Almanya'nın Hamburg kentinde, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın düşünceleri ışığında ve 'Kapitalist Moderniteye Meydan Okumak 2' sloganıyla düzenlenen konferans, "Kapitalist Moderniteyi Teşrih Etmek" başlıklı oturumla devam etti. Prof. David Harvey, Kürt sorununun kapitalist sistem içinde çözülmeyeceğini belirterek, "Paranın etkisinin olmadığı bir Rojava’nın yaratılması gerekiyor. O zaman bir otonom bölgeden  bahsedebiliriz" vurgusunda bulundu. 

“Kapitalist Moderniteye Meydan Okumak 2: Kapitalist Moderniteyi Teşrih Etmek - Demokratik Moderniteyi İnşa Etmek” üst ve alt başlıklı konferans, Hamburg Üniversitesi’nde bulunan Audi Max salonunda yüzlerce kişinin katılımıyla devam ediyor. 

"Kapitalist Moderniteyi Teşrih Etmek“ oturumunun moderatörlüğünü Dr. Thomas Jeffrey Miley yaptı. Prof. Dr. David Havey "Ulus Devlet- Yeryüzündeki Tanrı"; Dr. Radha D’Souza "Sanayicilik-Hukuk, Bilim ve Emperyalizm“; Dr. Muriel  Gonzales Athenas "Bilimcilik-Zihnin Yeniden Sömürgeleştirilmesi"; Kenan Ayaz "Kapitalizm-Değer ya da Gücün Birimi" ve Rojda Yıldırım da "Dincilik - Laiklik-Din ve Devlet“ konulu birer sunum yaptılar.  Bu oturumda, kaptalizmin bütün dünyayı etkisine aldığı hatırlatması yapılarak, buna karşı mücadelenin geliştirmesi gerektiği vurgusunda bulunuldu. Rojava deneyiminin dünya gençliğine ilham kaynağı olduğu tespitine yer verilen konuşmalarda, bağımsız bir otonom bölgenin yaratılması gerektiği çağrısı yapıldı. 

HARVEY: PARADAN BAĞIMSIZ BİR OTONOM BÖLGE OLMALI

Prof. David Harvey, kapitalist sistemin birçok baskı türünün olduğunu  belirterek kadın, ekonomi ve  sosyal özgürlüklerin bunların başında geldiğini söyledi.  Konuşmasında Kürt sorununun kapitalizm dinamikleri içerisinde çözülmeyeceğinin altını çizen Prof. Harvey, şöyle devam etti: "Sosyal eşetsizlik, adaletsizlik, etnik çatışmalar ve bölgeler arasındaki dengesizlikler, bize bunu gösteriyor. Onun için alternatif yaşam mücadelesinin yürütülmesi gerekiyor. Bu bağlamda otonom bölgelerin kurulması lazım. Rojava, burada isabetli bir örnektir. Eğer burada otonomdan bahsediyorsak paranın gücü olmamalı. O zaman bağımsız bir otonom sistem olabilir. Eğer paranın ve doların etkisi olacaksa biz otonom bir bölgeden bahsedemeyiz. Çünkü günümüzde bütün dünyadaki demokrasi sistemleri paranın etkisi altındadır. ABD ve Avrupa’da bu var. Demokrasi, özgürlükler var ama paranın gücünün altında. Bu da Öcalan’ın bahsettiği demokrasi değil. Öcalan, çok daha farklı bir sistemden bahsediyor, tam bağımsız bir demokrasi." Prof. Harvey, anti-kapitalist olmanın gereği olarak paranın gücüne karşı mücadele edilmesi gerektiğini belirterek, dünya yaşanmaz haline geldiğini vurguladı.

D'SOUZA: EMPERYALİZM VE SANAYİCİLİĞE KARŞI YENİ BİR BİLİM OLMALI

Dr. D'Souza de "Sanayicilik-Hukuk, Bilim ve Emperyalizm“ üzerine konuştu.  Hindistan’dan gelen D'Souza, Rojava Devrimi'nin Hindistan’daki  gençler ve öğrenciler için büyük bir ihlam kaynağı ve umut olduğunu söyledi. Dünyanın birçok yerinde var olan sorunların Güney Asya’da da devam ettiğini hatırlatan Dr. D'Souza, "Kapitalizme karşı alternatif bir yaşam için direniş ve yeniden üretim soruları aramamız gerekiyor. Yeni  bir bilim geliştirilmesi gerekiyor. Bunun emperyalist ve sanayiciliğe karşı olması gerekiyor, bir yöntemdir. Ama şimdiye kadar tam tersi oldu. Toplumlar, halklar köleleştirildi, bütün zenginliklerine el konuldu, yüzyıllar boyunca sömürüldü. Onun için alternatif yaşam mücadelesi bu  ülkelerin dinamiklerine dayalı gelişmeli ve sürdürülmelidir" diye konuştu. Endüstriyel yayılmayı da eleştiren Dr. D'Souza, şöyle devam etti: "Endüstriyalizm, büyük dünya yaratıyor ama bireyi küçültüyor. Demokrasiyle çelişkilidir, zıt sistemlerdir. Bu da insanlığı ortadan kaldırır, hukuka darbe vurur. Son yüz yılda milyonlarca insan yerlerinden göç etti. Örneğin Türkiye Ilısu Barajı ile Kürtleri yerinden etmeye çalışıyor. Bütün bunlara karşı mücadele edilmeli."

ATHENAS: FEMİNİSTLER ALTERNATİF MÜCADELE YÜRÜTMELİ

Dr. Muriel Gonzáles Athenas ise "Bilimcilik-Zihnin Yeniden Sömürgeleştirilmesi" konulu bir sunum yaptı. Atheanes, konuşmasında, tarihte kadına yönelik şiddet ve cinsiyet ayrımına değinerek, "Kadın tarih yazımında hiçbir zaman yer almadı. Erkek egemen zihniyeti tarihi hep kendine göre düzenledi. Onun için kadını görmek istemediler. Kendilerine göre bir  tarih yazdılar. Kadınlara karşı bir cinsiyet ayrımı söz konusu. Fakat feministlerin bugün daha alternatif bir mücadele yürüterek, buna 'dur' demeleri lazım. Kadınların bu gücü  var. Bunu doğru bir şekilde yürütmek gerek” dedi. Atheanes, konuşmasını gösterdiği bir sinevizyonla da destekledi. 

AYAZ: İNSANLAR ARASINDA UÇURUMLAR YARATILIYOR

Kenan Ayaz da, "Kapitalizm-Değer ya da Gücün Birikimi" üzerine yaptığı konuşmada kapitalizmin tarihçesine değindi. ABD ve İngiltere hegemonyasına dikkat çeken  Ayaz, "Kapitalizm ekonomi değil, bir iktidar ve sistemdir. İnsanlar arasında uçurumlar yatarak, çatışma oluşturuyor. Bunun için buna karşı savaşmak gerekiyor" dedi.

Rojda Yıldırım ise "Dincilik ve Laiklik-Din ve Devlet“ başlığı altında Ortadoğu’daki din savaşlarına değindi. Yıldırım,  sistemler tarafından  bu durumun bilinçli olarak yataratıldığına vurgu yaparak, buna karşı çözümün demokrasi ve özgürlükleri geliştirmek olduğunu ifade etti.