Harfleri değişen cezaevlerinin keyfi de bir başka!

Harfleri değişen cezaevlerinin keyfi de bir başka!

Cezaevleri keyfi ve hukuk dışı uygulamalarda, hak ihlallerinde adeta birbirleriyle yarışıyor. Mersin Silifke M Tipi Cezaevi'nden Afyonkarahisar E Tipi Cezaevi'ne sürgün edilen 10 siyasi tutsağın yanlarında getirdikleri jilet, makas, cımbız, radyo gibi gündelik hayatın akışında kullanılan olağan eşyaları kendilerine verilmediği bildirildi. Cezaevi idaresi ise bu uygulamasını "metal eşya yasak" sözleriyle izah ediyor!

Geçtiğimiz hafta Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün, Ceza Muhakemesi Kanunu ile Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un da aralarında bulunduğu 11 kanunu onaylanmasının ardından cezaevlerinden tahliyeler başladı. Cezaevlerinde hakaret, yaralama, tehdit gibi suçluların aralarında bulunduğu 18 ayın altında cezaları kalanlar tahliye edilirken, politik tutsaklar da keyfi, hukuk dışı uygulamalar ve hak ihlalleri cenderesi altında işkencenin eksik edilmediği  uygulamalara tabi tutuluyor.

HARFLER VE KEYİFLER DEĞİŞİR!

Keyfi uygulamalar, hak ihlallerinin tutsaklar üzerinde işkenceye dönüştürülmekte sınır tanınmadığı cezaevlerindeki siyasi tutsakların günlük yaşamda kullandığı kimi eşyalar "yasak" zihniyetinin tellerine takılıyor. Harfleri değişen cezaevlerinin uygulamaları ve keyfiyetçiliği de bu minval paralelinde değişiyor. Yaşanan bu durumun en tuhaf yanı ise bir cezaevinde kullanılan eşyanın bir başka cezaevinde "yasak" oluşu.

Silifke M Tipi Cezaevi'nden geçtiğimiz ay sürgün edilen siyasi tutsaklar Hamdullah Özen, Hüseyin Eşlik, Ramazan Çınar, Mahir Doğan, İsmail Eke, Mahmut Bakrak, Mehmet Arbus, İsa Aykal, Kemal Argış ve Ramazana Aksu, Afyonkarahisar E Tipi Cezaevi'nde yaşadıkları mağduriyeti İHD'ye yazdıkları mektupla aktardı.

EŞYALAR 'YASAK' DİYE VERİLMİYOR

Sorunlarının insan haklarına aykırı ve cezaevi idaresinin keyfi yaklaşımlarından kaynaklandığına dikkat çeken tutsaklar, "Kaldığımız cezaevine getirildiğimizde kendi paramızla idare kantininden aldığımız eşyalarımızı 'yasak' bahanesiyle bizlere vermediler. Verilmeyen eşyalarımız insani amaçlarla kullanıdığımız eşyalardır. Bunların başında radyolarımız, jiletlerimiz, cımbız, kuş kafesleri, makas gibi eşyalar. Verilmeme gerekçesi de sadece 'yasak' oluşu olduğunu söylediler" ifadelerinde bulundu.

'CİDDİ BİÇİMDE MAĞDURUZ'

Eşyalarının verilmemesine ilişkin yaptıkları görüşmede cezaevi müdürünün kendilerine "metal olduğu için eşyaların verilmediğini" söylediğini aktaran tutsaklar, "Bunlar yasak olsaydı geldiğimiz cezaevinin kantininde de satılmazdı. Zaten bizlerde biliyoruz ki, hiçbir cezaevinde bu tür keyfi bahaneler yoktur. Bu eşyalarımızda diğer cezaevlerinde verilmektedir. Bu keyfi yaklaşım bizleri ciddi bir biçimde mağdur etmektedir. Çünkü eşyalarımız insani amaçlarla kullandığımız malzemeler" diye belirtti.

HEYET TALEBİ

Tutsaklar, insan hakları savunucularının kendilerinin sorunlarına gerekli duyarlılığı ve hassasiyeti göstermesini isteyerek, şunları dile getirdi: Açlık grevinlerinden sonra tüm cezaevlerinde gelişen keyfi yaklaşımlar, bizim burada da kendini göstermiş bulunmaktadır. Bu ihtiyaçlarımızın giderilmesi konusunda ve buradaki uygulamaları bir heyetle incelemenizi talep ediyoruz."