Fisas: Silahsızlanma ön koşul değil sonuçtur

Türkiye Barış Meclisi tarafından düzenlenen Çözüm Süreci ve Krizi Aşmanın Olanakları Konferansı'nda konuşan Barcelona Otonom Üniversitesi’nde Barış Kültürü Okulu kurucusu ve direktörü Vicenç Fisas, "Silahsızlanma ön koşul değil sonuç olmalı” dedi.

Türkiye Barış Meclisi tarafından düzenlenen Çözüm Süreci ve Krizi Aşmanın Olanakları Konferansı'nda konuşan Barcelona Otonom Üniversitesi’nde Barış Kültürü Okulu kurucusu ve direktörü Vicenç Fisas, "Silahsızlanma ön koşul değil sonuç olmalı” dedi.

Türkiye Barış Meclisi tarafından düzenlenen Çözüm Süreci ve Krizi Aşmanın Olanakları Konferansı İstanbul Taksim Hill Otel'de başladı. Çok sayıda siyasi parti, akademisyen, sanatçı, kanaat önderinin yer aldığı konferansta konuşmacı olarak, Barcelona Otonom Üniversitesi’nde Barış Kültürü Okulu kurucusu ve direktörü Vicenç Fisas Bosna, Uganda gibi ülkelerde çatışma ve barış süreçleri üzerindeki deneyimlerini paylaştı.

Konferansta ilk konuşmayı yapan Barcelona Otonom Üniversitesi’nde Barış Kültürü Okulu kurucusu ve Türkiye’ye ilk kez gelen Vicenç Fisas, bu konferansa davet edilmesinin kendisi için bir onur olduğunu ifade ederek sözlerine başladı. Türkiye'de şu anda büyük bir bilinmezlik yaşadığını, otuz yıldır, kayıplara, on binlerce insanın yaşamını yitirmesine neden olmuş bir çatışma ortamı yaşandığını hatırlatan Fisas, barışçıl çözümler için öncelikle bu çatışmalı süreçler tanımak ve Kürt sorununu inkar etmemek gerektiğini altını çizdi. Fisas, “Bir sorunumuz var, bir ortak sorunumuz var, bu sorunu kabul etmek ilk adımdır. Kürt sorununu inkar etmek, çözüm için olumlu sonuç vermez. Dünyadaki bütün çatışmalar ortak bir sorun olarak kabul edildikten sonra çözüldü" dedi.

‘ÖNEMLİ OLAN ORTAK DİYALOGDUR’

Bu kapsamda Türkiye ve PKK arasında kim boyun eğecek mantığının yanlış olduğunu, ortak bir diyalog ortamının sağlaması gerektiğini vurgulayan Fisas, bunun için de ilk etapta Türk devletinin PKK’ye “terörist” diye yaftalamaması gerektiğini hatırlattı. “Sorunlar konuşularak çözülmeli ve bunun için de ilk olarak Kürt tarafının sorunları konuşulup, tartışılmalıdır" dedi.

Kürt sorunun çözülmesinin Ortadoğu’yu da istikrara kavuşturacağını belirten Fisas şunları ifade etti: "Bunun bu çatışmayı çözmek için daha fazla zaman kaybetmekten vazgeçmek gerekir. Barış için ekonomik, kültürel, kimliksel, faktörlerinde tanınması gerekir. Kimse Türkiye'de BM'nin barışçıl yollarla ve hukukun çerçevesinde ihtilaf çözümlerinin birinci maddesini unutamaz. Türkiye uluslararası sözleşmeleri unutmamalı. Çözüm süreçleri kayıp değildir ve yenilgiyi kabul etmek değildir, iki tarafında diyalog kurmasıdır. Ciddi adımlarla bu yansıtılmalıdır."

‘TERÖRİST’ YAFTALANMASINI SON BULMASI GEREK

Dünyada yaşanmış tüm müzakere süreçleri için temel unsurların benzer olduğunu hatırlatan Fisas, "İsterlerse çözüm için en önemli yöntemler bulunur. Başka ülkelerin deneyimlerinden faydalanabilir” dedi. Bunun için sözel dilin ateşini düşürmek, dili silahsızlandırmanın çok önemli olduğunu kaydeden Fisas, “Çatışmayı sonlandırmak istiyorsanız 'terörist' cümlesini kullanmamanızı öneririm. Terör örgütü listesinde bulunan örgütleri ile müzakereler yapılıyor. Buna dayanarak müzakereleri sonlandırmak yanlıştır" diye devam etti.

‘ÜÇÜNCÜ GÖZ ŞART’

Müzakere süreçlerinde üçüncü gözün tarafların önemine değinen Fisas şunları ekledi: "Dünyada müzakereler üçüncü tarafların gözetiminde yapılmıştır hep. Arabuluculuk dışardan gelen bir müdahale olarak değil, kolaylaştırıcı güç, gözlemci olarak görülmelidir. Taraflar müzakere süreçlerinin en başında 'neyi', 'nasıl' müzakere edeceklerini belirlemeleri gerekiyor.”

Kürtlerin dinsel ve kültürel, kimliksel özelliklerini tanımanın önemli olduğunu söyleyen Fisas, “Özerklik gibi mevzular daha sonra tartışılır. Bu konuları tartışırken ürkeklik iyi değil. Tehlike yaratmaz. Sadece o ülkenin çeşitliliğini, Türkiye'nin farklılıklarını tanımaktır. Bu kabul yeni yasalara, politikalara dönüştüğü zaman, Kürt toplumunu memnun olduğu zaman PKK'de silah kullanmayı durdurur. Bu bir sorun değil, bir hazinedir. Önemli olan bunu kullanmaktır" dedi.

SİLAH BIRAKILMASI ÖN KOŞUL DEĞİL

Müzakere süreçlerinde "silahların bırakılması" konusuna da değinen Fisas, silah bırakılması ön koşul değil sonuç olması gerektiğini altını çizdi. Fisas, "Müzakereler her yerde gerçekleştirilebilir. Geri çekilme ortak karar ile başlayabilir. Silahsızlanma ilk koşul olamaz. Hiçbir dönemde bu yapılmamıştır. Barış sürecinin meyvesi olarak ortaya çıkar. Silahsızlanma bir sonuç olarak kabul edilmeli, ön koşul olarak değil. Tek taraflı bir ateşkesin önemini unutmamak gerekir. PKK'nin yaptıklarını biliyoruz. Her yerde çift taraflı yapılır bu ateşkesler. PKK'nin ateşkes ilanları önemli bir adım" diye konuştu.

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın izole edilmesi sürecin kolaylaştırmadığını vurgulayan Fisas şunları belirtti: “Tarafların yeni bir başlangıç yapabilmesi için Sayın Öcalan üzerindeki izolasyonun son bulması gerekir. Ben Türkiye hükümetini, PKK'yi ve Türk toplumunu yeni bir ortam açması için çalışmaya davet ediyorum. Çözüm aynı zamanda mevcut istikrarsızlığın önünü alacaktır."