Hafız Akdemir, tam 20 yıl önce bugün Özgür Gündem gazetesinin Diyarbakır bürosuna gitmek için evinden çıktıktan sonra katledildi. Akdemir’in ölümü ne ilkti, ne de son olmuştu.

Akdemir, öldürülmeden önce özellikle faili meçhul cinayetler ile o dönemde Hizbul-kontra olarak anılan JÝTEM işbirlikçilerinin bizzat askerlerce eðitildiðine ilişkin haberler yapmıştı.

Hafız Akdemir, çalıştıðı Özgür Gündem gazetesinin yazarı Musa Anter’den 3 ayı aşkın bir süre önce kurşunların hedefi olurken, Anter ise gazetenin yazarı Hüseyin Deniz’den 42 gün sonra Diyarbakır’da arkadan vurularak katledilmişti. Sadece 1990 ile 1994 yılları arasında Kürt basınından 18 gazeteci ve yazar, çok sayıda gazete daðıtımcısı öldürüldü.

Musa Anter, Ferhat Tepe, Nazım Babaoðlu, Hüseyin Deniz, Hafız Akdemir Özgür Gündem gazetesinde çalışırken öldürülen Kürt gazeteci ve yazarlardan sadece bazılarıydı.

Aradan 20 yıl geçti, ne Hafız Akdemir’in ne de diðer binlerce kişinin kurban gittiði faili meçhul cinayetlerin failleri ortaya çıkarılmadı, aksine devlet koruması altında cinayetlerini sonraki yıllarda da sürdürdü.

Dün faili meçhul cinayetlerin hedefi olan Kürt gazeteciler, bugün de baskıcı bir rejimin tarihin hiçbir döneminde görülmemiş düzeydeki tutuklamalarına konu oluyor. 90’ı aşkın tutuklu gazetecinin neredeyse tümüne yakını Kürt medyasına çalışanlardan oluşuyor.

Kürtlerin ve medyasının özgürlük mücadelesi büyüyerek devam ederken, Hafız Akdemir, yine aðır baskıların yaşandıðı ancak tıpkı 90’lı yıllardaki gibi Kürt medyasının susturulamadıðı bir dönemde anılıyor.