Gerillalar, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın esaret altına alınışının 16. yıl dönümüne ilişkin kendi düşünce ve duygularını, her yıl olduğu gibi bu yılda yazdılar. Gerilla alanlarında yazılan bu yazılar, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a bağlılıklarını ve 15 Şubat Uluslararası Komployu lanetlediklerini bir kez daha gösterdiler.

‘GÜNEŞİMİZİ KARARTAMAZSINIZ’

PİRAY PAK: Komplo, sen artık iflah olmaz bir vakasın. Seni lanetlemek yetmez, senin birçok yönün deşifre edildi. Bu yetmez, seni artık bu yeryüzünde bir daha yeşermemecesine silmek gerekiyor. Sen çirkin ve kirlisin, sen insanlıktan nasibini alamayan ve iyileşmesinin çaresi olmayan bir hastalıksın. Sen Güneşin gücü karşısında durabilir misin? Senin bir yönün inkara gelmez. Sen (içimizde ve dışımızda) halen kendini bin bir renge bürümüş olan leviatan (kapitalist modernite) canavarını da medet bekleyenlere de iyi bir ders oldun. Sen bu yönlü iyi bir öğretici oldun. Senin başka bir iyiliğini de unutmadan geçemeyeceğim. Sen Güneşin bu kara güne sebep olan yetersiz yoldaşlık ve sahte dostlarının gerçek durumunu da çok iyi bir şekilde açığa çıkardın. Yoksa bu gaflet uykusunda uyanmak zor olacaktı. Ve o bin bir renge bürünen bukalemun (bu hayvan da özür dileyerek) karakterli dostları nasıl tanıyacaktık. Senin başka bir iyiliğin de deniliyor ya ‘insan uçurumun kenarında olunca kanatlanıyor’. ‘Bu gerçekliği Güneşin Tutulmasında Yaşam Pınarımız’ tarafından nasıl da halkımızın ‘Güneşimizi Karartamazsınız’ volkan patlamasında, evrene ve dünyaya tekrar da doğuşunu müjdeledi.

Dünyanın dört bir yanına yayılmış, şimdi de bu tarihsel-toplumsal hafıza ve gelenek üzerinde kendini bahar tadında yeşertiyor. Ve ülkeye, dünyaya, evrene bir resim çizdi bakılması için ve bir ses oldu duyulması için. Bu resim ve ses yeni bir tarih bilincini yarattı. Yeni bir ufuk patlaması yaptı. Artık evren ve dünya bambaşka bir tat ve güzellikte ele alınıyor ve algılanıyor. Sen insanlığın anlındaki bu kara lekeyi, kutsallığı kendine erdem edinmiş insan kızı ve oğlu bu yürekleri dağlayan yarayla yaşayacağını mı sanıyordun? Sen ve senin ruhunu taşıyanların ‘karaçalı’ zihniyeti nasıl ki dün devam ettiyse, bugün de devam ediyor ve yarın da devam edecektir. Ancak sen tümden deşifre oldun. Sen artık ancak tarihin çöp sepetine atılacak bir enkazsın. Senin her tarafın artık irin bağlamış. Seni özgürlük güneşinde alığım bilinç, moral ve güçle tüm içtenliğimle bir kere daha lanetliyorum.

‘ÖNDER APO İLE YAŞAMAK DÜNYAYI TANIMAKTIR’

JİYAN CUMA: Özgür dağlardan, yüreğime merhaba. Başkanım, seni anlatabilmek için beynimizi patlatmamız ve akan suları durdurmamız gerekir. Dağlardaki bütün ağaçlar köklerinden sarsılır ve bütün canlılar buz kesilir. Çünkü sen tek bir yürek değilsin. Dünyadaki bütün yüreklerin içindesin. Tabii ki insanlar yüreksiz olursa seni yaşayamaz ve on zamanda hayat durur. Başkanım, sen bir Prometheus’a benziyorsun. Prometheus’un canından her gün parça kopardılar. Ve seni de öyle yapmak isterken, sen her gün kopartılan o parçalardan ışık saçtın. Yirmi dört saat Başkan Apo ile yaşamak nedir biliyor musunuz? Amed’de Mazlum gibi, Dersim’de Zilan gibi, Botan’da Agitler gibi olmak demektir. Sizinle bir saat bile yaşamak dünyayı tanımaktır. Sizinle tekrardan Kürdistan’ın bahçelerinde buluşabilmek için bütün dünyayı çirkinliklerden temizlemek gerekiyor. Bunu temizleyecek tek güç de yine sizsiniz. Başkanım, sizi her zaman yüreğimde hissedeceğim.

‘ÖNDER APO, DÜNYAYA UMUT IŞIĞIDIR’

DERSİM ADIL: Kürt halkının asla unutamayacağı ve her zaman özgürlük gerekçesi yapacağı 15 Şubat komplosu, sadece Kürt özgürlük hareketimize karşı değil, Ortadoğu halklarına karşı da yapılan bir komplodur. Önder Apo’nun yarattığı özgürlük mücadelesini binlerce militanı ve milyonlarca Kürt halkı yolunda direnişine devam ediyor. Kürtlerin ve sosyalistlerin onur savaşını veren Önder Apo, dünyaya umut ışığıdır. Reber Apo’nun yeni düşünce sistemi kendine yol ve model arayan tüm Ortadoğu ve dünyadaki demokratik mücadele güçlerine yeni bir paradigma sunuyor. Önder Apo’nun paradigması sadece teorik, model olarak değil, dünyamıza yeni özür kadın kimliği perspektifi de sunuyor.

Mezara konulan Kürt gerçekliği mezardan çıkarak, yeniden dirildi ve Kürtlerle beraber Ortadoğu’da kendi hakikatine ulaşma yoluna girdi ve girecektir. Bu yüzden Önder Apo, dünya egemen güçlerinin 15 Şubat Komplosu ile karşı karşıya kaldı. Ortadoğu’da birçok önderlik ve peygamber tarihte rol oynadı. Ancak hiçbiri Önder Apo’nun yarattığı etkiyi yaratmadı. Dünyanın hiçbir yerinde görülmedik biçimde onlarca insanın kendini ateş, top haline getirerek 15 Şubat komplosunu kınaması da Önder Apo’nun yarattığı yeni Kürt’ün ideolojik ve irade düzeyinin göstergesidir. O nedenle 15 Şubat komplosunun neden gerçekleştirildiği daha iyi anlaşılıyor. Bu zalim güçlerin tüm komplolarına rağmen Reber Apo’nun izinde Güneşe doğru yürümek büyük heyecan ve moral vericidir.

‘BİZ DÜNYA DENİZİNDE YÜZMEK İSTİYORUZ’

SİDAR BOTAN AGİRİ: Başkanım, gözlerinizden ötesini göremeyiz, sözlerinizden ötesini duyamayız ve yanan kalbinizden başka sıcaklık tanımayız biz. Siz insanlığı kendi içerisinde barındıran Ortadoğu’nun medeniyet volkanısınız. Sizi anlatmak, birkaç güzellikle sınırlı kılmak en büyük hata olur. Ben bir Botan kızıyım, sizi görmedim ama rüyalarımda hep sizinle oluyorum. Dün gece yine rüyamdaydınız. Gözüm görmüyor, dilim söylemiyordu. Bir kabustu bu, 15 Şubat’ın karanlık kabusu. Önce yıldızlar ve ay kızdı, sonra tüm yürekler küstü bugüne, herkes karanlığı yaşarken o yüce insan sevgisiyle aydınlattı bu karanlık günü. Ve herkese sevgi gülü verdi. Bu gülün adı barıştı, şehit kanıyla sulanmıştı. Biz de bu gülü büyütme sözünü verdik. Başkanım, sen özgür iradeli bir sevda ağacı ve özgür dünyayı kendinde barındıran denizsin. Herkes bu ağacın meyvesini tatmak ve dünya denizinde yüzmek istiyor. Ben de İmralı’ya yüzmek 40 milyon insanın yüreğini size getirmek ve sizi onlara götürmek istiyorum. Başkanım, “F tipinde kalıyorum” diyorsunuz ama bağırarak duyurmak istiyorum. Ey insanlar, hepiniz F tipindesiniz, gelin İmralı’da özgürleşin.