Gülistan Kılıç Koçyiğit: Hızla atılması gereken adımlar var

DEM Parti Grup Başkanvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit, sürecin ilerlemesi için de hızla atılması gereken adımların olduğunu belirtirken, Önder Apo’nun fiziki özgürlüğünü de “açık ve net” bir şekilde istedi.

Grup Başkanvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit, Meclis’te yaptığı basın toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. 

Gülistan Kılıç Koçyiğit, konuşmasının başında yoğun bakımda tedavisi süren İmralı heyeti üyesi Sırrı Süreyya Önder’in bir an önce ayağa kalkmasını temenni etti. 

Yaşanan son depremlere değinen Gülistan Kılıç Koçyiğit, “Özellikle bilimsel, akla dayalı ve toplumun ihtiyaçlarına göre hızlı bir planlamaya ihtiyaç var. Özellikle de İstanbul başta olmak üzere kentleri yeniden kurmalıyız. Çarpık yapılaşmanın olduğu ve kent yapı stokunun depreme dayanıklı olmadığı bütün bu kentlerde yerinde ve halkın ihtiyaçlarını gözetecek şekilde yeni bir kent inşasına hızlı girişmek gerekiyor. Çünkü mesele sadece bina yapma değil; mesele, toplumu ve hayatı koruma meselesi” dedi. 

“Buradan açıkça söylüyoruz: İstanbul ve tüm ülkeyi depreme dayanıklı kılmak gerekiyor” diyen Gülistan Kılıç Koçyiğit, gündemlerinde deprem, yoksulluk ve çaresizliğin olduğunu söyledi. 

Gülistan Kılıç Koçyiğit, “Ama aslında gündemimizde büyük bir yönetememe krizi var. Evet, iktidar yönetemiyor. Büyük bir krizle karşı karşıyayız. Gerçek anlamda ekonomi iflas etmiş durumda. Çoklu krizler sarmalı, toplumun her hücresine yayılmış durumda. Bunun verilerini gizleyerek topluma pembe hayaller satan bir iktidar var” diye ekledi. 

Milyonlarca kişinin “açlık ve yoksullukla” boğuştuğunu belirten Gülistan Kılıç Koçyiğit AKP iktidarına şöyle seslendi: “Zengin için çalışmayı bırakın. Sermaye için çalışmayı bırakın. Bir avuç sermayedarı zengin etmekten vazgeçin. Kendi çıkarınızı gözetmekten vazgeçin.”

1 Mayıs İşçi ve Emekçiler Bayramı’nı hatırlatan Gülistan Kılıç Koçyiğit, 1 Mayıs’ın üzerinde tahakküm ve engelleme olduğunu belirterek, “Her türlü eylem ve etkinliklere açık olan Taksim’in işçilere kapatılmasını kabul etmiyoruz. Bu ülkede emek ve demokrasi mücadelesi yürütenlere kapatılmasını, kadınlara kapatılmasını kabul etmiyoruz.” dedi. 

1 Mayıs’ta insan onuruna yaraşır bir çalışma yaşamı için işçilerle beraber seslerini yükselteceklerini ifade eden Gülistan Kılıç Koçyiğit, “1 Mayıs alanlarında biz de DEM Parti olarak yer alacağız” diye konuştu. 

Rojava’daki Kürt ulusal konferansına dikkat çeken Gülistan Kılıç Koçyiğit, “Yapılan ulusal konferansın çoğulcu, eşit ve adil bir Suriye’nin inşasına katkı sunacağına dair umudumuzu ve beklentilerimizi ifade ediyoruz. Bu konferansı gerçekleştiren herkesin emeğine ve yüreğine sağlık. Kürtlerin ulusal birliklerinin sağlaması, yaşadıkları bütün ülkelerin ve Ortadoğu’nun demokratikleşmesine ciddi bir katkı sunacak” ifadelerini kullandı. 

Sorulara da yanıt veren Gülistan Kılıç Koçyiğit, 27 Şubat’ta Önder Apo’nun çağrısı ardından iktidarın sözlerini tutmadığına ilişkin ANF’de yer alan bir açıklamanın sorulması üzerine şunları söyledi:

“Aslında bizim yorumlayabileceğimiz yeni bir durum yok. Kongreyi toplama iradesinde bir sorun olmadığını, kongreyi toplamak istediklerini, ilk kararlarının arkasında olduklarını ama bu kararlarını yerine getirmek için söyledikleri bazı koşulların gerçekleşmediğini ifade ediyorlar. Bu koşullar olarak da Sayın Öcalan'a özgürlük koşularını, Sayın Öcalan’ın kongreye katılım koşullarını ifade ediyorlar. Bizim onların adına söyleyecek bir sözümüz yok. Kongreyi toplayabilecek, kongrede karar alma yetkisine sahip tek kişi olarak Sayın Öcalan’ı ifade ettiler. Kongrenin toplanması için bu mekanizmanın, bu iletişimin, diyalogun hızla gerçekleşmesi geriyor. Bu meselede herkes kongrenin toplanmasını istiyor. Hükümet kanadından çokça açıklama geldi, hızla toplanması yönünde. Burada büyük bir istek olduğunu görüyoruz. Herkes hemfikir. Yapılan açıklama da bunu teyit ediyor. Bunun gereklerini yerine getirme sorumluluğu hükümettedir. Bu, Sayın Öcalan, PKK ve ilgililer arasındaki diyalogdur. Bizim oraya söyleyeceğimiz bir şey yok. Beklentimiz bu talebin hızla yerine getirilmesi ve kongrenin hızlı bir şekilde toplanmasıdır.”

Somut adım taleplerinin yerine getirilip getirilmediğine ilişkin bir soru üzerine Gülistan Kılıç Koçyiğit, şunları ifade etti:

“Somut adım beklentimizin ne olduğunu ifade ettik. Kamuoyu bunu çok iyi biliyor. İmralı’daki tecridin hızla sonlandırılması sürecin ilerlemesi, gelişmesi ve sonuç alması için biricik önemde. Bu tartışmasız bir gerçek. Ancak siz de takip ediyorsunuz, İmralı Heyetimiz dışında adayla bir temas yok. Halihazırda birçok gazetecinin talebi olmasına rağmen gidişler sağlanabilmiş değil. Sayın Adalet Bakanına da ifade ettik, kamuoyuna da ifade ettik. Aydınların, yazarların, gazetecilerin, siyasi partilerin, bu konuda görüş ve düşüncesi olan herkesin adaya gidişine olanak verecek imkanların hızlı bir şekilde yaratılması gerekiyor. Yine, Sayın Öcalan’ın orada bu çalışmayı yapabilmek için gerekli bilgi ve belgeye ulaşabileceği koşulların yaratılması gerekiyor. Çalışmasını kolaylaştıracak düzenlemelerin hızlıca yapılması gerekiyor. Kendi talep ettiği kişilerle görüşmesine imkan tanınması gerekiyor. Bunlar, Sayın Öcalan nezdindeki temel taleplerimizdir. Sağlık, güvenlik ve özgürlük koşulları yaratılmadan sürecin ilerlemesi, sonuç alınabilmesi mümkün değil.

Diğer bir mesele; bu ülkede Kürt sorununun demokratik çözümünü konuşuyorsak, Kürt sorunundan kaynaklı bütün yasal mevzuatın taranıp değiştirilmesi ve gerçek anlamda her bir yurttaşın hayatına değecek somut değişikliklerin olması gerekiyor. Şöyle düşünelim: PKK silah bıraktı ve kendini feshetti ama PKK nedeniyle cezaevinde olan insanlar hala cezaevinde kalmaya devam ederse, biz Kürt sorunu çözülmüş diyebilecek miyiz? Ya da bu ülkede infaz rejimindeki eşitsizlik giderilmeden Kürt sorununun demokratik çözümü gerçekleşmiş diyebilecek miyiz? Toplumun ve cezaevindeki mahpusların beklentilerine yanıt verecek, hepimizin yaşamında somut olarak hissedebileceği güven artırıcı adımların hızlı bir şekilde atılması gerekiyor. Gelecek ilk yargı paketinde bu konuda düzenlemeler yapılması gerektiğini ifade ettik. Bu beklentimizi her zaman dillendirdik. Bundan sonra da dillendirmeye devam edeceğiz. Bütün bunları hiç duymayan bir yaklaşım çözüme katkı sunmaz.” 

Sürecin ilerlemesi için “Sayın Öcalan’ın çalışma koşularının hızla değişmesi gerekiyor” diyen Gülistan Kılıç Koçyiğit, Önder Apo’nun fiziki özgürlüğünün sağlanması gerektiğini kaydetti. 

Gülistan Kılıç Koçyiğit, şöyle konuştu: “Sürecin başındayız. Sürecin ilerlemesi için de hızla atılması gereken adımlar var. Süreç ilerledikçe Kürt sorunu çatışma ve şiddet zeminden hukuki ve siyası zemine taşındıkça diğer başlıklar da konuşulacaktır. Nihayetinde olması gereken, bizim de temel talebimiz fiziki özgürlüğüdür. Bunu açık ve net söylüyoruz. Bu ilk elden yapılması gereken, hiçbir yasal düzenlemeye ihtiyaç olmayan, mevzuatta tek bir virgülü oynatmadan yapılması gereken bir şey. Bunları yapalım, sonrası için toplumsal bir mutabakatla en geniş zeminde konuşacağımız çok başlık olacaktır. TMK, TCK ve bütün yasal mevzuattan konuşmamız gerekiyor. Bütün ayrımcı uygulamaların ortadan kaldırılması gerekiyor. O zaman umut hakkını da konuşmamız gerekiyor. Sayın Öcalan’ın özgürlüğünü de umut hakkını da konuşmamız gerekiyor.  Umut hakkı Biliyorsunuz uluslararası bir hukuk terminolojisi. AİHM’in 2014 yılında Sayın Öcalan için verdiği bir ihlal kararı var. Avrupa Konseyinin bu kapsamda Türkiye’ye düzenleme yapın çağrısı var. Sayın Bahçeli’nin, “Silahlar gömülsün, örgüt kendini feshetsin, Öcalan'ın umut hakkı tanınsın” beyanları da var. Bu tartışmayı bugün için dışlamış değiliz ama hızlı bir şekilde sürecin ilerlemesi için ilk elden tecridin hızla kaldırılması gerekiyor. Ondan sonra umut hakkı temel talebimizdir. Sayın Öcalan için de ağırlaştırılmış müebbet hapis alan diğer mahpuslar için de.”