HDK: Maraş'taki cihatçı kampına karşı omuz omuza mücadeleye

HDK, Maraş'ta çetelerin yerleştirilmesinin hedeflendiği kampa karşı Alevilerle omuz omuza mücadele çağrısında bulundu.

Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eşsözcüleri Gülistan Kılıç Koçyiğit ve Ertuğrul Kürkçü, Maraş'ta Alevilerin yaşadığı alana "mülteci kampı" adı altında kurulmak istenen cihatçı kampına ilişkin açıklama yaptı.

"Maraş Alevileri, Maraş'ın- 'Aşağı Terolar' olarak bilinen- Sivricehüyük köyü yakınında sekiz Alevi köyünün ortasına 27 bin Suriyeli sığınmacının barındırılması amacıyla AFAD tarafından kurulmak istenen mülteci kampına karşı günlerdir direniyor" denilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:    

'DEMOGRAFİK DENGE YIKILACAK'

" Yüzlerce yıldır aynı yerde yaşayagelen büyük çoğunlukla Alevi inancını benimseyen yörenin otokton halkı birinci sınıf tarım arazilerinin ortasında 360 dönümlük otlak olarak kullanabilecekleri tek alanın iradeleri hiçe sayılarak kamulaştırılmasına karşı çıkıyor; toplam nüfusu 3 bin olan yöreye dışarıdan apansız 10 kat fazla yeni nüfus taşınarak demografik dengenin yıkılmasına itiraz ediyor. Nihayet halk bölgeye yerleştirilecek olan sığınmacılarla Aleviler arasındaki inanç ve kültür farkları dolayısıyla kendi öz yurtlarında mülteci durumuna düşürülmeleri olasılığından duydukları rahatsızlığı haykırıyorlar.

Yöre halkı, yaşam alanlarında kurulacak kampın Êzidîleri, Alevileri 'katli vacip' olarak gören cihatçı DAİŞ, El Nusra, Ahrar El Şam çetelerinin nüfuzuna ve örgütlenmesine açık olduğunu diğer sığınmacı kamplarında yaşanan deneyimlerden biliyor. 1978 Maraş Katliamı'nın acı hatırası yörede hâlâ canlı. Daha da önemlisi bu katliamda canlarına kıyılan aralarında bebeklerin de olduğu kurbanların katilleri hala yargı önüne çıkartılmadı."

'ALEVİ HALKIN YAŞAMINA KASTEDİLİYOR'

Açıklamada, kamp planlanan arazinin Büyükşehir Belediyesi Yasası’na göre kamulaştırılmadan önce TOKİ’nin kamp inşaatı için ihaleye çıktığının ifşa edildiğine de dikkat çekilerek, "Bütün bu gerçekler halkın, kendi yaşam alanlarına bir sığınmacı kampı kurulmasının bir tesadüf veya hata eseri olmadığı, kampın Alevi halkın yaşam alanına kasten kondurulduğuna dair kuşkularını doğruluyor. Açık ki, AKP hükümeti, Suriyelileri yurdundan eden savaşın başlıca kışkırtıcısı olması yetmiyormuşçasına şimdi de sığınmacıları Alevi-Kürt halkını kendi topraklarından göçertmeye zorlayacak bir iskan siyasetine alet etme peşinde" denildi.

AKP’nin Suriyeli sığınmacılara yönelik planının, Baba Esad'ın Rojava'daki Kürtleri kuşatmaya yönelik “Arap Kemeri” uygulaması örneğiyle uyuştuğuna vurgu yapılan açıklamanın devamında, "AKP de mezhep egemenliği hırsıyla Alevi-Kürt köylerini her şeyiyle kendisine bağlı kıldığı Sünni sığınmacı kolonileriyle kuşatmaya çalışıyor. AFAD'ın kamp alanı olarak seçtiği diğer mekanlar da bu zihniyetin bir yansıması: AFAD, nüfusun tamamı Alevi olan Malatya’nın Ören beldesi ile gene Alevilerin çoğunlukta olduğu Sivas'ın Zara ilçesinde de yeni sığınmacı kampları inşasına hazırlanıyor" diye kaydedildi.

Sivricehüyük halkının, yurtlarından edilen milyonlarca Suriyeliye Türkiye'de  sahip çıkılmasına ve sığınmacılara hak ettikleri konut, sağlık, eğitim ve çalışma imkanı desteğinin sunulmasına asla karşı olmadığının belirtildiği açıklamada, "Tersine, Sivricehüyüklüler onlara uluslararası geçerliği olan mülteci statüsü tanınarak BM Mültecilerin Hukukuna Dair Sözleşme’den tam olarak yararlanmasını istiyorlar. Onların itirazı her şeyleriyle AKP'nin insafına terk edilmiş olan bu kitlelerin kampın hemen yanında 5 bin dönümlük alana kurulması planlanan Tekstil İhtisas Organize Sanayi Bölgesi’nde boğaz tokluğuna çalışacak köleler için bir koloni olmasına; bu kolonide yaşamak zorunda bırakılacak olanların AKP'nin Alevi ve Kürt düşmanı nüfus mühendisliğinin aleti olmasına" ifadeleri kullanıldı.

'OMUZ OMUZA MÜCADELEDE KARARLIYIZ'

HDK Eşsözcüleri Koçyiğit ve Kürkçü, açıklamalarının sonunda ise şunları kaydetti: "AKP'nin hortlattığı zorunlu iskan siyaseti uygulandığı her dönem ve her yerde halka felaketlerden başka bir şey getirmedi. HDK, Kızılbaşı, Bektaşi’si, Çepni’si, Tahtacı’sı, Nusayri’siyle Alevilerin tarihsel yaşam alanlarına yönelik AKP mezhepçiliğine karşı omuz omuza mücadelede kararlıdır. HDK Halklarımızın kendi geleceklerini kendileri belirleme hakkını savunmaya devam edecektir."