İsveç’te yaşayan Şilililer cunta yıllarında işkenceci polis şefi General Odlanier Mena’dan övgüyle söz eden Şili’nin Stockholm Büyükelçisi Horacio del Valle Irarrazaval’ın istenmeyen adam ilan etti ve sınır dışı edilmesi için imza kampanyası başlattı.

1977-80 yılları arası Şili İstihbarat Teşkilatı’nın (CNI)şefliği görevini yürüten Genaral Odlanier Mena, daha önceleri de “Retiro de televisores” adı verilen operasyonların sorumluluğunu üstlenmişti. Cunta döneminde yapılan katliamların gizlenmesi ve delillerin ortadan kaldırılması için toplu mezarların kazılmasını ve cesetlerin denize atılmasını sağlayan Mena, 2009 yılında cinayet suçundan hüküm giymişti.

Mana tutulduğu Cordillera lüks cezaevinden Şili’nin güneyindeki bir cezaevine nakledilmek istenmesi üzerine intihar ederek yaşamına son vermişti. Şili’nin İsveç Büyükelçisi Mana’nın yakınlarına gönderdiği başsağlığı mesajında Mana’yı “Aşırı derecede insancıl, entellektüel ve diplomatik yetenekleri” olan bir general olarak nitelemişti.
Latin Amerika grupları Başkanı Francisco Contreras, İsveç’in en yüksek tirajlı gazetesi Aftonbladet’te yayımlanan makalesinde askeri darbeden sonra Şilililere kapılarını açan ve binlerce Şililiye sığınma hakkı tanıyan İsveç’ten Büyükelçi  Irarrazaval’ı “istenmeyen adam” ilan ederek sınır dışı etmesini talep etmişti. Sürgünde yaşayan Şilililer de büyükelçinin sınır dışı edilmesi için imza kampanyası başlatmıştı.

Sol Parti Milletvekili Amineh Kakabaveh de yazılı bir soru önergesiyle konuyu parlamentonun gündemine getirdi. Kakabaveh, Irarrazaval’ın yüzlerce kişinin katledilmesinden sorumlu olan Mena’dan “Anavatan için herşeyini feda eden, zaman ve tarihin yaptıklarını aklayacağı” bir kişi olarak söz ettiğini belirtiyor ve bir diplomatın Şilinin en azılı katillerinden biri hakkında övücü sözler söylemesinin kabul edilemeyeceğini belirtiyor.

Cunta yıllarında İsveç’in Şili Büyükelçisi Harald Edelstam’ın yaşamını tehlikeye atarak binlerce mültecinin yaşamını kurtarırken, İsveç’te görev yapan bir diplomatın cuntacı bir katil hakkında söylediklerinin tavsip edilemeyeceğini belirten Kakabaveh, Dışişleri Bakanı Carl Bildt’e hangi önlemleri almayı düşündüğü sorusunu yöneltiyor.
Carl Bildt, Büyükelçinin mektubu başsağlığı amacıyla bir başka diplomata yazdığını, bu nedenle de içeriği hakkında İsveç’in yorumda bulunması için her hangi bir neden olmadığını söylüyor.