Almanya'da 'misafir işçi' statüsüyle ülkeye göç edip emekli olan yabancıların Alman emeklilere oranla daha fazla ekonomik sıkıntılarla karşı karşıya. Son yapılan bir araştırmaya göre ülkede yaşayan göçmen emeklilerin yarısı yoksulluk sınırında yaşıyor.

İktisad ve Sosyal Bilimler Enstitüsü, Alman emekliler ile 'misafir işçi' statüsüyle 1960'larda ülkeye gelen yabancı emeklilerin hayat standardını karşılaştıran bir araştırma yaptı. Kamuoyuna açıklanan araştırmaya göre yabancı kökenli emekliler Almanlara oranla üç kat daha fazla ekonomik sıkıntıyla karşı karşıya.

2011 yılında 65 yaş üzeri yabancıların yüzde 41'inin 848 Euro altında gelire sahip olduğu belirtilen araştırmada Alman emeklileri arasındaki oran ise yüzde 13 olarak açıklandı. Araştırmayı değerlendiren Yeşiller Partisi Federal Milletvekili, Meclis Grubu Göç Politikaları Sözcüsü Memet Kılıç, bu durumun gelecek nesillerde yaşanmaması için acil değişiklikler yapılmasını talep etti.

'İŞ PİYASASINDA ANONİM İŞ BAŞVURUSU YÖNTEMİ UYGULANMALI'

İş piyasasındaki ayrımcılığı önlemek için anonim iş başvurusu yöntemi uygulanmasını isteyen Kılıç "Yetersiz oturum ve çalışma izinleri bireyleri iş piyasasında zor durumda bırakmaktadır, bu alanda acilen yasal reformlara gidilmelidir. Yabancı diplomaların tanınması hususunda gelişmeler olduysa da, uygulamanın daha da geliştirilmesi gerekmektedir. Eğitim sistemi daha adil bir biçimde düzenlenmelidir. Ayrıca tüm meslek grupları için ulusal düzeyde asgari ücret düzenlemesine ihtiyaç vardır" dedi.

‘Misafir işçi’ adı altında farklı ülkelerden gelen işçilerin bedensel kuvvet gerektiren ağır işlerde görev aldıklarını hatırlan Kılıç " Araştırmanın elde edilen sonuçları kimseyi şaşırtmamalı. Çalışma koşullarının sonucunda birçoğu sağlık sorunlarıyla karşı karşıya kalarak emeklilik yaşına kadar çalışamadı. Dolayısıyla bugün çoğu daha düşük emekli maaşı ile yaşamak zorunda" diye konuştu.

2. Dünya Savaşı’ndan sonra Almanya ekonomik alanda beklenmeyen bir gelişim sağladı ve büyük bir işçi açığı ortaya çıktı. Özellikle montaj, otomobil endüstrisi, maden, şehir, bina ve atık temizliği alanlarında işgücü açığının giderek büyümesiyle ülkeye yabancı işçi göçü kaçınılmaz hale geldi. 1955'den itibaren İtalya, İspanya, Yugoslavya ve Yunanistan’dan, 1960’dan itibaren ise Portekiz ve Türkiye’den iki milyona yakın kişi 'misafir işçi' statüsüyle kabul edildi.