İzmir’de yapılması planlanan RES’ler için bir günde binlerce ağaç kesildi. Köylülerin ormana girerek engel olduğu kesimde, halkın ormanını devletten koruyoruz diyen köy muhtarı Veysel Erköse, ‘Ne pahasına olursa olsun RES’leri bu bölgeye yaptırmayacağız’ dedi.

İzmir Urla’da, Hassas Teknik Elektrik Şirketi, RES kurmak için Urla’nın Ovacık Köyü’ndeki orman arazisini kiraladı. İlk etapta alanda 12 RES türbini planlayan şirket daha sonra bu sayıyı 6’ya düşürdü.

Yöre halkı ve çevreciler, ormanın içinde RES kurulmasının ekolojik yapıya ağır zararlar vereceği ve yaşamı olumsuz etkileyeceği için mahkemeye başvurdu. Projeyle ilgili yargı süreci devam ederken, ormana iş makineleri girdi. Ekipler, RES projesine alan açmak için yaklaşık binlerce ağacı kesti. Ağaçların kesimi bir günde yapıldı. Köylülerin direnişiyle durdurulan kesimin yeniden başlamaması için 10 günden bu yana çadır kurularak nöbet tutulurken, Danıştay’dan gelecek karar bekleniyor.

Ovacık köyü muhtarı Veysel Erköse, ANF’ye konuşarak, yapılması planlanan RES’lerden, 2014 yılında ÇED raporu için toplantı çağrılmalarıyla haberdar olduklarını ifade etti. Erköse, “Toplantı öncesinde bir araştırma yaptık. Eğer o toplantı gerçekleşirse bizimde RES’e izin verdiğimiz kabul ediliyormuş. Toplantıya girmedik, protesto ettik ve ardından hemen kararların iptali için dava açtık. Davalar devam ederken, Aralık 2014’te ağaç kesimi için geldiler. Haberimiz olmadığı için fazla bir önlem alamamıştık. Engellemek için üç gün nöbet tutmaya başladık, doğa ana da çok yardımcı oldu sürekli şiddetli bir yağışla destekledi direnişimizi. Sonrasında Danıştay’dan gelen esastan durdurma kararı ile kesim durdu” şeklinde konuştu.

‘YENİ BİR KESİM İZNİ ALMIŞLAR’

Ormanda ağaç kesiminin durdurulması için açtıkları dava devam ederken şirketin yeniden kesim için ayrı bir izin çıkarttığına dikkat çeken Erköse, “Urla Kaymakamlığına orman kesiminin izin belgesi gelmesine rağmen bize herhangi bir bilgi verilmedi. Tesadüfen bir arkadaşın yoldan geçmesiyle haberimiz oldu. Jandarma ağaç kesiminin olduğu alana girişi yasaklamış ve yolu kapatmıştı. Bizi Orman Dairesi görevlileri kesim alanına sokmamak istedi. Bildiğimiz yollardan traktörlerle alana geldik ve kesimi bir taraftan engellemeye çalışırken diğer taraftan da sosyal medya aracılığıyla duyurmaya çalıştık. Çok sayıda ağaç kesilmişti biz müdahale edene kadar. Orman çalışanları bize ağaçları budadıklarını ve zararlı kısımları kestiklerini söylüyorlardı. Ama bize çaktırmadan ağaçları köklerinden kesip gizlice kamyonlarla taşımaya çalışıyorlardı” diye ifade etti.

‘ORMANI DEVLETTEN KORUYORUZ’

Halkın ormanını devletten koruduklarını belirten Erköse, mahkemenin de geçici durdurma kararı verdiğini söyleyerek, Danıştay’dan gelecek esastan durdurma kararını beklediklerini ifade etti. Erköse, “Urla halkı olarak ormanımızı koruyoruz. Nöbet tutulmadığı zamanlar hemen kesmeye başlıyorlar. Büyük bir kıyım oldu ama bundan sonrasını kurtarmaya çalışıyoruz. Orman bizim yaşam kaynağımız; mantarı, zeytini ve meyvesinden faydalanıyoruz. Urla’nın kesilmeyen tek ormanı burası kaldı. RES’ler için bütün bir kentteki ormanları yok ettiler. Burası için verilen bilirkişi raporlarında RES yapımının uygun olmadığı yazılı. Halen niye yapmakta ısrar ediyorlar anlamıyorum. Mahkemede bizim bu alanımız orman değil diye sunuldu karşı taraf avukatları tarafından. Nasıl orman değil burası gelip görsünler” diye belirtti.

‘DİRENMEYE DEVAM EDECEĞİZ’

Mahkemenin verdiği olumsuz karara direneceklerini ifade eden Erköse şunları ifade etti: “Umarım böyle bir şeye gerek kalmaz. Burada 12 RES tribünü dikilmesi planı var ama 6 tribün için kesim kararı alındı. Ek projelerle bunlar daha da çoğalacak. Şirket ismi değişikliğiyle yapılmaya çalışılan projelere izin vermeyeceğiz. Toprağımızı ve ormanımızı devletten koruyacağız. Ne pahasına olursa olsun RES’leri bu bölgeye yaptırmayacağız.”