Fethullah Gülen Cemaati’ne yakınlıðıyla bilinen Aktif Eðitimciler Sendikası kuruldu. Sendikanın kuruluşu AKP güdümündeki Memur-Sen’e baðlı Eðitim-Bir-Sen’liler tarafından tepkiyle karşılandı.
Cumhuriyet gazetesinin haberine göre Gülen Cemaatine yakınlıðıyla bilinen Aktif Eðitimciler Sendikası, hükümetle kamu emekçileri arasına yapılan toplu sözleşme sürecinin sonlanmasından 14 gün sonra kuruldu.
MUHALÝF SENDÝKACILAR CEZAEVÝNDE
Gülen cemaati, 40 dolayında sendikacının cezaevlerine konulmasındaki KCK operasyonlarının arkasında olmakla suçlanıyor. Polise ve yargıya geniş bir şekilde sızdıðı iddia edilen, cemaatin son yıllardaki binlerce gözaltı ve tutuklamada rolü olduðu belirtiliyor.
AKP iktidarı döneminde aralarında sendikaların da olduðu tüm muhalifler hedef olurken, cemaatçi ve iktidar yandaşı grup ve örgütlenmeler ise sınırsız bir hoşgörüden yararlanarak, üye sayılarını bugüne kadar görülmemiş bir düzeye çıkardı.
YANDAŞLARA SINIRSIZ HOŞGÖRÜ
BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, 5 Haziran günü partisinin grup toplantısında yaptıðı konuşmada şunları söylemişti: "Muhalif bütün sendikalar AKP iktidarı ile tasfiye sürecine tabi tutuldu. AKP'nin beslediði sendikalar ise olaðanüstü büyüme gösterdi. Mesela Memur-Sen, AKP'nin iktidara geldiði güne kadar 41 bin üyeye sahipti. AKP'den sonraki 9 yılda üye sayısı 515 bine çıktı. Hak-Ýş, AKP'den önceki 27 yılda 309 bin üye yaptı AKP döneminde ise 500 bine çıktı. Kamu-Sen ve KESK'in ise üye sayısı düştü. AKP'nin sendikaları işyerlerinde yöneticiler eliyle yöneticileri tehdit ediyor. AKP sendikası üyesi olmayanlar fişlendi, coplandı. Sendika binaları basıldı.”
GÜLEN CEMAATÝ MUHALÝFLERÝ FÝŞLÝYOR, RAPORLAR HAZIRLIYOR
KCK Yürütme Konseyi Başkanı Murat Karayılan da bugün ANF’de yayınlanan mülakatında Gülen cemaatinin faaliyetlerine dikkat çekti: “Gülen’in birçok adamı bölgelerde legal kurumlara sızdırılmış, polis onların verdiði raporları esas alıp izleyerek kim aktif ise, kim oradaki Kürt toplumunu toparlamada rol oynuyorsa, bu belediye başkanı mı, il başkanı mı, mahalle komisyonu başkanı mı, il encümeni mi, her kimse, onları belirleyip tutukluyorsunuz. Bunlar tamamen Fethullahçıların toplum içerisinde oluşturmuş oldukları işbirlikçi ajan yapıların bilgilendirmeleri sonucu polisin takip ederek ve sıradan konuşmaları örgüt konuşmaları gibi gösterip devreye koyduðu tutuklama senaryolarıdır. Burada hukuk diye bir şey yoktur. Sömürgeci savaş hukuku vardır. Zaten Van belediye başkanı ve beraberindekiler operasyondan çok önce cezaevinde yerlerini hazırlamış oldukları açıða çıktı. Tamamen siyasi kararlar sonucu Kürt siyasetçileri tutuklanmaktadır. Bunlarla Kürt siyasetinin çökertilmesi ve bitirilmesi hedeflenmektedir. Siyasetsiz kalmış, öncüsüz kalmış bir toplumu istedikleri gibi yönetmeyi düşünüyorlar. Bu, bir savaştır. Bu, Kürt halkına ve Kürt siyasetine karşı geliştirilmiş bir soykırımdır.”