DTK: Katliamlar tekçi zihniyetin sonucudur
DTK: Katliamlar tekçi zihniyetin sonucudur
DTK: Katliamlar tekçi zihniyetin sonucudur
DTK, Maraş katilamının 35’inci yıl dönümü, cezaevi katliamlarının 13’üncü yıl dönümüne ilişkin yaptığı açıklamada, “İnsanlık suçunun işlendiği, insani değerlerin yitirildiği, Türkiye tarihinin utan verici günlerinden bir gün 19 Aralık” dedi. DTK, 22 Aralık’ta Cizre’de Rojava için yapılacak mitinge katılım çağrısında da bulundu.
Maraş ve cezaevi katliamlarında yaşamını yitirenleri saygıyla ananan DTK, “İnsanlık suçu işleyen Katliamcıları da lanetliyoruz” dedi. Türkiye toplumunun farklı kimliklere, farklı inançlara sahip olmasına rağmen, tekçi ve güvenlikçi anlayışın devletin temel politikası olduğunu kaydeden DTK, devletin egemen güçlerinin tekçi, inkarcı ve güvenlikçi politikalarını sürdürebilmek için toplumu, Türk-Kürt, sağ-sol, Sünni-Alevi, laik-dindar, Müslim-Gayri Müslim diye kamplaştırıp, karşıtlaştırara katliamlarını meşrulaştırmak istediğini belirtti.
“Maraş’ta Alevi yurttaşlarımıza yönelik gerçekleştirilen, insanlık suçu olan bu katliam, tekçi, inkârcı zihniyetin bir sonucudur. Bu tekçi ve inkârcı zihniyet, daha sonra Çorumda, Sivas’ta, Amed’te, Şırnak’ta, Gazi’de, Gezide, cezaevlerinde, Roboski’de, Gever’de ve bu ülkenin birçok yerinde kirli ve katliamcı yüzünü defalarca göstermiştir” diye devam edilen açıklamada, yargılanmayan, hesabı sorulmayan her katliamın yeni katliamların habercisi olduğu da vurgulandı.
19 Aralık 1978’de Maraş Katliamını gerçekleştiren zihniyetin,19 Aralık 2000 tarihinde de cezaevlerinde farklı bir katliama imza attığını hatırlatan DTK, “Can güvenliği devletin güvencesinde olan tutukluların canları katledilmiş, bu da yetmezmiş gibi utanmadan, sıkılmadan, ahlaksızca bu katliamın adına da ‘Hayata Dönüş operasyonu’ denmiştir. Tıpkı diğer katliamlar gibi bu katliam sonucunda da katledilenler suçlu gösterilmiş, katliamcılar ödüllendirilmiştir.
Türkiye için utanç tablosu olan ve tarihinde kara bir leke olarak kalacak olan bu katliamlara kendine insanım diyen herkesin karşı durması hem insani hem de vicdanı bir görevdir. Bu ve benzeri katliamların bir daha yaşanmaması için bu ülkenin yurttaşları bir bütün olarak insanlık suçu olan katliamlara dur diyebilmelidir. Karşıtlaştırmak, kamplaştırmak isteyen katliamcı zihniyete zemin olmamak için bu kirli politikalara karşı duruşunu göstermeli ve sesini yükseltebilmelidir” dedi.
Maraş katliamı ve cezaevleri katliamında yaşamını yitirenleri anan DTK, şöyle devam etti: ”Karanlıkların aydınlatılması, katillerin yargılanması, tüm farklılıkların kendi kimliği ve rengiyle eşit ve özgürce yaşaması için herkesi ve herkesi mi ortak demokratik mücadelede buluşmaya ve demokratik direnişi büyütmeye davet ediyoruz.
Ayrıca, bu amaca dönük kirli ve kanlı politikanın güncel devamı olarak, Rojava’da uygulanmak istenen kirli ve kanlı oyunlara karşı sesimizi duyurmamız, dayanışmamız dile getirmek amacıyla Cizre’de 22 Aralık Pazar günü BDP’nin düzenleyeceği mitinge tüm halkımızı katılım göstermesini çağırıyoruz.”