diğer bölgelerde yaşayan Êzîdî yurttaşlarımızın uğradıkları haksızlıklara son verilmesi için Başta Cumhurbaşkanı, Başbakan ve içişleri bakanı olmak üzere tüm sorumlulara buradan çağrıda bulunuyoruz" dedi.