Maraş Katliamı’nın yıldönümüne ilişkin bir açıklama yayınlayan FEDA, ”Günümüzde Alevileri tehlike olarak gören ve asimile etmeye çalışan zihniyet varlığını korumaya devam ediyor. Bu zihniyet Türkiye’de Alevi toplumunun varlığını sorun olarak görüyor. Dolayısıyla Alevi toplumu üzerinde katliam tehditleri ortadan kalkmış değildir” dedi.

Demokratik Alevi Fedarasyonu (FEDA) yaptığı yazılı açıklamada, 19-28 Aralık 1978’de gerçekleşen katilamda resmi rakkamlara göre, 121, gerçek rakkamlara göre ise yüzlerce insanın katledilmesi üzerinden 35 yıl geçtiğini belirtti.

“Maraş katliamı insanlık dramının bu ülkedeki en acımasız yüzlerinden biridir. Katliamın faturası Kürt Kızılbaş Aleviler için ağır olmuştur” diye devam eden açıklamada, yüzlerce kişinin katledildiği, binlerce kişinin de yaralandığı ve onbinlercesinin de göç etmek zorunda bırakıldığı hatırlatıldı.

35 yıl geçmesine rağmen, Maraş Katliamı’nın yaralarının halen sarılmadığı ve kanayan bir yara olmaya devam ettiğine de dikkat çeken FEDA şunları belirtti: “Osmanlı’dan devralınan Alevi kıyım politikası Türkiye Cumhuriyeti devleti döneminde de sistematik olarak Koçgiri, Dersim, Maraş, Çorum, Sivas ve Gazi ile sürdü. Maraş katlimı da Kızılbaş Alevilere dönük gerçekleştirilmiş planlı bir katliamdı.

Katliamın devlet tarafından planlandığı ve yapıldığı yıllar sonra Ecevit’in çekmecesinden çıkan ‘bilgi notu’ ile yeniden kanıtlandı. Katliam devlet tarafında yapıldığı daha başka belgelerle de kanıtlandığı halde sorumlular cezalandırılmadı, hatta korunarak, daha yüksek görevlere getirilerek ödüllendirildi.”

Günümüzde Alevileri tehlike olarak gören ve asimile etmeye çalışan zihniyetin varlığını korumaya devam ettiğini de vurgulayan FEDA, bu zihniyetin Türkiye’de Alevi toplumunun varlığını sorun olarak gördüğünü de kaydetti. Dolayısıyla Alevi toplumu üzerinde katliam tehditlerinin ortadan kalkmadığını vurgulayan FEDA, “Yakın zamanımızda Alevi-Kızılbaşların yaşadıkları yerlerde evlerinin işaretlenmesi, göç ettirilmeye çalışılmaları, hedef haline getirilmeleri Alevilerin halen tehdit altında olduğunu göstermektedir. Açıktır ki kapı işaretlemeleri bizlere yeniden Maraş katliamını hatırlatıyor.

Katliamın 35. yılında Kızılbaş Alevilerin kanayan yarası Maraş katliamı toplumsal hafızalarda yerini koruyor. Büyük yıkımlara neden olan katliamın hesabının sorulması öncelikli olarak biz Alevilere düşmekle birlikte; katliam insanlığa karşı işlenen suç olarak kabul edilmeli ve sorumlular cezalandırılmalıdır” dedi.

Cumhuriyet tarihi boyunca CHP, bugün de AKP eliyle uyguladığı asimilasyon ve inkar politakalarına son verilmesi gerektiğini de belirten FEDA, olması gerekenin tarihle yüzleşme, kurbanların mağduriyetinin giderilmesi olduğunu da kaydetti.

Demokratik Alevi Federasyonu, Alevi-Kızılbaşlar’ın özgürce yaşaması için şunlara dikkat çekildi:

“Türkiye'de tüm inançlara anayasal güvence sağlanmalıdır

Diyanet ivedilikle kaldırılmalıdır

Devlet tüm inançlara eşit davranmalıdır

Zorunlu din dersi kaldırılmalıdır

Cemevleri Alevi-Kızılbaşların inanç merkezleri olarak kabul edilmelidir

Alevi köylerine cami yapımı durdurulmalıdır, yapılanlar kaldırılmalıdır

Devlet başta Kürt Kızılbaş Alevilere yönelik olmak üzere tüm Alevilere karşı asimilasyon politikalarından vazgeçmelidir.

Alevilerin tarihten beri gasp edilmiş dergahları ve mal varlıkları iade edilmelidir.

Madımak utanç müzesi yapılmalıdır

Devlet, Dersim soykırımı, Maraş, Çorum, Sivas, Gazi katliamlarından dolayı resmi özür dilemeli ve hakikatleri araştırma komisyonu kurularak katliamın gizli arşivleri açıklanmalıdır.

Katliamlar sonrası Alevilerin gasp edilmiş mal varlıkları sahiplerine iade edilmelidir.

Alevilere ve diğer tüm inanç ve etnik kökenlere karşı kin ve nefret söylem ve eylemler hukuksal cezaya tabi tutulmalıdır.”

Bunlar yapıldıkça toplumsal adaletin yerini bulacağını vurgulayan FEDA, tarihle yüzleşmeden Türkiye’de gerçek bir barışın inşa edilemeyeceğine inandıkları da vurgulandı.

Açıklamada son olarak, “Bu vesileyle başta Maraş katliamı olmak üzere yakın tarihimizin Kerbelesı olan Roboski ve Paris katliamlarını lanetlerken, şehitlerimizi saygıyla anıyor, halkımızı ve tüm demokratik kamuoyunu 21 Aralık’ta Maraş'ta gerçekleştirilecek olan anmaya katılmaya çağırıyoruz” dedi.