Üniversitelerde yaşanan soruşturma ve uzaklaştırmalara dikkat çeken HDK Ankara Gençliði, Türkiye’de, yaşamın her alanında hükümetin anti-demokratik uygulamalarının zirve yaptıðını ve bu insanlık dışı uygulamaların fütursuzca uygulandıðı sancılı bir süreç yaşandıðını ifade etti.
Ankara- Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Ankara Gençliði, üniversitelerde yaşanan soruşturma ve tutuklamalara ilişkin Yüksel Caddesi Ýnsan Hakları Anıtı önünde basın açıklaması yaptı.
“Soruşturmalar, tutuklamalar, baskılar bizi yıldıramaz“ yazılı pankartın açıldıðı açıklamada sık sık “Üniversiteler bizimdir bizimle özgürleşecek“, “Faşist rektör üniversiteden defol“ sloganları atıldı. Hatay, Adana’dan katılım oldu.
HDK Ankara Gençliði adına açıklama yapan Burcu Çiçek, Türkiye’de, yaşamın her alanında hükümetin anti-demokratik uygulamalarının zirve yaptıðını ve bu insanlık dışı uygulamaların fütursuzca uygulandıðı sancılı bir süreç yaşandıðını ifade etti.
Çiçek, şöyle konuştu: “Kendine dikensiz bir gül bahçesi yaratmak adına, hiçbir muhalefete geçit vermek istemeyen hükümet, en ufak bir demokratik talebe bile tahammül etmemekte, gözü dönmüş bir tavırla saldırmaktadır. 12 Eylül darbesi ile hesaplaşma yalanı arkasında timsah gözyaşları dökerek anayasayı tekellerin ve kendi hakimiyeti için deðiştiren AKP hükümeti, darbe ürünü olan kurumlara ise kendi kadrolarını yerleştirmiştir. YÖK’ü, kaldırmak ve onla hesaplaşmak şöyle dursun; sermaye çıkarları doðrultusunda yeniden şekillendirerek, öðrenciler üzerindeki baskı ve sömürü aracı olarak kullanmakta; soruşturma, okuldan uzaklaştırma ve yükseköðretim kurumlarından çıkarma terörü ile daha da saldırganlaşmaktadır.”
Üniversitelerde uygulanan soruşturma ve tutuklama teröründe maðdur edilen öðrencilere sunulan gerekçelerin, sermayedarların ve onların temsilcilerinin yükselen öðrenci gençliði mücadelesinden ne kadar korktuklarının bir ifadesi olduðunu belirten Çiçek, “Cihan Kırmızıgül’e poşi taktıðı için 11 yıl hapis cezası veren, 600 den fazla öðrenciyi tutsak eden ve binlerce öðrenciyi saçma sapan gerekçelerle okullardan uzaklaştırıp yıldırmaya çalışan zihniyet kendini Mustafa Kemal Üniversitesinde de pervasızca göstermektedir” dedi.
Çiçek, şunları kaydetti: “MKÜ Tayfur Sökmen kampüsünde sadece bu dönem; 8 Martı kutladıkları için 21 Öðrenciye, Halepçe katliamını protesto ettikleri için 73 öðrenciye, sadece rektörlük binasının karşısında oturduðu için 28 öðrenciye, akıllı kart adı altında, satılan, öðrenci kimlik kartını kredi kartına dönüştüren ve alınması zorunlu kılınan kartları protesto eden 17 öðrenciye, yine akıllı kartı olmadıðı için yemekhaneye giremeyen ve kendi sofrasını kuran 25 öðrenciye soruşturma açılmış; uyarı, kınama, 1dönem,1 yıl ve yükseköðretim kurumlarından çıkarma cezaları ile eðitim hakları engellenmiştir.
Ýskenderun Mühendislik Fakültesinde sadece bu dönem; Roboski katliamını protesto ettikleri için 15 öðrenciye soruşturma açılmış ve hepsine uyarı cezası verilmiş, üniversitede poşi taktıðı için faşist
bir öðrenci tarafından okul içerisinde silahlı ve sözlü saldırıya uðrayan arkadaşlarının yanında olup fakülte içerisinde demokratik haklarını kullanarak bu olayı basın yoluyla duyuran 65 öðrenciye
soruşturma açılmış ve bu 65 öðrenciden 7’si Yükseköðretim kurumlarından çıkarma, geri kalan 56 öðrencinin hepsine de 1 ve 2 şer dönem uzaklaştırma cezası verilmiştir. Yine aynı fakültede akıllı kartları almak istemeyen ve bu düşüncelerini arkadaşlarıyla paylaşmak için okul dışında bildiri daðıtan öðrencilerin 4 üne soruşturma açılmış 2’si yükseköðretim kurumlarından çıkarma 2’side 1’er dönem uzaklaştırma cezasına çarptırılarak eðitim hakları engellenmiştir.”
Bu dönem 200, geçmiş dönemlerle birlikte 500’e yakın öðrenciye demokratik haklarını kullandıkları için cezalar verildiðini ve cezaların Hatay’la sınırlı olmadıðını söyleyen Çiçek, Mersin Üniversitesi’nde 100 öðrenciye soruşturma açıldıðını belirtti ve mücadelelerinden vazgeçmeyeceklerini ekledi.
ANR NEWS AGENCY