İstanbul Büyükada’da eğitim toplantısında bulundukları sırada 5 Temmuz günü gözaltına alınan, aralarında Uluslararası Af Örgütü Türkiye Direktörü ve yönetim kurulu üyesinin de bulunduğu 10 insan hakları aktivisti gözaltında tutulmaya devam ediyor. Haklarında 7 günlük gözaltı kararı bulunan insan hakları aktivistleri, medya ve hükümet tarafından hedef gösterilirken “Silahlı terör örgütüne üye olmak” suçlaması ile karşı karşıya. Uluslararası Af Örgütü Türkiye Araştırmacısı Andrew Gardner, insan hakları aktivistlerinin hedef alınmasının faşizm de yeni bir aşama olduğuna işaret ederek, ancak mücadeleyi bırakmayacaklarını vurguladı.

‘İNSAN HAKLARI AKTİVİSTLERİ SIRADAN BİR TOPLANTIDAYDI’

Yapılan toplantının sıra dışı bir toplantı olmadığını kaydeden Gardner, Türkiye ve dünyanın her yerinde sivil toplum kuruluşlarının yaptığı herhangi bir toplantı olduğunun altının çizdi. Gardner, toplantı da ele alınan konuların başında “Zor şartlar altında insan hakları savunucusu olmak”, “Dijital güvenlik” gibi konuların olduğunu belirterek, bu konuların dünyanın her yerinde sivil toplum kuruluşları, şirketler ve hatta devletler tarafından yapıldığını anımsattı. Herhangi bir hukuka aykırılık olmadığını kaydeden Gardner, ancak Türk devletinin sanki gizli bir toplantı varmış gibi bir tablo oluşturarak arkadaşlarını gözaltına aldığını belirtti. Arkadaşlarına yöneltilen suçlamaları “Yalan, iftira, saçmalık” olarak nitelendiren Gardner, Türk devleti ve medyasını bir yalan tablosu oluşturarak arkadaşlarını gözaltında tuttuğunu ifade etti.

‘FAŞİZMDE YENİ BİR AŞAMADIR’

Türk devlet güçlerinin özellikle de darbe girişimi ardından başta gazeteciler, sivil toplum örgütleri, insan hakları aktivistleri ve her türlü siyasi muhalefeti baskı altına aldığını dile getiren Gardner, Türkiye’de korku ikliminin bu baskıları doğurduğunu ve bunların yeni olmadığını da ekledi. Gardner, “Ancak, insan hakları aktivistlerini, mesleki bir toplantı sırasında almak tamamen yeni bir yöntem ve baskılar konusunda yeni bir aşamadır. İnsan hakları aktivistlerini uydurma gerekçelerle ‘silahlı terör örgütü üyesi’ olarak göstermek korkunç bir durumdur” dedi.

‘MESAJI ALDIK, MÜCADELEYE DEVAM EDECEĞİZ’

Türk devletinin tüm toplumsal muhalefeti hedefledikten sonra insan hakları kuruluşlarını da hedef almaya başladığını söyleyen Gardner, kendilerine verilen mesajı aldıklarını belirterek şunları söyledi: “Bize verilen mesajı aldık, ancak bizim mücadelemiz sürecek, Türkiye’de her geçen gün artan insan hakları ihlallerini raporlamaya ve takip etmeye devam edeceğiz, baskılar bizi sindiremez.”

‘HAVUZ MEDYA ETİK TANIMIYOR’

AKP iktidarının güdümünde olan havuz medyasının gözaltındaki aktivistlere yönelik başlattığı çirkin karalama kampanyasına da değinen Gardner, havuz medyanın bu tarz kirli haber servislerine alışkın olduklarını ve bunun yeni bir şey olmadığını vurguladı. Ortada henüz bir delil olmadığı halde, arkadaşlarına yönelik bu karalamanın bilinçli yapıldığını söyleyen Gardner, insan hakları aktivistlerinin hedef gösterildiğine işaret etti. Yandaş medyanın herhangi bir etik ve ilke tanımadan yayın yaptığını dile getiren Gardner, buna karşı gerekli girişimlerde bulunacaklarını açıkladı.

‘AKTİVİSLERİN TUTUKLANMASI ULUSLARARASI KRİZE YOL AÇAR’

Af Örgütü olarak yalnızca kendi üyeleri ve direktörleri için değil, tüm insan hakları aktivistleri için çalışma yaptıkları bilgisini veren Gardner, aktivistlerin hedef alındığını ve hemen serbest bırakılmaları gerektiğini söyledi. İnsan hakları aktivistlerinin şu an da gözaltında tutulduğunu aktaran Gardner, tutuklanmaları halinde bunun uluslararası alanda ciddi bir kriz oluşturacağına dikkat çekti. Gardner, Türk devletinin insan hakları ihlalleri ve baskılar konusunda artık yeni bir aşamaya geçmiş olduğunun altını çizerek, bu çerçeve de çalışmalar yapacaklarını açıkladı.

AF ÖRGÜTÜ AKP BAŞKANI İÇİN KAMPANYA YAPMIŞTI

AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan, 1998 yılında hapishaneye girmeden, kendisi ile dayanışma içerisinde bulunan Af Örgütü, bu yıllarda Erdoğan, için bir dizi kampanya gerçekleştirmişti. Bu kampanyayı hatırlatan Gardner, Uluslararası Af Örgütü’nün bağımsız bir kuruluş olarak bugün olsa yine kampanya yapacağını belirterek, bugün de Türkiye’de baskı altında olan insanlar için çalışmaya devam edeceklerini söyledi. Gazeteci, insan hakları aktivisti, sivil toplum örgütleri ve toplumun hiçbir dönemde olmadığı kadar baskı altında bulunduğunu anlatan Gardner, “O yıllarda Erdoğan, için yaptığımız kampanya ne kadar doğruysa, bugün de Erdoğan’ın yönettiği sistemin baskısı altında olan insanlar için yaptığımız kampanyalar o kadar doğrudur” dedi.

GÖZALTINA ALINAN AKTİVİSTLERİN İSİMLERİ VE PROFİLİ

Yurttaşlık Derneği’nden Nalan Erkem, Kadın Koalisyonu’ndan İlknur Üstün, Uluslararası Af Örgütü Türkiye Direktörü İdil Eser, Uluslararası Af Örgütü Türkiye yönetim kurulu üyesi Veli Acu, İnsan Hakları Gündemi Derneği’nden Günal Kurşun, Eşit Haklar İçin İzleme Derneği’nden Nejat Taştan, Yurttaşlık Derneği’nden Özlem Dalkıran, eski Mazlum Der’li aktivist Şeyhmus Özbekli, toplantılara moderatörlük yapan Ali Garawi ve Hivos üyesi belgeselci aktivist Peter Steudtner.