Hamburg Êzidî Topluluğu ve Rojbin Kadın Meclisi öncülüğünde düzenlenen yürüyüşe Avrupa Süryani Federasyonu, Halk Evi, İSKU, Avrupa Êzidîler Federasyonu da destek verdi.

Hamburg’a bağlı Sternschanse’den başlayan yürüyüş Altona’da sona erdi. Sık sık, “Bîjî berxadane Şengal”, “Yan mirın yan Ezidxan”, “Bîjî Serok Apo”, “Yaşasın devrimci dayanışma” sloganlarının atıldığı yürüyüşte, Minbic Askeri Meclisi tarafından başlatılan Minbic’i özgürleştirme operasyonu da selamlandı.

Altona’da ise bir miting düzenlendi. Mitingde Rojbin Kadın Meclisi Adalet Sare ile Hamburg Êzidî topluluğundan Hayat Çete birer konuşma yaptı.

Çete, DAİŞ çetelerinin iki yıl önce soykırım amacıyla Şengal’e saldırdığı, binlerce kadın ve çocuğun esir alındığını, tecavüze uğradığını belirtti. DAİŞ çetelerinin özelde Şengal saldırısı ile Êzidî inancını hedef alarak, tamamen yok etmek istediğini belirten Çete, “Böylece Mezopotamya’nın kültürel ve tarihi birçok ögesini yeryüzünden silmek istediler” dedi.

Çete konuşmasında Güney Kürdistan Yönetimi ve uluslararası kurumların Êzidîlerin Şengal’deki öz yönetimini ve öz savunmasını tanıması gerektiğini de dile getirdi.

Rojbin Kadın Meclisi’nden ise Adalet Sare bir konuşma yaptı. DAİŞ çetelerinden kaçan bir kadının yaşadıklarını aktaran Sare şunları söyledi: “Bizi yakalandıklarında cezaevinin bodrum katında kapalı bir mahzen gibi bir yere koymuşlardı. Kara çarşaf giydirilmiş ve ellerimizden demirlerle arka arkaya bağlanmış bir şekilde duruyorduk o mahzende. Bizi o mahzenden sadece satmaya götürdükleri Pazar için çıkarıyorlardı. Her bir kadın en az 10 dolardan başlamak üzere satılıyordu. Bir paket sigara karşılığında da satılan arkadaşlarım oldu o pazarlarda. Ben o pazarlarda ne kadar kişiye satıldığımı bile hatırlamıyorum. Bu pazarlarda yaşları 3-9 arasında değişen kız çocukları da satılanlar arasındaydı. Tabi DAİŞ denetiminde olan bölgelerde en büyük cehennemi çocuklara yaşatıyorlardı yaşamın birçok alanında. Mesela çocukların dolaşabileceği belirli bir kamusal alan vardı. Bu alan dışına çıkan çocuklar en ağır biçiminde işkencelerle cezalandırılıyordu.”

Konuşmalardan sonra eylem sona erdi.