HDK Genel Meclis Toplantısında tecride tepki

HDK, 9’uncu Dönem 1’inci Genel Meclis Toplantısını yaptı. Toplantıda konuşan HDK Eş Sözcüsü Gülistan Kılıç Koçyiğit, Öcalan’a yönelik tecride dikkat çekerek, “Tecride karşı durmak savaşa karşı durmaktır" dedi.

Halkların Demokratik Kongresi (HDK) üyeleri, 9’uncu Dönem 1’inci Genel Meclis Toplantısı için Taksim’de bulunan genel merkezlerinde bir araya geldi.

BİNA GÖÇÜĞÜ DEĞİL, KATLİAM

Toplantı divan seçimiyle başladı, ardından saygı duruşu yapıldı. Açılış konuşmasını yapan HDK Eş Sözcüsü Gülistan Kılıç Koçyiğit, Kartal’da çöken binada yaşamını yitiren 21 kişinin ailelerine başsağlığı, yaralılara acil şifa dileklerinde bulundu.

Koçyiğit, binanın yıkılmasının nedenin AKP tarafından çıkarılan “İmar Affı” yasası olduğunu kaydetti. Koçyiğit, “Bu bir bina göçüğü değil, bir bina katliamı ve imar katliamıdır. Bu rantçı politikalar yüzünden her gün ülkenin çeşitli yerlerinde insanlar yaşamlarını yitiriyor” diye belirtti.

TECRİTTEN BU YANA TÜRKİYE HALKLARI İNİM İNİM İNLİYOR

Koçyiğit, Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eş Başkanı Leyla Güven’in açlık grevinin 95’inci gününe girdiğini hatırlatırken, AKP-MHP ittifakının hiçbir adım atmadığını söyledi.

Tecridin bu ülkenin karanlığa doğru yol almasının başlangıcı olduğunu ifade eden Koçyiğit, İmralı Heyeti’nin Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ile son olarak görüştüğü 5 Nisan 2015’in bu gün içinden geçilen savaş ve şiddet ortamının başlangıcı olduğunu sözlerine ekledi. Koçyiğit, “O günden bu güne kadar da bu rejim değişikliği hızlı bir şekilde yaygınlaşıyor. Bu rejim değişikliği altında da Türkiye halkları inim inim inliyor” dedi.

AKP’nin toplumu barış isteme hakkını dahi kriminalize ettiğini vurgulayan Koçyiğit, “Barış istedikleri için yargılanan akademisyenler buna en iyi örnektir. Barış en büyük erdemdir. O erdemi yaşatmak onun ardında saf tutmak, bugün barışçıl bir toplumun hayalini kurmak her birimizin hakkıdır. Bu anlamda da AKP’nin barışı kreminize eden anlayışını ret ediyoruz” dedi.

Tecride karşı mücadele etmenin savaşa karşı mücadele etmek olduğunu söyleyen Koçyiğit, “Tecride karşı mücadele etmek, bu ülkenin barış sesini yükseltmek demektir” diye konuştu.

DOMATESE, SOĞANA MUHTAÇ HALE GETİRİLEN ÜLKE

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın mitinglerde savaşı, işgali ve silahlanmayı öven söylemlerine dikkat çeken Koçyiğit, şöyle konuştu: “Aslında söyledikleri çıplak gerçeğe işarettir. Tam da biz bunu söylüyoruz. Mermiye, tanka, topa, uçağa yatırım yaparsanız, bu ülkedeki en temel sorunlardan biri olan Kürt sorununu demokratik barışçıl yollardan çözmezseniz, bu ülkenin halkını domatese, soğana muhtaç hala getirirsiniz. Bu ülke halklarının ‘açız aç’ diye bağırmasına neden olursunuz. Gerçek nedeni de sizin savaşçı politikalarınız.”

Koçyiğit, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) Cizre’de yaşamını yitirenler için yapılan başvuruyu “kabul edilemez” bulmasını da eleştirdi. Koçyiğit, “İnsanlığa karşı gerçekleşen suçlarda, hukuki prosedürü öne sürmek o katliama ortak olmaktır” dedi.

HDK Eş Sözcüsü Sedat Şenoğlu ise, “HDK’nin yerel gücünü ortaya çıkarmak için ihtiyacımız olan şey nedir?” diye sorarak şunları ekledi: “O da HDK’lileşmektir. Her soruna her şeye HDK gözüyle bakmamız gerekir. Gündelik ilişkilerde bile HDK gözüyle bakmamız gerekir”

Şenoğlu, “HDK olarak görevlerimizi yerine getirmiyorsak, sorunu kendimizde aramamız gerekir” diyerek, HDK’leşme sorununu ortadan kaldırmak için kimi eğitim çalışmalarının olacağından bahsetti. Toplantı daha sonra basına kapalı devam etti.