Dündar: Yargılanan gazetecilikti, savunulan da gazetecilik oldu

Dündar, “Tutuklamamızı isteyenleri hayal kırıklığına uğrattık özür dileriz” derken, kendilerine yapılan FETÖ örgütüne üye olmak suçlamasına cevap veren Erdem, “Cemaatin geçmişte işlediği bir suç varsa bunu iktidar ile birlikte yaptılar” dedi.

Tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılan gazeteciler Can Dündar ve Erdem Gül’ün duruşması 22 Nisan 2016 tarihine ertelendi. Adliye önünde açıklama yapan Dündar, “Tutuklamamızı isteyenleri hayal kırıklığına uğrattık özür dileriz” derken, kendilerine yapılan FETÖ örgütüne üye olmak suçlamasına cevap veren Erdem, “Cemaatin geçmişte işlediği bir suç varsa bunu iktidar ile birlikte yaptılar” diye konuştu.

Duruşma çıkışında alkışlar ve “Özgür basın susturulamaz”, “Baskılar bizi yıldıramaz”, “Faşizme karşı omuz omuza” sloganları eşliğinde karşılanan gazeteciler Can Dündar ve Erdem Gül, adliye önünde açıklamada bulundu.

Dündar, “Tutuklamamızı isteyenleri hayal kırıklığına uğrattık özür dileriz” diyerek sözlerine başladı. Mahkemede koridorlarında olağanüstü hal koşullarıyla karşılaştıklarını, üç barikatı aşarak ancak duruşma salonuna girebildiklerini belirten Dündar, duruşmada yaşananları şöyle özetledi: “Bugüne kadar hiç tanık olmadığımız olağanüstü güvenlik koşullarda yargılandık. Kapalı duruşma kararı nedeniyle duruşmaya çok sınırlı sayıda avukat girebildi. Bence iyi bir duruşma oldu çünkü tüm dikkatler bu duruşma üzerindeydi. Basın özgürlüğünü savunmamız gerekiyordu ve öyle de yaptık. Ben kendi savunmamda bizim yargılamamıza konu olan görüntüleri izlemek istediğimi söyledim ve bu talep kabul edildi. Görüntüler üzerinden bu haberin neden suç oluşturduğunu, neden kamuoyunun bunu bilmesi gerektiğini, neden bir gazetecinin buna duyarsız kalamayacağını anlatmaya çalıştım. Suçlamalara tek tek cevap verdik, avukatlarımız savunmalarını yaptılar. Cumhurbaşkanının ve MİT’in müdahil olarak katıldığı duruşmada onları avukatları sorular sordu. Onların ve savcının sorularına cevap verdik ve bahse konu terör örgütüyle hiçbir alakamız olmadığını, tersine yıllardır onunla mücadele ettiğimizi, aksine iktidarın bu konudaki desteğini hatırlattık. Savcının bir tutuklama talebi olmadı ve zannediyorum Selami Tevhid davasıyla birleşme kararı olacak. Onu da önümüzdeki duruşmada göreceğiz.”

Kendilerine destek veren milletvekillerine, diplomatlara, gazetecilere ve sivil toplum örgütlerine teşekkür eden Dündar, “Bugün gazeteciliği sonuna kadar savunduk ve biz cezalandırılsak susturulmak istenilen diğer gazetecilerin de davaları da benzer olacaktı. En azından bunun önünü kestiğimizi düşünüyorum. Yargılanan gazetecilikti ve savunulan da gazetecilik oldu” diye konuştu.

‘BERABER YÜRÜDÜLER BU YOLLARDA’

Kendi savunmasından söz eden Erdem Gül ise, “Ben savunmamda basının konjonktürel olarak özgürlüklerinin elinden alındığını ancak iktidarın etrafında kenetlenmiş basın görüntüsünü de fazla abartmamak gerektiğini belirtim. Türkiye’de tıpkı Avrupa’da olduğu gibi sıkı bir basın geleneğinin olduğunu, bu anlamda bugün yaşanan görüntünün geçici olduğunu, bağımsız ve tarafsız yargının bugün burada yargıladığı hususun gazetecilik olduğunu ve bu nedenle gazetecileri kendi alanlarına göndermek gerektiğini belirtim” dedi.

FETÖ örgütüne üye olduklarına ilişkin suçlamalara da cevap veren Gül, “Cemaatin geçmişte işlediği bir suç varsa bunu iktidar ile birlikte yaptılar. Bugün ki iktidar bir sabah kalktı ve yıllarca beraber yürüdüğü cemaati paralel örgüt olarak suçladı. Oysa geçmişte paralel dedikleri kişileri suçlayan çevreler karşı kalkan olmuşlardı. Biz o fotoğrafta yoktuk cemaat ve iktidar vardı dolayısıyla bu hesabı onların vermesi gerekir” diye konuştu. Gül, gazeteciliği savunduklarını ve bundan sonra da savunmaya devam edeceklerini vurguladı. 

...