‘Hasta tutsakları serbest bırakın’

‘Hasta tutsakları serbest bırakın’

Sincan 2 No'lu F Tipi Cezaevi'nde bulunan kanser hastası tutuklu İrfan Eskibağ’ın yaşamını yitirmesi gözleri bir kez daha cezaevlerindeki ağır hasta tutsaklara çevirdi. TUHAD-FED Genel Başkanı Zübeyde Teker, çözüm sürecinde öne çıkan taleplerinden biri olan ‘hasta tutsaklara özgürlük’ talebi için hükümete çağrıda bulunarak tüm ağır hasta tutuklu ve hükümlülerin tahliye edilerek gerekli tedavi koşullarının sağlanmasını istedi.  İHD Cezaevi Komisyonu’nun hazırladığı raporda ise cezaevlerinde tedavi edilmeyi bekleyen 413 hasta tutsak bulunduğu, bunların 122’si ise ölüm sınırında olduğu açıklandı.

Cezaevindeki hasta tutsakların durumları gün geçtikçe ağırlaşmaya devam ediyor. Son olarak Sincan 2 No'lu F Tipi Cezaevi'nde tutulan kanser hastası  İrfan Eskibağ, sivil toplum kuruluşlarının Adalet Bakanlığı’na bir çok kere uyarı ve taleplerine rağmen dışarıda tedavi imkanının sağlanmamasından dolayı yaşamını yitirdi.

Hasta tutsakların durumuyla ilgili iki yıldır yoğun çalışmalar yürüten Tutuklu Hükümlü Aileleri Hukuk Dayanışma Dernekleri Federasyonu (TUHAD-FED) Genel Başkanı Zübeyde Teker, konuyla ilgili ajansımıza değerlendirmede bulundu.

‘ADLİ TIP KURUMU İNTİKAMCI DAVRANIYOR’

Teker, cezaevlerindeki hasta tutsaklarla ilgili bağımsız hastanelerin verdiği sağlık raporlarının değil, Adli Tıp Kurumu’nun verdiği ‘taraflı’ raporların dikkate alındığı için onlarca tutsağın yaşamına mal olduğuna dikkat çekerek şöyle konuştu: Temel talebimiz, ağır hasta tutsakların serbest bırakılarak dışarıda tedavi görmelerinin olanaklı kılınmasıdır. Ancak hükümet bu konuda 4. Yargı Paketi’ne kadar adım atmadı ve biz tam 4. Yargı Paketi’ne kadar 10 arkadaşımızın cezaevinden cenazesini aldık. 4. Yargı Paketi’nde hasta tutsaklar ile ilgili düzenlemeden beklentimiz bağımsız hastane raporlarının adalet bakanlığı tarafından dikkate alınıp işleme konulması idi. Ancak Adalet Bakanlığı son karar merci olarak tekrar Adli Tıp Kurumu’nu yetkilendirince bu düzenlemenin hasta tutsaklara hiçbir faydası olmadı. Tıp etiğini çiğneyen, siyasi bir kurum olma özelliği belirgin olan ve adeta hasta tutsaklara karşı intikamcı yaklaşarak yaşam haklarını gasp eden Adli Tıp Kurumu’nun yaklaşımları ile yeni ölümlerin kapıda olduğunu söylemek istiyorum. Adli Tıp Kurumu, bağımsız hastane raporlarına rağmen cezaevlerinde hastaları ölüme terk eden kurumdur. Adli Tıp Kurumu’nun onayının düzenlemeden çıkarılmaması demek ‘cezaevlerinden cenaze almaya devam et’ demektir.  4. Yargı Paketi’ndeki düzenlemeler  Adli Tıp Kurumu’nu yetkili kurum olmaktan çıkarmadığı için yapılan düzenleme bir anlam taşımıyor.  Biz, bağımsız hastane raporlarının yeterli olduğunu Adalet Bakanlığı’nın bu raporları dikkate alarak işlem yapmasını talep etmiştik ve ediyoruz.  Hasta tutsakların çoğu yoğun işkenceden veya yaralı yakalandığında tedavi edilmediğinden zamanla ölümcül hastalıklara yakalandılar.

‘BAZILARINA DEĞİL, HERKESE ÖZGÜRLÜK!’

Bazı kurumların, belli hasta tutsaklar adına kampanyalar düzenlediklerine dikkat çeken Teker, bunun doğru bir yöntem olmadığını, hasta olan bütün tutsaklar adına talepte bulunulmasını isteyerek “Biz, bunu doğru bulmuyoruz. Şahısları ayırmadan bütün hasta tutsaklara özgürlüğü talep ediyoruz ve bunun mücadelesini veriyoruz. Hükümet bir an önce gereken adımları atıp bütün hasta tutsakları serbest bırakmalı ve gereken tedavi imkanını sağlamalıdır” dedi. 

‘HÜKÜMET ADIM ATMALI’

Sürmekte olan çözüm sürecinde hükümetin kamuoyuna güven verici bir adım olarak hasta tutsakları tahliye ederek verebileceğini belirten Teker şöyle devam etti: “Çatışmasızlık sürecinde öne çıkan taleplerden biri olan siyasi tutsaklara özgürlük talebi en hızlı şekilde hasta siyasi tutsaklar için hükümet tarafından serbest bırakılmaları sureti ile bir ön adım olarak atılsın istiyoruz.”

Bu arada İnsan Hakları Derneği (İHD) Cezaevi Komisyonu’nun hazırladığı son rapora göre; bugün itibariyle cezaevlerinde 413 hasta tutuklu bulunuyor. Bu tutsaklardan 122'si ölüm sınırında. İHD Ankara Şubesi Cezaevi Komisyonu ise hasta tutsakların serbest bırakılması amacıyla her Cuma günü Adalet Bakanlığı önünde eylem yapıyor. İHD Cezaevi Komisyonu’nun hazırladığı rapora şu adresten ulaşılabilir: http://ihd.kardaizler.org/images/2.pdf