Almanya’nın Hamburg kentinde, ‘Türk devletinin Kürdistan’daki katliamlarını durduralım’ şiarıyla onlarca kurum tarafından düzenlenen eylemsellik haftası kapsamında, eyalet parlamentosunda bir panel gerçekleştirildi.
Panelin moderatörlüğünü Sol Parti Milletvekili Martin Dolzer yaparken, konuşmacı olarak Sol Parti Milletvekili ve Parti Grubu Eş Başkanı Cansu Özdemir, Oyuncu Rolf Becker ve Halklar Hukuku Uzmanı Prof. Dr. Norman Paech katıldı.
Değişik kurum temsilcilerinin de bulunduğu panelde ilk olarak Rolf Becker´in Sur ziyareti sırasında çektiği ve Alman ARD televizyonunda yayımlanan belgeseli gösterildi. Gösterimden sonra söz alan Becker, Türk devletinin kendi halkına karşı bir savaş yürüttüğünü belirtti. ”Cizre ve Sur’da yaşananların ortaya çıkarılması ve PKK yasağının kaldırılması için çok çalışmamız gerekir” diyen Becker, "Şu anda, aynı zamanda Türkiye’de iki ayrı toplumsal düşünce birbiri ile çatışıyor. Bunlardan biri Erdoğan diktatörlüğü, diğeri ise öz yönetimlere dayalı bir halk hareketi" dedi.

ÖZDEMİR: ALMANYA İLE GİZLİ ANLAŞMALAR YAPILDI

Konuşmacılardan Cansu Özdemir ise şunları ifade etti: "Davutoğlu ve Merkel görüşmeleri Türkiye´de kadın ve insan haklarını ihlal etmeye yol açıyor. Almanya, Cizre konusunda susuyor. Kobanê dönemindeki duyarlılık şimdi gösterilmiyor, ekonomik menfaatler için susuluyor. Bu susmanın ötesinde her görüşmeden sonra Kürt aktivistler Almanya´da gözaltına alınıyor ve tutuklanıyor. Bu da daha gizli anlaşmalara varıldığını ortaya koyuyor. Türkiye’den '90'lı yıllarda gelen ilticacılar ve çocukları haftalardır ülkede öz yönetimleri savunan gençlere saldıran Türk devletini protesto ediyorlar. Ben de bunlardan biriyim. Bu çatışmalar, 1990'lardaki göçten daha büyük, yeni bir göçü tetikler."

PROF. PAECH: TÜRK DEVLETİ KENDİ VATANDAŞLARINI BOMBALIYOR

Prof. Dr. Norman Paech de şunları söyledi: "Türkiye şu anda iki savaş yürütüyor. Birini kendi vatandaşları olan Kürtlere karşı diğerini ise Rojava´ya karşı yürütüyor. Bu savaşın hedefinde yerel yönetimler ve Kürtlerin kendilerini yönetmelerini engelleme var. Türk devleti, yerel yönetimlerin, hep Türkiye’yi böleceğine inandı. Bu bölünme korkusundan dolayı Kürtlerle herhangi bir çözüme gitmek istemiyor. Bunun için Erdoğan Nisan ayından beri, Öcalan’la olan bütün bağlantıları kesti. HDP’nin 7 Temmuz seçimlerindeki başarısı ve Kürtlerin dışındaki seçmenlerden de oy alması Erdoğan’ı rahatsız etti. Türk devletinin, Osmanlı’nın parçalamasından bu güne kadar hep içinde ülkenin bölünme korkusunu yaşıyor. Bu korkusundan dolay kendi vatandaşlarını bombalıyor."

'BÜYÜK PATLAMA OLABİLİR!'

Rojava konusuna değinen Prof. Paech, ”Rojava´daki Kürtler ile Türkiye’deki Kürtler arasında çok sıkı bağlar var. Burada elde edilen hakların Türkiye’ye yansımasından Türk devleti korkuyor. Bu korkudan dolay Kobanê ile olan bağlarını Kürtler için kesmişti ancak DAİŞ’e bu kapılar açıktı. Daha sonra Kürtler Cizir ve Kobanê kantonlarını birleştirince Türk devletinin korkusu daha da arttı. Bunun için Afrin ve Kobanê kantonlarının birleşmesine karşı çıkıyor. Bu durum koalisyon güçlerini ve karşı koalisyon güçlerini her an bir çatışmaya sürükleyebilir. Şu anda Suriye’de hiçbir güç uluslararası hukuka uymuyor. Uluslararası hukuka uygun hareket eden yalnız Rusya’dır. Bu uluslararası hukuka riayet etmemek her an büyük bir patlamaya sebep olabilir" değerlendirmesini yaptı.

EYLEMSELLİK SÜRÜYOR

Hamburg’ta düzenlenen eylemsellik haftası kapsamında dün akşam ayrıca Hamburg Üniversitesi’nde JXK/YXK tarafından ”Nû Jîn” filmi gösterildi. Bu akşam saat 18.00’de üniversitede yazarlar Anja Flach ve Michael Knapp’ın katılımıyla öz yönetim konulu bir panel gerçekleştirilecek. Çarşamba günü saat 17.00’de de Türkiye Başkonsolosluğu önünde bir miting düzenlenecek. Eylemsellik haftası, Cumartesi günü saat 14.00 Hachmannplatz’da düzenlenen büyük yürüyüşle son bulacak.