Fransız Meclisi'nde Suriye tartışmaları

Fransız Meclisi'nde Suriye tartışmaları

Suriye’ye askeri müdahaleyi görüşmek üzere toplanan Fransız Meclisi’nde yaşanan tartışmalar, Fransa’nın içinde bulunduğu ‘çaresiz’ durumu gözler önüne seriyor. Hükümet ‘çok geç kalınmadan’ müdahale isterken, muhalefet bir taraftan karşı çıkıp diğer taraftan BM kararıyla ya da ‘uluslararası geniş bir koalisyon’ içinde hareket edilmesini istiyor.

Başbakan Jean-Marc Ayrault ve Dışişleri Bakanı Laurent Fabius’un de katıldığı meclis oturumunda sol ve sağ parti milletvekillerinden değişik tepkiler geliyor. Ayrault, Suriye’ye müdahaleyi savunurken, 21 Ağustos’da başkent Şam yakınlarında gerçekleşen kimyasal saldırının “yüzyılın başından bu yana yaşanan en ‘büyük’ ve en ‘korkunç’ saldırı olduğunu söyledi.

Suriye’nin dünyadaki en büyük kimyasal silah stoklarından birine sahip olduğu iddiasını yineleyen Ayrault, askeri müdahalenin olmaması durumunda ‘siyasi çözümün kapılarının kapanacağı’nı savundu.

Meclis’teki tartışmalar sırasında söz alan bir çok sol ve sağ parti temsilcisinin askeri müdahaleden yana tavır takındıkları, ancak sonuçları hakkında tedirgin oldukları bildiriliyor. Bir çok parlamenter ise Meclis ve Senato’dan oluşan Parlamento’nun askeri müdahale için oylama yapılmasını istiyor. Tartışmalar esnasında Fransa’nın ABD tarafından yalnız bırakıldığı ve François Hollande’ın tavrının ‘erken’ olduğu da dile getirildi.

“GECİKTİK, MÜDAHALE YALNIZ BAŞINA OLMAZ”

Muhalefetteki liberal Bağımsız Demokratlar Birliği (UDI) ve Nicolas Sarkozy döneminin bakanlarından Jean-Louis Borloo ise,  müdahale için ‘gecikildiğini’ savundu. Borloo, Suriye’ye 2012 yılı başında (Sarkozy döneminde) müdahale edilmemiş olmasının hata olduğunu itiraf etti. Borloo, Fransa’nın mümkün olan en geniş ülkeler koalisyonuyla müdahale etmesinin önemine değindi.

UMP: “FRANSA SİYASİ VE ASKERİ DİPLOMATİK ÇIKMAZDA”

Anamuhalefet Halk Hareketi Birliği (UMP) milletvekilleri ise Fransa’nın Birleşmiş Milletler kararı çerçevesinde müdahale edilmesi gerektiğini savundular. UMP adına söz alan Christian Jacob, Cumhurbaşkanı François Hollande’ın ülkeyi ABD’ye ‘bağımlı’ hale getirdiği eleştirilerini yineledi. Hollande’ın 27 Ağustos’da askeri müdahaleden bahsettiğini hatırlatan Jacob, ülkenin ABD Kongresi’nde çıkan kararı bekler durumda olduğu yorumunu yaptı.

SAĞ BM’SİZ MÜDAHALEYE KARŞI

Meclis çıkışında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Jacob, UMP’nin askeri müdahale için BM kararından, o da olmazsa Parlamento’nun karar vermesinden yana olduğunu söyledi. Jacob, gazetecilerin ‘olası bir oylamada UMP grubunun tavrının ne olacağına’ ilişkin ise “elbetteki karşı çıkacağız” dedi.

UMP’nin önde gelen isimlerinden ve Nicolas Sarkozy’ye yakınlığıyla bilinen Henri Guaino, Libya ve son olarak Mali’ye yapılan müdahaleleri görmezden gelerek, Fransa’nın ‘hiç bir zaman yasal çerçeve dışında müdahale etmediği’ iddiasında bulundu. BFM TV kanalına konuşan Guaino, Fransa’nın BM Güvenlik Konseyi’ni müdahale için karar almaya ‘ikna etmesi’ gerektiğini savundu.

SOL PARTİ VE KOMÜNİSTLER KARŞI, YEŞİLLER ORTADA

Askeri müdahaleye açıktan ve net olarak karşı çıkanların başında ise muhalefetteki Sol Cephe (FG) bileşenlerinden Sol Parti (PG) ve Komünist Parti (PCF) oldu. PG lideri Jean-Luc Mélenchon, ‘Fransa’yı ABD’nin yedeği’ haline getirecek her türlü müdahaleden kaçınılması gerektiği uyarısında bulundu.

Yeşiller olarak da bilinen hükümetin küçük ortağı Avrupa Ekoloji (EELV)’de ise askeri müdahale taraftarları ve karşıtları olduğu biliniyor. EELV adına Meclis’de konuşan François de Rugy de ‘uluslararası geniş bir koalisyondan’ yana olduklarını söyledi. Rugy, parti içerisinde ‘tek sesli’ olmadıklarını itiraf ederken, genel tavrın müdahaleden yana olduğunun altını çizdi.

Askeri müdahaleye karşı çıkanlardan bir diğeri de aşırı sağcı Ulusal Cephe (FN) oldu. Parti lideri Marine Le Pen, cumhurbaşkanı Hollande’ın  askeri müdahale için ‘kanıt ürettiğini’ söylemişti.