Gizli tanıkların iddiaları ile hazırlanan KCK basın iddianamesinde, Kürt basınında çalışan gazeteciler 'yasadışı örgüt üyeliði' ile suçlanırken, BDP’liler için ise 'sözde siyasetçi' tabirini kullanıyor. Ýddianamede savcı haber yazmanın KCK eylemi olduðu iddiasında bulundu.
Aralarında ANF muhabirlerinin de yer aldıðı 44 basın emekçisinin yer aldıðı iddianame, Özel Yetkili Ýstanbul 15. Aðır Ceza Mahkemesi tarafından dün kabul edildi.
Ýddianamede, 12 gazeteci için 'yasadışı örgüt yöneticisi' oldukları gerekçesiyle 15 ila 22.5 yıl, 29 gazeteci için 'yasadışı örgüt üyesi' oldukları gerekçesiyle 7.5 ila 15 yıl, 3 sanık içinse 8 ila 18 yıl hapis cezası isteniyor.
Savcı Bilal Bayraktar tarafından hazırlanan iddianamede, Dicle Haber Ajansı, Fırat Haber Ajansı, Gündem Gazetesi, Azadiya Welat Gazetesi, Roj TV, Sterk TV, Gün Radyo gibi basın-yayın kuruluşları, KCK ile ilişkili gösterilerek yasadışı ilan ediliyor.
Ýddianamede, Kürtlerin demokratik taleplerine ilişkin haber yapan basın kuruluşları KCK Basın Komitesi'ne baðlı çalışmakla suçlanıyor. KCK Ýstanbul Ana Davası'na atıfta bulunan Savcı Bilal Bayraktar, basının 'KCK yapılanmasının can damarı' olduðunu öne sürüyor.
Ýstanbul Ana Davası iddianamesinde olduðu gibi, Barış ve Demokrasi Partisi ve Demokratik Toplum Kongresi KCK'yle ilişkili ilan edilerek hedef gösteriliyor. Savcı Bayraktar, KCK'nin deşifre olması üzerine DTK'nın kurulması yönünde karar alındıðını, aynı zamanda KCK'nin BDP'yi yönettiðini ileri sürüyor. Hatta savcı Bayraktar, KCK adı altında yürütülen siyasi operasyonlar kapsamında tutuklanan BDP üye ve yöneticileri için 'sözde siyasetçi' ifadesini kullanıyor.
'Örgütün basın yayın tarihi' başlıklı kısımda, '70'li yıllardan beri yayınlanan hemen hemen tüm Kürt dergileri PKK yayın organı olarak sunuluyor. Hatta, PKK'yle başka siyasi çizgileri savunan Kawa, Rizgari, Ala Rizgari gibi dergiler de PKK'nin hanesine yazılıyor.
Terörle Mücadele Yasası kapsamında düzenlenen her iddianamede olduðu gibi, gizli tanık ifadeleri bu iddianamede de genişçe yer buluyor. Gizli tanıkların doðruluðu kanıtlanmamış beyanları gerekçe gösterilerek, gazeteciler için aðır hapis cezaları isteniyor.
Gizli tanıklar, çeşitli isimlerin, yasadışı toplantılara katıldıðını iddia ediyor, ancak illegal toplantıya kimlerin katıldıðını nasıl bildiði ise açıklanmıyor. Hatta yasadışı basın toplantısına, kapatılan DTP'nin eski Eşbaşkanı, DTK Eşsözcüsü Ahmet Türk'ün dahi katıldıðı öne sürülüyor.
Gizli tanık ifadelerinde, çatışmalarda yaşamını yitiren HPG gerillalarının cenazeleriyle ilgili haber yapmak da suç olarak gösteriliyor. Hatta gizli tanık Cemile, maaş karşılıðı gazete daðıtımcılıðı yapan insanlar için, 'kırsal alana gönderilecek elemanları seçiyorlardı' iddiasında bulunuyor.
ANF NEWS AGENCY