Güngören davasında mahkemenin tanık dinlememe (!) inadı

Güngören davasında mahkemenin tanık dinlememe (!) inadı

Güngören Davası'nda mahkeme, hakkında 17 kez ağırlaştırımış müebbet hapis cezası istenen Nusret Tabiş’in olay günü başka yerde olduğu yönünde ifade veren iki tanığı bir türlü duruşmaya çağırmadı. Tanıkların ifadeleri Tabiş’in 5 senedir yaşadığı mağduriyete son verebilir.

İstanbul'un Güngören ilçesinde 2008 yılında 18 kişinin yaşamını yitirdiği bombalı saldırının ardından açılan dava, İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi'nde sona doğru ilerliyor. Ancak, benzer davalarda olduğu gibi bu davada da gerçeği açığa çıkarmak için hukukun gerektirdiği işlemler yapılmış değil. Patlamanın sorumlusu olarak gösterilen Kürt gençlerinin avukatlarının gösterdiği 2 tanık aylardır dinlenmiyor. Avukatlar 3 duruşma önce, tanıkları duruşma salonunda hazır etti ve dinlenmelerini talep etti. Ancak mahkeme heyeti, "Süre azaldı" diyerek tanıkları dinlemedi.

YASA 'DURUŞMA SALONUNDAYSA DİNLENMELİ'

5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 178. maddesi, mahkeme başkanı tarafından reddedilen bir tanığın bile duruşmada hazır bulundurulması durumunda dinlenmesi gerektiğini hüküm altına alıyor. Söz konusu madde şöyle: "Mahkeme başkanı veya hâkim, sanığın veya katılanın gösterdiği tanık veya uzman kişinin çağrılması hakkındaki dilekçeyi reddettiğinde, sanık veya katılan o kişileri mahkemeye getirebilir. Bu kişiler duruşmada dinlenir."

Tanıkların duruşmada dinlenmemesi üzerine avukatlar, tanıklara mahkemenin celp göndererek duruşmaya davet etmesini istedi, tanıkların adreslerini de mahkemeye sundu. Ancak İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi, aylardır tanıklara duruşmaya katılmaları yönünde davet göndermiş değil.

İKİ TANIK KONUŞURSA MAĞDURİYET BİTEBİLİR

İki tanık konuşursa, hakkında 17 kez müebbet hapis cezası istenen  Nusret Tebiş'in patlamanın meydana geldiği gün başka bir yerde olduğu bu kez tanık ifadesiyle kesinleşecek. Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı'nın mahkemeye gönderdiği cep telefonu sinyallerine ilişkin raporda, Tebiş'in olay saatinde Güngören'de olmadığı ortaya çıkmıştı.

İHBAR MAİLİ DE ARAŞTIRILMADI

Müebbet hapis cezasına kanıt olarak sunulan "ihbar maili"nin de bugüne kadar kaynağı araştırılmadı. İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi, avukatların hemen hemen her duruşma dile getirdiği mailin kaynağının araştırılması talebini kabul etmedi. 

Patlamanın meydana geldiği yere ait kamera görüntüleri de bugüne kadar mahkeme tarafından ilgili kurumlardan istenmedi.

Mahkeme, gerçeğin açığa çıkması için yapılması gereken bu hukuki işlemleri tamamlamadan dosyayı kapatmak istiyor.

17'ŞER KEZ MÜEBBET İSTENDİ

2012 yılının Kasım ayında görülen son duruşmada savcı, tutuklular Hüseyin Türeli ve Nusret Tebiş hakkında, hamile Filiz İlkiz’in de aralarında olduğu 17 kişinin ölümüne neden oldukları iddiasıyla 17 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemişti. Ayrıca, "90 kişinin yaralanmasına neden olmak" ve "mala zarar vermek" suçlarından bin 170 yıldan bin 800'er yıla kadar hapisle cezalandırılmaları talep edildi. 

Diğer 6 tutuklu ve bir tutuksuz sanığın da "örgüt üyesi olmak, ruhsatsız silah bulundurmak" suçlarından cezalandırılmalarını isteyen Savcı Uysal, bir tutuksuz sanığın da beraatini istedi.